23 günle kurtuldular
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, terör örgütü Hizbullah ana davasında 16 sanığa verilen müebbet hapis cezasını onadı. Ancak CMK'nın tutukluluk sürelerini sınırlayan 102. maddesi gereğince Ocak ayı başında tahliye olan Hizbullahçılar kayıplara karışmıştı.
Yargıtay 9. Dairesi, 3 Ocak’ta serbest bırakıldıktan sonra firar eden 10 sanığın da aralarında olduğu 16 Hizbullahçı’nın müebbet hapis cezasını onadı. 2009’da serbest bırakılan iki sanığa daha müebbet istedi Daire sanıklara yapılan iyi hal indirimini yasaya aykırı buldu ancak savcılık, indirimin bozulmasını talep etmediği için onamak zorunda kaldı. Böylece sanıklar yakalansalar bile sadece 20 yıl daha hapis yatacak Yargıtay 9’uncu Ceza Dairesi, Hizbullah ana davasında 23 gün önce tahliye edildikten sonra firar eren 10 sanığın da aralarında olduğu 16 sanığa verilen müebbet hapis cezasını onadı, 2 sanığa daha müebbet istedi. Daire sanıklara yapılan iyi hal indirimini ise savcılık bozulmasını talep etmediği için onamak zorunda kaldı. Böylece sanıklar yakalansalar dahi ömür boyu değil 20 yıl daha hapis yatacak. Duruşma yok, karar 7 saatte çıktı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) tutukluluk sürelerini sınırlandıran 102. maddesinin yürürlüğe girmesinden sonra, 3 Ocak’ta tahliye edilen ve ardından kayıplara karışan 10 sanığın da yargılandığı Hizbullah davasının Yargıtay’daki temyiz duruşması sanık avukatlarının gelmemesi nedeniyle yapılamadı. 9’uncu Ceza Dairesi Başkanı Mahmut Acar, 5 sanığı savunan 2 avukatın sağlık raporu alarak mazeret dilekçesi gönderdiğini, diğer avukatların ise duruşmaya gelmediğini söyledi. Daire, mazeret isteklerini yerinde görmeyerek, davayı dosya üzerinden incelemeye karar verdi. Bu inceleme sadece 7 saat sürdü ve akşam saatlerinde Daire kararını basına dağıttı. Sanıklardan 10’u firarda Daire, daha önce tahliye kararı verdiği ancak adli kontrol tedbirlerine uymadıkları için yeniden tutuklama kararı çıkardığı sanıklar Edip Gümüş, Mehmet Varol, Mustafa İpek, Sinan Yakut, Şehmus Kınay, Cemal Tutar, Fuat Balca, Mahmut Demir, Kemal Gülşen ile Abdülkerim Kaya’nın yanı sıra halen hapisteki sanıklar Yusuf Beğiç, Mehmet Veysi Özel, Rifat Demir, Mehmet Beşir Acar, Mehmet Tahir Ak ve Mehmet Garip Özer’e verilen müebbet hapis cezalarını onadı. Daire’nin onama kararında Hizbullah’a ilişkin şu tespitler yapıldı: “Hizbullah silahlı terör örgütü Anayasa’yı cebir ve şiddet kullanarak değiştirme amacını taşımaktadır. Buna yönelik vehamet arz eden çok sayıda olayı gercekleştirmiştir. Örgütün yapısı ve ülke genelindeki organik bütünlüğü ile gerçekleştirdiği yaygın şiddet eylemleri de dikkate alındığında, sanıkların eylemleri amaçlanan neticeyi gerçekleştirme tehlikesi yaratmaya uygun ve elverişli niteliktedir.” Savcılığın “iyi hal” skandalı Daire, 156 öldürme ve 198 silahlı eylemden suçlu bulunan 16 sanığa Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin iyi hal indirimi yaparak cezalarını ‘ağırlaştırılmış müebbet’ yerine, ‘müebbet’ hapis cezasına düşürmesini ise yasaya aykırı buldu. Kararda bu 16 sanığın “katıldıkları eylemleri gerçekleştirme neden, saik ve biçiminin, sanıkların toplum güvenliği yönünden tehlikeli ve zararlı kişilik taşıdıklarını ortaya koyduğu” belirtilerek mahkemenin bu unsurları dikkate almadan indirim yaptığı belirtildi. Mahkemenin indirimin gerekçesi olarak sanıkların “geçmişleri ve suçtan sonraki davranışlarını” göstermesine rağmen olumlu bulduğu bu unsurları açıklamaması da eleştirildi. Ancak 9’uncu Ceza Dairesi, yasaya aykırı bulduğu bu indirimi, özel yetkili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’nin temyiz etmemesi nedeni ile bozamadı. CMK’ya göre Yargıtay, sanığın aleyhine temyiz edilmeyen hususlarda bozma kararı veremiyor. Davanın temyiz başvurusunu yapan özel yetkili Diyarbakır Savcısı Adem Özcan, VATAN’ın konuya ilişkin sorusuna bu indirimi yapıp yapmamanın mahkemenin takdirinde olduğunu, bu yüzden temyiz etme gereği duymadığını söylemişti. Özcan, mahkemelerin bu davalarda genellikle iyi hal indirimi yaptığına da dikkat çekmişti. İki sanığa daha müebbet Savcılığın temyiz dilekçesinde mahkemenin “örgüt üyeliği” suçundan mahkum ettiği sanıklar İsmail Kınay ve Abdulvahap Ekinci’nin vahim nitelikte öldürme eylemlerine karıştıkları ve bu yüzden müebbet hapis cezasına mahkum edilmeleri gerektiğini belirtilmişti. Daire de Kınay’ın MİT ajanı olduğu iddiasıyla Şeyhmus İnel’in, Ekinci’nin ise yine istihbaratçı olduğu kuşkusuyla Hasan Bozan’ın öldürülmesine katıldıklarını belirterek iki sanığın 10 yıl yerine müebbet hapse mahkum edilmeleri gerektiği gerekçesiyle haklarındaki kararı bozdu. İki sanık, Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nce 30 Aralık 2009’da yattıkları süre göz önünde bulundurularak tahliye edilmişti. İki sanık, yerel mahkemede yeniden yargılanacak. MAHKEMEDEN ÇUVAL MESAJI Duruşmadan önce kameralara görüntü almaları için izin verildi. Tahliyeler nedeniyle eleştirilerin odağında olan 9’uncu Ceza Dairesi’nin Başkanı Mahmut Acar, kameramanlara kürsünün yan tarafında bulunan ve Daire’nin temyiz incelemesini yaptığı Hizbullah davasının dosyalarının bulunduğu çuvalları işaret ederek “Çuvallarımız da burada, merak ediyorsanız” diyerek çuvalları gösterdi. Başkan Acar, daha önce de Hizbullah davasında verilen tahliye kararlarına yönelik eleştirilere karşılık olarak Hizbullah dosyasının hacimli olduğunu ve 2 ay içinde sonuçlandırmalarının mümkün olmadığını söylemişti. Bu yüzden Acar’ın çuvalları bu duruma dikkat çekmek için işaret ettiği yorumları yapıldı.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.