Erzurum Güncel- Atatürk Üniversitesi, yeni eğitim ve öğretim yılı öncesi şehir ve üniversite tanıtmına şimdiden start verdi. Korona virüs salgını ile mücadele kapsamında eğitime ara verilmişti. Bu nedenle aylardır eğitimin yapılmadığı Atatürk Üniversitesi, 2020-2021 eğitim-öğretim yılının başlamasını heyecanla bekliyor. Atatürk Üniversitesi, yeni kayıt yaptıracak olan öğrenci adaylarının Atatürk Üniversitesini tercih etmesi ve akıllarında her hangi bir soru işareti  kalmaması için tanıtım atağı başlattı. Bu kapsamda; hem Doğu'nun Paris'i olarak adlandırılan Erzurum'un hem de Türkiye'nin sayılı Üniversiteleri arasında gösterilen Atatürk Üniversitesi'nin, 'Time Laps' tekniği kullanılarak tanıtımını yapıyor. Konu ile ilili bilgi vere yetkililer, '' Toplumsal Duyarlılık Projeleri Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü bünyesinde, 'Time Laps' tekniği kullanılarak; lisans Öğrencisi Katılımlı Araştırma Projesi Dr. Öğr. Üyesi Basri Genççelep yürütücülüğünde, öğrenciler Mehmet Gemalmaz, Mehmet Bostancı, Fatih Yurdakul ve Alper Çolak ile Erzurum ve Atatürk Üniversitesi'nin tanıtılmasına dönük program gerçekleştirildi'' açıklamasını yaptı. 

TİME LAPSE TEKNİĞİ NEDİR?

Time Lapse (zaman atlamalı çekim tekniği, Hızlı fotoğraf ) 'nin genel anlatım ile tarifi, Fotoğraf ve Video arasında görselliğe sahip, sabır isteyen Aralıklı Çekim 'lerden oluşan bir çalışma. Kullandığınız fotoğraf makinesi üzerindeki time lapse uygulamasını kullanmakta yeterli olacaktır. Time Lapse, Türkçeye çevrilmiş hali ile -Aralıklı Çekim-, bir saniyede içindeki 24 film karesi kadar hızlı olmamakla birlikte belirli aralıklarla çekilen fotoğrafların belirli sürede birleştirilip hareketli görüntü haline getirilme işlemidir. Tanım itibari ile basit görünse de, bu işte mucize yaratan çılgın fotoğrafçılar, çılgın matematiksel hesaplar yaparak, aralardaki süreyi, hareket yönünü hesaplayarak bu çekime girişirler. Çünkü bu iş, sonuç itibari ile göz boyasa da, fotoğraf makineleri açısından aynı şiddette ömür yıpratıcıdır. 30 dakikalık bir görüntü oluşumunda ortalama 500-700(bu sayı sabit değil, istenildiği kadar çekilebilir ancak sağlıklı bir görüntü oluşması açısından ortalama bir değer) arası fotoğraf çekilmesi gerekiyor ki, bu da “shutter” diye tabir edilen perdeyi ciddi biçimde yormak anlamına gelir. 

İNANILMAZ SONUÇLAR ÇIKARAN BİR TEKNİK

Ancak “makinemi bozmak istemiyorum” gibi ön yargı ile de yaklaşmak komik olur, zira 1 milyon fotoğraf çekmiş makineler mevcut. Bu temel bilgilerin ardından belki de aklınızda canlanacak en büyük soru işareti “Hızlandırılmış Video ile de bunu yapabiliriz, neden bu zor ve meşakkatli yolu tercih edelim?” olacaktır. Time Lapse, normal videodan kat kat kaliteli, kat kat yüksek çözünürlüklü bir sonuç ortaya çıkarır. Çünkü; günümüz teknolojisinde ortalama piyasa değeri olan HD kameraların tümü maksimum 1920x1080p görüntü kaydı yapar. Ancak bir Canon 550D‘nin çektiği fotoğrafın 5184×3456 çözünürlükte olduğunu, ve Time Lapse yapacağınız her fotoğrafın bu çözünürlükte, dolayısı ile videonuzun da bu çözünürlükte olduğunu düşünürseniz, aradaki büyük farkı görmüş olacaksınız. Bu esnada yine de video çekmek isterseniz, büyükçe bir veri deposuna(örn; 32gb hızlı yazabilen bir kart) sahip olmanız gerekiyor. Son olarak, makinenin bir süre sonra ısınması problemi de olabiliyor. İşte tüm bu dezavantajlar, insanları Time Lapse gibi inanılmaz sonuçlar çıkaran bu tekniğe itiyor. Ancak, hesaplarda en ufak bir yanlışlık, projenizin büyüklüğüne göre ciddi sayıda fotoğrafı boşa çekmiş olmanız anlamına da geliyor.