Sağolsun Hasan ağabeyi, Mazlumoğlu'nun nazik daveti vesilesiyle dün iftarda Alvar'daydık; yani bir nevi Muhammed Lütfü Efendi'nin misafiriydik. Daha külliyeye girer girmez, Efe'nin hoşgörüsüne ve ilmi seciyesine küçük bir karine olan şu dizeler sarıp sarmaladı beni... Nedir bu sendeki etvâr-ı dert gönlün misâfirken Felekde hâsılı insan isen bir cânı incitme Günahkâr olma Fahr-i Âlem-i zî-şânı incitme Hasislikden elin çek sen cömerd ol kân-ı ihsân ol Konuşma câhil-i nâdân ile gel ehl-i irfân ol Hakîr ol âlem-i zâhirde sen ma'nâda sultân ol Karıncanın dahî hâlin gözet dehre Süleymân ol Felekde hâsılı insan isen bir cânı incitme Günahkâr olma Fahr-i Âlem-i zî-şânı incitme Ben insanım diyen insana düşmez şâd u handânlık Düşen bî-çâreyi kaldırmadır âlemde insanlık Hakîkat ehlinin hâli durur dâim perişanlık Bir işi etme kim gelsün sana sonra peşîmanlık Felekde hâsılı insan isen bir cânı incitme Günahkâr olma Fahr-i Âlem-i zî-şânı incitme Ehl-i irfânım deyü her yerde bendin atma meydâna El elden belki üstündür ne lâzım uyma şeytâna Yakın olmak dilersin Hazret-i Hallâk-ı ekvâna Cihanda tatlı dilli olması lâzımdır insâna Felekde hâsılı insan isen bir cânı incitme Günahkâr olma Fahr-i Âlem- zî-şânı incitme Celîs-i meclis-i ehl-i hakikat ol firâr etme Hevâ-yı nefsine tâbî olan yerde karâr etme Tekebbürlük eden insana aslâ i'tibâr etme Sana cevr ü cefâ ederse bir keş inkisar etme Felekde hâsılı insan isen bir cânı incitme Günahkâr olma Fahr-i Âlem-i zî-şânı incitme O "hane"de olup da feyzinden ve sofrasının bereketinden mahrum kalmak olmazdı. Nitekim, daralan ruhumuzu muhteşem dizeleri ve Kur'an ışığındaki tespitleriyle rengârenk süsleyen Allah dostu, hakiki irfan ehli bir muttakinin ocağında huzur bulduk... Sevindiğim bir husus da orada Hüseyin Kutlu Hoca'yı görmek oldu. Hüseyin Hoca, her ne kadar hat sanatında artık üstad-ı azam ise de, biz O'nu, asıl ömrünü adadığı vakıf hizmetlerinden ve Alvarlı Efe Hazretleri'ne bağlılığından biliriz. Alvarlı Efe'yi çok sınırlı bir sürede de olsa Hüseyih Hoca'dan da dinleme şansımız oldu. Değerli meslek büyüklerim, Kadir Sabuncuoğlu ve Süreyya Çarbaş da o manevi planda zengin sofradan nasiplenlen kimselerdi. Elbette bir Hasankaleli olarak Ziyadddin Uçan, Horasan eski belediye başkanı Dursun Şen ve çok değerli genç meslektaşlarım da gönüllere esenlik veren o sessiz vadinin konukları arasındaydı. Hüseyin Hoca, Efe'yi anlatırken, "Muhammed Lütfü Efendi, çok zengin bir hazine gibidir. Şayet O'nu bi hakkın tanıyabilsek bize bıraktığı zenginlik kimbilir kaç neslin daha manevi gıdası olmaya yetecektir"dedi. Haklıydı; hem de çok haklı... Alvarlı Efe, bugün yaşasaydı ve din adına bezirgânlık yapan kimi medya maymunlarını görseydi, kimbilir secdeye kapanıp kaç gece gündüz Allah'a yalvarırdı; âlem-i islâmın içinde bulunduğu bu hali ıslah et; ya Rab diye... Son sözü yine O söylesin.. Rahmet güneşi doğmuş mah-i Ramazandır bu Kerem-i Kerim yağmış mah-i Ramazandır bu Allah, cümle geçmişlerimize ve bize nice güzellikleri miras bırakan Alvarlı Efe'ye rahmet eylesin, makamlarını cennet bahçelerinden birer bahçe kılsın; amin...