Erzurum Güncel- Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Ardahan'da bir otelde basına kapalı düzenlenen ''Sağlıkta Dönüşüm Programı ve Sağlık Hizmetleri'' konulu toplantının ardından yaptığı değerlendirmede, 9 Ağustos'ta Ardahan'da uygulamaya koydukları aile hekimliği sisteminin sorunsuz başladığını söyledi. Bu sistemde 2-3 ay içinde küçük sorunlarla karşılaştıklarını ve bu sorunları hızla çözdüklerini belirten Akdağ, ''Vatandaşlarımız gerçekten aile hekimliğinden çok güzel hizmet alıyor. Artık doktorla birey arasında bir ilişki var. Hasta kendi doktorunu seçebilecek. Artık birey pasif değil, daha aktif ve dolayısıyla sağlık hizmeti daha kaliteli olacak'' diye konuştu. Ardahan'da yapımı devam eden 150 yataklı yeni devlet hastanesinin kısa sürede faaliyete geçmesini amaçladıklarını belirten Akdağ, inşaatla ilgili ödenek sorununun olmadığını, bu yıl ekim ayında tamamlamayı planladıklarını ifade etti. Toplantıda şebeke sularının yeterli derecede klorlanmasını da vurguladıklarını söyleyen Akdağ, şöyle dedi: ''Bütün köyler ve belediyelerdeki su depolarında eksik olan klorlama cihazı yerine otomatik klorlama cihazlarının konulması konusunu vurguladık. Kuduzla ilgili mücadelemizi tüm Türkiye'de olduğu gibi Ardahan'da da geliştirme kararı aldık. Ardahan Devlet Hastanesi'ne MR cihazı alınacak. Kemik yoğunluğunu ölçen bir cihaz var, bunu da alacağız. Ve benzeri eksiklikler tamamlanacak. Ardahan böylece kaliteli bir sağlık hizmetine ulaşmış olacak. Ardahan, Kars ve Iğdır'ı sağlıkta merkez haline getirmeye çalışacağız. Mümkün olduğunca Erzurum'a hasta götürmemeye çalışacağız.'' Akdağ, buradaki konuşmasının ardından, Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü Konferans Salonu'nda halka hitap etti. -''İNSAN EŞREFİ MAHLUKATTIR''- Sağlık Bakanı Akdağ, burada 12 Eylül'de yapılacak Anayasa değişikliği referandumu ile ilgili vatandaşlardan destek istedi. 12 Eylül'de toplumun kendi geleceği için ''evet'' demesi gerektiğini ifade eden Akdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''İnsan eşrefi mahlukattır. Yani yaratılanların en güzelidir. İşte bu insanın, gerek eğitim, gerek ekonomik ve gerekse de ulaşımda en güzel ve kaliteli hizmete ihtiyacı var. Bunlardan önce kendini özgür hissetmesi lazım. İşte o özgürlük, 12 Eylül referandumuna bağlı. Biz darbeci zihniyetin bir daha işbaşına gelmemesi için 12 Eylül'de 'evet' diyeceğiz. Bu nedenle 'evet' diyoruz.'' Muhalefetin halkın önüne gelen sandığı engellediğini söyleyen Akdağ, ''Bu muhalefet milletten korkuyor. Biliyor ki, millet kendisine yetki vermeyecek. Sayın Kılıçdaroğlu bize resmen hakaret ediyor. Benim terbiyem karşılık vermeye müsaade etmiyor ama şerefini korumak da sana düşer, Sayın Kılıçdaroğlu. Bak ben seni eleştiriyorum ama hakaret etmiyorum. Sen eşrefi mahlukatsın, Allah'ın şerefli bir kulusun'' diye konuştu. AK Parti hükümetinin milletin derdiyle dertlendiğini dile getiren Akdağ, bunun siyasi bir mesele olmadığını, ülkenin meselesi olduğunu söyledi. ''Bizim Allah'tan başka korkumuz yok. Biz gücümüzü medyadan, belirli güçlerden değil, biz gücümüzü halktan alıyoruz'' diyen Akdağ, şöyle devam etti: ''Sayın Kılıçdaroğlu bir konuda çok ayıp ediyor. Başbakan'ın yolsuzluk yaptığını iddia ediyor. Peki bu yatırımlar nereden geldi? Yolsuzluk yapılırsa bu hizmet, bu yatırımlar gelir miydi? Peki sizin döneminizdeki bir paket yağ için oluşan kuyruklar neydi? Siz önce bunlara cevap verin.'' Bakan Akdağ, daha sonra karayoluyla Kars'a gitti.