Erzurum Güncel- Adalet Bakanı Gül FETÖ'nün darbe girişimi sonrası başlatılan davalarla ilgili bilgileri paylaştı. 

Adalet Bakanı Gül’ün açıklamalarından satırbaşları:

FETÖ YARGILAMALARI

"Fiili darbe davalarının genel itibarıyla yüzde 70 oranında ilk derecede sonuçlandığını söyleyebiliriz. Darbe davalarında 287 dosyanın 171'inde karar verilmiştir, 116 dava devam etmektedir. 2 bin 140 mahkumiyet, bin 478 beraat kararı verilmiştir. 2018 sonunda bu yargılamaların artık Türkiye'nin yargı gündeminden düşeceğini, tamamlanacağını düşünüyorum. 40 yıldır gizli ajanda ile 'Devleti ele geçirmeye kadar kendinizi gizleyin' mottosuyla yetişmiş bir örgüt için 'iki yılda bitirdik, artık mücadele sona erdi, başarıyla bitti' bunu kimse diyemez. Burada kararlı, teyakkuz içerisinde, istikrarlı bir şekilde mücadeleyi sürdürmek lazım."

Nereye giderlerse gitsinler konuyu hukuki değil siyasi boyutuyla yaklaşıp iyi niyet göstermemeleri sürecin en büyük zorluklarından birisi. Nerede olursa olsun bu mücadeleyi sürdüreceğiz.

İNCE'NİN GÜLEN'İN EVRAKLARININ YETERSİZ OLDUĞU İDDİASI

15 Temmuz’a kontrollü darbe diyen, 20 Temmuz’da yapılan tüm tedbirlere karşı da “asıl darbe budur” diyen bir anlayıştan başka bir şey beklemek mümkün değil. Burada esas sorun, sayın İnce’yi hangi Amerikalı aramıştır? Firarilerden birisi midir? Amerikalı bir kişi midir? Bu kişi ise ne söylemiştir, kim aramıştır? Bu konuda bir muğlaklık var? Hangi eyaletten, kim aramıştır söylemiyor.

Burada gerçekten bir ciddiyetsizlik var. Amerikalılar aradı, kim aradı, ne söyledi? Bunu milletle paylaşmak zorunda. Ne eksiktir, onu paylaşmak zorunda. Ama asıl hazin olan, siz cumhurbaşkanlığına adaysınız siz devletin ilgili kurumlarından gelen bilgilere değil de bir gelen telefonla, acaba işlettiler mi, acaba kim aradı, ne söylendi buna itibar ediyorsun. Böyle bir tavrı Türk milleti böyle bir yaklaşıma teslim etmez.

Çünkü devletin kurumları var. Devletin yetkileri var. Diyelim ki telefon geldi. “Şunu söylüyor” diye bilgi alacağına, kalkıp şöyle yapıldı, hiçbir zaman Amerikalı yetkililer “sen şunu düzgün yap şeklinde bir müracaatını kabul etmiyorum” demedi. Böyle bir şey söylenmedi. Kalkıp siz Amerika’dan gelen bir telefona itibar ediyorsunuz.

Bir şey söylendi, onun altını doldurmak için bir şeyler söylenecek. Ama hiçbir şekilde bu iddiaların geçerliliği yoktur. Bu işleri yapan saygın hakimledir, savcılardır. Talebi yerine getiren mahkemelerdir. Bunların talebi İngilizceye çevrilip gönderilmektedir. Çok yetkin hukukçularımız var.

‘TEMEL DAYANAĞIMIZ ADALETİN TECELLİ ETMESİDİR’

Bizim için aslolan kuru ile yaşın ayrılması, gerçekten suçlu ile suçsuzun ayırt edilmesi. Bunun yapılacağı mercii mahkemelerdir. Biz hükümet olarak, cumhurbaşkanımız, bakanlar kurulumuz, başbakanımız bizim temel dayanağımız da adaletin tecelli etmesidir. Biz bu konuda ancak kanunlarla bir takım çalışmalar yaparız. Peki ne yaptık?

‘MOR BEYİN MESELESİNDE BÖYLE OLDU’

Şunu gördük özellikle FETÖ yargılamalarında. “Şunu sevmiyorum bu adam FETÖ’cü, şurada şunu göndermişti. Şunu söylemişti” diye vatandaşlarımızı haksız yere ithamda bulunan, lekeleyen adeta sektör, art niyetliler çıktı. Bu mücadelede en tehlikeli şey  herkesi FETÖ’cü diye bir şeyin içine koyarsan asıl FETÖ’cüler kaynar. Mor beyin meselesinde böyle oldu. Ama bunu biz suçlu ile suçsuzu ayırt etme anlamında gereken titizliği yaptık.

‘OHAL KOMİSYONU KURDUK’

İşten atıldı, KHK ile atıldıktan sonra bunların geri dönüşü yoktu. Ama biz dedik ki, bir kişi bile haksız yere atıldıysa… Ne yaptık? OHAL Komisyonu kurduk. Bizim hükümetimiz kurdu. İşte bu ayırt edilsin diye. Yetmedi, OHAL Komisyonu da yanlış yapabilir. Mahkeme yolu kapalıydı, bir de mahkeme yolunu açtık. Biz bunu açmayabilirdik. Açmamızın temel sebebi ben FETÖ ile mücadele ederken kuru ile yaşı birbiriyle ayırt edilmesini istiyorum, bu konuda art niyetlilerin yaptığı işler de olabilir, benim vatandaşım haksızlığa uğramasın diye ceza soruşturmalarında adım attık ‘lekelenmeme’ hakkı getirdik.

‘107 BİN 175 KİŞİ İHRAÇ İŞLEMİNE TABİİ TUTULMUŞ. 108 BİN 905 BAŞVURU VAR’

OHAL Komisyonu’nda 107 bin 175 kişi ihraç işlemine tabii tutulmuş. 108 bin 905 başvuru var. Tüzel kişiler de var, dernekler, TV’ler de var. 19 bin 500 dosyada karar verilmiş, 970 kişinin ya da tüzel kişinin iadesi kabul edilmiş. Bugün yine bir TV kanalı Iğdır da açıldı. Bundan sonra çok daha hızlı karar vereceğini bekliyoruz. Bizim beklentimiz de bu. Komisyona başvuranlar, internet üstünden anında sonucu görecekler.

‘BUNU GETİRMESEYDİK 15 BİN KİŞİ ŞÜPHELİ OLACAKTI’

Savcılığa şikayet ediyor. “Bu FETÖ’cü…” Polis kapısına gidiyor “Sen FETÖ iddiasıyla ifade vereceksin” Bu kişi mahallede, fabrikada lekeleniyor. Dedik ki, soyut genel bakıldığında iftira olduğu anlaşıldığında sen bunu ‘şüpheli’ yapmayacaksın, bunu getirdik. Şu an itibariyle 15 bin 743 kişi hakkında soruşturmaya yer olmadığına karar verildi. Bunu getirmeseydik 15 bin kişi şüpheli olacaktı. Biz gerçek FETÖ’cüleri teslim