Bakan Şahin açıkladı!
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin Türkiye'nin 2014 seçimlerinde büyükşehir belediyelerini oluştururken farklı bir seçimin ilk kez yapılacağını açıkladı.
Erzurum Güncel- İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Türkiye'nin 2014 seçimlerinde büyükşehir belediyelerini oluştururken, sadece il merkezlerindeki büyükşehir yapılanmasını ve yönetimini seçmek yerine o ilin tamamını büyükşehrin hizmet alanı olarak kabul eden bir anlayışla ilk seçimini yapacağını bildirdi. Bakan Şahin, Bursa'da bir otelde düzenlenen Marmara Belediyeler Birliği 2012 yılı 1. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin yerel yönetim ve kalkınmasına yönelik bakışlarında hep sivilleşme, yerelleşme ve demokratikleşme anlayışının temel anlayışları olduğunu belirtti. Şahin, 2005'te gerçekleştirilen bir dizi yerel yönetim düzenlemesi sonucunda belediyelerin, il özel idarelerinin, mali, idari ve yönetsel açıdan son derece önemli kazanımlar elde ettiğini söyledi. Türkiye'de belediyecilik ve belediye yapısının 1980 yılı öncesinde, acziyetlerin, imkansızlıkların ve çaresizliklerin merkeziyken 8. Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal'ın 1984 yılında büyükşehir yapılanmasıyla başlattığı yerel yönetimlerdeki açılımlar ve hamlesi sonucunda Türkiye'de yerel yönetimlerin, yönetimin parlayan ve yükselen yıldızı olmaya başladığını anlattı. Bakan Şahin, şöyle konuştu: ''1990'larda duran bu hamle, 2004-2005'ten itibaren yeniden başlatılmış ve ikinci hamleyle birlikte bugün yerel yönetimlerimiz 1984-85'lerin daha ötesinde güçlü yapıya kavuşturulmuştur. Yapılan her iyilik, her doğru düzenleme, yapıldığı an heyecan, umut ve faydalı sonuçlar verir. Ama devam eden süreçler, hayatın ve zamanın önümüze getirdiği yeni gündemler ve ihtiyaçlar olur. Bugün geldiğimiz noktada, 2012 yılında 2005'in düzenlemeleri ve iyileştirmeleri, Türkiye'yi, toplumu ve yerel yönetim camiasını tatmin edemez duruma gelmiştir. Hükümetimiz, bakanlığımız ve yerel yönetimler camiası bunun farkındadır. Bugün konu yeniden yerel yönetimler açısından ele alınmak durumundadır ve alınmaktadır.'' -''Bir farklı seçimi ilk kez yapacağız''- Bakan Şahin, Türkiye'de büyükşehir yapılanmasının yaygınlaştırılması döneminin arifesinde olunduğunu belirterek, şöyle devam etti: ''Bu yıl gerçekleştirilecek yasal değişikliklerle 2014 seçimlerinde Türkiye, 16 yerine belki 29 belki de 30 büyükşehir belediyesinin seçimini yapacak. Türkiye, 2014 seçimlerinde büyükşehir belediyelerini oluştururken, sadece il merkezlerindeki büyükşehir yapılanmasını ve yönetimini seçmek yerine o ilin tamamını büyükşehrin hizmet alanı olarak kabul eden bir anlayışın ilk seçimini de yapacaktır. Bu manada, İstanbul ve Kocaeli dışında 14 büyükşehir ve yeni oluşacakların tamamında bir farklı seçimi ilk kez yapacağız. Farklı hizmet anlayışıyla Türkiye'yi halkımızı tanıştırmış olacağız. Bu yapılan dönüşüm, bu transformasyon çalışması ara vermeden yine takip eden süreçte de yürütülecektir.'' Türkiye'de 20. yüzyılın ilk çeyreği ve yarısında olduğu gibi yükselen değer olan yerel yönetimlerin, 21. yüzyılın Türkiye'sinde de tamamen yükselmiş, yeterli irtifayı kazanmış yönetim değerleri konumuna geleceğini vurgulayan Şahin, ''Her yeniliğin yadırganan tarafları olacaktır. Her değişimin, dönüşümün mutlaka pozitif yanları, bazen farkında olunmadan yapılan bazen de farkında olunan ama alternatifi bulunmayan sıkıntılı yanları olacaktır. 'Şunu yapsak bu sıkıntı olur, mahsuru olur' diye korkuların esiri olmak durumunda değiliz. Ortak aklımızın ve ihtiyaçlarımızın gereğini yapmak durumundayız. Bunun sonucunda da belki de endişelerimizin korktuklarımızın yersiz, haksız olduğunu göreceğiz'' dedi. -''Türkiye olarak bizim bu bakışa, anlayışa ihtiyacımız var''- Bakan Şahin, Marmara Belediyeler Birliği toplantısı gibi benzeri etkinliklerin ortak akıl toplantıları olduğunu dile getirerek, bu toplantılardan herkesin gereken payı ve faydayı alması gerektiğini söyledi. Türk insanının hangi konumda olursa sağduyusuna, kalp temizliğine inananlardan olduğunu ifade eden Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Hepimizin ortak paydası var. Burada farklı siyasi partilerimizden belediye başkanlarımız var. Bir kısmını biliyorum bir kısmını bilemiyorum. Bilmek zorunda da değilim. Bilmenin, bilmemenin de benim açımdan hiçbir mahsuru yok. Ben burada belediye başkanlarımı görüyorum. Halkına hizmet etmek için çırpınan insanları görüyorum. Halkının teveccühünü almış, alkışlanacak, yiğit, kahraman belediye başkanlarını görüyorum, onun ötesinde bir şey görmüyorum görmek de istemiyorum. Türkiye olarak bizim bu bakışa, anlayışa ihtiyacımız var. İyi niyetle, samimiyetle tecrübemizi de katarak hep birlikte bu ülkenin sorunlarını çözmek durumundayız.'' Türkiye'nin dinamik ve hızlı nüfus hareketlerinin yaşandığı bir ülke olduğunu vurgulayan Şahin, buna bağlı olarak da köylerin büyük kısmının, nüfus varlığı yönünden güç kaybına uğradığını söyledi. -''Bir tarafta 14 milyonluk bir büyükşehir bir tarafta 500 bin nüfuslu bir başka büyükşehir''- Değişen bir Türkiye'yi yönetirken yönetim yapısındaki düzenlemeleri yapmakta geciktiklerine dikkati çeken Şahin, ''O da nedir? Ölçek sorunu. 20 nüfuslu köyü yöneten, 20 nüfuslu köyü devam ettiren, 10 nüfuslu mahallesinin varlığını devam ettiren bir Türkiye'nin yönetim yapısı çok akli, verimli ve yerinde gözükmüyor. Bir tarafta 14 milyonluk bir büyükşehir bir tarafta 500 bin nüfuslu bir başka büyükşehir, aynı yasayla yönettiğimiz yapılar. Bir tarafta 50 bin nüfuslu bir mahalle ve onun muhtarı, bir tarafta 50 nüfuslu bir başka mahalle ve onun muhtarı, aynı kanun, aynı düzen, aynı pozisyon aynı yetki ve bu ölçek sorunu hepimizin ortak sorunudur diye düşünüyorum'' şeklinde konuştu. Şahin, bakan olmasının dışında bu konularla ilgili kişi olarak bu tablonun sorgulanması gerektiğini düşündüğünü belirterek, ''Bu tabloyu değerlendirelim istiyorum. Aynı konu, merkezi idare yapılanmamızda da yerel yönetimler düzeyinde olmasa bile maalesef var. 'Geçmişte yapıldı, şu yaptı, şu maksatla yaptı, popülizm yaptı' gibi değerlendirmeleri faydalı bulmuyorum. Geçmişin sorgusu, bugüne fazla bir şey kazandırmaz, bugün sorunu görüp doğru ve akılcı yaklaşımları ortaya koymak durumunda olursak daha iyi yaparız diye düşünüyorum'' dedi. Bir başka konunun da topyekun, merkezi ve yerel idareler olarak herkesin, özel sektörün, devletin ve milletin ortak sıkıntısı olan kalite sorununun dikkati çektiğini ifade eden Şahin, bir tarafta ölçek, diğer tarafta kalite sıkıntısı yaşandığını ifade etti. Kalite sıkıntısının imalatta, alt ve üst yapıda yaşanan bir sorun olduğunu dile getiren Şahin, şunları kaydetti: ''Kalite sorunu veya kalitesiz imalat sorunu, ülkenin kaynaklarının verimli kullanılmaması sonucunu doğuran bir sorundur. Açık konuşuyorum; 5 yıllığına seçilir belediye başkanımız, ikinci yılda başlar yol kaldırım yapmaya, üçüncü yılında bir şekilde yapılır. Dördüncü yılında bir başka alt yapı kurumu gelir asfaltı ya da kaldırımı söker, tekrar bozulur. Ağır kış şartları yaşanır betondan üretilen kaldırımlar eksi 30-35 dereceye dayanmaz. Belediye başkanımız, 5. yılında, seçime girerken dört yıl önce kendisinin sorumluğunda yapılmış alt yapının üzerinde alnı açık başı dik yürüyemez şekilde yaşar. Bu kaderi Türkiye çoğunlukla yaşadı. Artık son dönemlerde belediyelerimiz ve başkanlarımız, daha kaliteli alt yapı hizmeti ve dayanıklı imalatlar yapma konusunda bir anlayışın sahibi oldular. Türkiye, bu konularda çokça kaynak israf etti.'' -''Osmanlı'nın 600-700 yıllık eserleriyle sizi ezmek istemiyorum''- Bursa'da 1400-1500'lü yıllarda imal edilmiş dönemin şehir altyapısından kalma eserler olduğuna dikkati çeken Şahin, muhteşem binaların ve çarşıların görülebileceğini söyledi. Şahin, 600 yıl öncesinde Bursa'da yapılan çarşıların, halen dimdik, muhteşem şekilde ayakta durduğunu, bunun kalite anlayışının eseri olduğunu, 600 yıla meydan okuyan eserlerin, daha nice 600, 700 ve bin yıl yaşayacağını belirtti. Belediye başkanlarından kaliteye önem vermelerini isteyen Şahin, şunları söyledi: ''Ömrünüz var olduğu, yaşadığınız, yürüdüğünüz sürece yaptırdığınız yolların, kaldırımların, parkların, binaların önünden geçerken üzerinden yürürken '30, 40, 50 yıl önce ben başkanken meclis üyelerimle, fen işleri müdürümle, mimarımla, çevre mühendisimle bu eserleri yapmıştık' diyebilesiniz. Ben Osmanlı'nın 600-700 yıllık eserleriyle sizi ezmek istemiyorum. Sadece biz değil dünya eziliyor. Dünya onun karşısında eziliyor. Dünya, İstanbul'un, Konya'nın, Bursa'nın muhteşem, asırlara meydan okuyan eserlerine hayranlıkla bakıyor. İnsanlık mucizesi bu eserler. Bizler bir hedef seçelim, 'yaşadığımız sürece eserlerimiz bizi terk etmesin ve hatırlasın hatırlanalım' diye bir hedef koyalım.'' Bakan Şahin, Kervansaray Termal Otel'de düzenlenen Marmara Belediyeler Birliği 2012 yılı 1. Olağan Genel Kurulu'nda, Adli Tıp Kurumu ile Marmara Belediyeler Birliği arasında imzalanan işbirliği protokolünün çok anlamlı olduğunu sözlerine ekledi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.