1. HABERLER

  2. DEPREM/ SAVAŞ

  3. Bu övgüleri hak etti!
Bu övgüleri hak etti!

Bu övgüleri hak etti!

Yaptığı çalışmalarla göz dolduran, belediye bütçesini Büyükşehir Belediyesi bütçesine yaklaştıran Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut’a övgü yağıyor. Bugünde Erzurum’un iki usta gazetecisi köşelerini Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut’

A+A-

Erzurum Güncel- İşte Mehmet Şener'in köşe yazısı... Cesaret, başarının yarısıdır… Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut, önceki gün basının karşısına geçti ve belediye başkanı seçildiğinden buyana yaptığı çalışmaları özetledi. Son derece düzgün hazırlandığı her halinden belli olan bu sunumda, karşımıza özetle şöyle bir tablo çıktı: Yakutiye Belediyesi, bir yıl öncesine kadar, personel maaşı ve tedarikçi ödemelerini yapamıyordu. Bugün aynı belediye sadece kamulaştırmadan ötürü, şehre 50 milyon liralık bir kaynak sağladı. Ali Korkut’un da defalarca altını kalınca çizdiği gibi, belediyenin bataktan kurtulup, iş yapan bir kurum haline dönüşmesindeki aslan payı, kuşkusuz ki AK Parti hükümetine ait. Şayet belediye personelinin başka kurumlara geçmesini sağlayan o saya çıkmasaydı, pek çok belediye gibi Yakutiye de, yaklaşık 900 çalışanı ile borç batağında debelenip duruyor olacaktı. Baksanıza, 830 personelden 660’ı o imkan sayesinde başka kurumlara geçmiş. Bu da, belediyeye ayda birkaç milyonluk yeni bir kaynak sağlamış. Ali Korkut gözü kara bir belediye başkanı. Erzurum’un düzgün bir şehir olabilmesi için, önce yıkılması gerektiğine inanıyor. Yaptığı tespite göre, çekirdek şehirde yaklaşık 15 bin metruk bina var. Yakutiye son üç yıldan beri ancak 1500 kadar metruk binanın kamulaştırmasını yapabilmiş. Kolay değil; yılların ağır ihmali elbette ki üç yıl içinde telafi edilemezdi. Üstelik kentsel dönüşüm gibi devasa bütçeler gerektiren işler, tek başına bir ilçe belediyesini aşar. Fakat Korkut’un şu sözü altı çizilmesi gereken bir tespitti: “Siyaset kaygısı olan kimse kentsel dönüşüm yapamaz. Ben beş yıllığına seçildim; sonrasına dönüm bakmam. Bu beş yılı en yararlı şekilde nasıl geçiririm diye düşünüyorum. Yeniden seçilir miyim seçilemez miyim şeklinde bir hesap içinde değilim.” Yakutiye Belediyesi’nin son üç yılda şehre artı değer olarak kazandırdığı pek çok hizmet mevcut. Misal; ancak medeni şehirlerde rastlanılacak olan “Kent Bilgi Sistemi” Yani bazılarının “halkı fişliyorlar” dediği sistem. Ali Korkut’un üzerinde ciddiyetle durduğu bu sistem sayesinde, Yakutiye sınırlarında yaşayan on binlerce insanın eğitiminden, sağlık durumuna kadar, sosyal yapısını gösteren bilgi depolandı. Ve bu bilgileri isteyen her kurum kullanabiliyor. Kaç bin yoksul var, kaç bin insan üniversite mezunu, kaç bin kişi akraba evliliği yapmış, kaç bin insan belli bir hastalıkla mücadele ediyor. Kaç bin aile kaç çocuklu gibi… Öte yandan Yakutiye, İSO kalite belgesi sahibi bir belediye… Takdir edersiniz ki bu belge kimseye laf olsun diye verilmez. Yine Doğu’da ilk Kent Konseyi’ni kuran da Yakutiye Belediyesi oldu. Erzurum’un bir tane şehir meydanı yoktu. Ali Korkut’un cesur çıkışı sayesinde Yakutiye Medresesi’nin önü yeniden düzenlendi ve tam anlamıyla olmasa da şehir bir meydana kavuştu. Eğriye eğri, doğruya doğru demeliyiz ki, tarihe gerçekçi not düşelim. Bir dönem önce aynı belediye, çalışanının maaşını ödeyemiyordu, çöp kaldıramıyordu. Şimdi üç yıl içinde artık büyük belediyelere mahsus projelere imza atan bir Yakutiye var karşımızda. Üç Kümbetler’in çevresinin açılması ve Cumhuriyet Caddesi’ne alternatif olacak Recep Akdağ Caddesi’nin açılması asla sıradan işler değildir. O toplantıda öğreniyoruz ki Ali Korkut, yaptıklarının yanı sıra bir de yapacaklarının planını çıkarmış. Misal; Yeğenağa Mahallesi’nde “Kültür Sokağı” ve Gürcükapı Camii’nin etrafının açılarak şehre yeni bir meydan kazandırılması. Ayrıca kamulaştırılması yapılan Üç Kümbetler’de kültür ve kongre merkezi kurulması, butik oteller yapılması ve modern bir çarşı oluşturulması… Yine çok önemli bir projesi ise, kentsel dönüşüm aracılığıyla Mahallebaşı’nda köklü bir değişim yapmak… Ve şehrin yanı sıra, Yakutiye sınırlarında kalan 33 köye hizmet ulaştırmak… Erzurum, yerel yönetim noktasında uzun yılların ihmaline uğramış bir şehirdir. Dolayısıyla bir belediyenin üç yıl içinde bu ağır ihmali ortadan kaldırması mümkün değil. Şüphesiz ki diğer belediyeler de boş durmuyorlar ama Erzurum öylesine ıskalanmış ki yedi gün yirdört saat çalışsanız da açık kapanmıyor. Buna rağmen Ali Korkut’u tebrik ediyoruz. Çünkü O, hastalığı doğru teşhis etmiş ve doğru tedavi uyguluyor: Erzurum’un şehir olabilmesi için, önce yıkılması ve enkazdan kurtulması gerekiyor. BİNDESEN YAZDI... Bir süre Belediye Başkan Danışmanlığıda yapan Esat Bindes'de köşesini Korkut'a ayırdı... Az para çok iş! Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut Basın toplantısı düzenledi. Toplantı da bu güne kadar ki çalışmalarını anlattı, bundan sonra neler yapacağını gazetecilerle paylaştı. ‘Beş başı mamur’ derler ya, Evet Sayın Korkut toplantıya öyle hazırlanıp gelmişti. Her çalışmanın klasörünü taşımıştı toplantı mekanına. Gözüm takıldı, Şöyle bir baktım; Yaklaşık 20 civarında kocaman klasörler vardı. * Sayın Korkut şöyle demek istiyordu, ‘Sağlam adımlar atıyorum. Amacım Erzurum’u modern şehir yapmak. Bu bir başlangıçtır. Yapabildiğim kadar yapacağım kat edeceğim yol kadar gideceğim’ * Yakutiye demek Erzurum demek. Onlarca mahalle var. Gecekondudan tutunuz, eskimiş, yıkılmaya yüz tutmuş, harabeye dönmüş yapılaşma var. Tarihi eserlerle dolu bir merkez ilçe. Altyapısı iflas etmiş, Yeşil alan fukarası bir mekan. Eskiyi yeni yapmak zor işlerden birisidir hiç şüphesiz. Çok çalışmak gerekiyor. Sadece çalışmak yetiyor mu? Hayır… Para lazım, Kaynak gerek… * Sayın Korkut’a sordum, ‘Erzurum demek Yakutiye demek. Bu farkında lığını Ankara’ya anlatabildin mi? Yoksa İller Bankasından gelecek olan paylarla bu hizmetleri yapmak mümkün değil’ Sayın Korkut, ‘Evet anlattık. Ama yeterli görmüyoruz. Anlatmaya devam ediyoruz.’ Gerçekten Ali Korkut’un işi zor. Çünkü ciddi ciddi çalışmaya soyunmuş, Az para ile çok işe imza atmış… Kentsel dönüşümü kafaya koymuş, Şu ana kadar 1500 civarında eski yapıyı istimlak etmiş ve yıkmış. Ama daha 13 bin 500 yıkılacak bina daha varmış. Görev süresi bu binaları yıkmaya, yerine hayalindeki Erzurum’u inşa etmeye yeter mi, Bilmiyorum ama, Güzel bir söz söyledi. ‘Ben bu işleri siyasi kaygı taşımadan yapıyorum. Ben kazmayı vurdum. Hareket başladı. Bir dönem daha olursa yolumuza gideriz. Olmazsa gelecek olanlar bu işi yürütür’ * İstimlak işi zor bir iştir. Siyasetçiler bu işten kaçarlar. Çünkü insanları evlerinden ediyorsunuz. Yani oy hesabı çıkar ortaya… Hele altyapı hizmetlerini birçok Belediye Başkanı hiç sevmez. Yerin altına yapılan hizmettir. İnsanlar bunu göremezler. Daha çok göze görülür işlere imza atmak isterler. Bir zor tarafı daha var işin, Sürekli işi takip edip, bir işçi gibi işin başında durmak var. Yani koltukta oturmak yok. * Yeni bir projenin peşine düşmüş. Yanılmıyorsam ta Orhan Şerifsoy döneminden kalma bir projeydi, Çifte Minareler, Üç Kümbetler ve Erzurum Kalesini birbirleriyle buluşturmak. Nihat Kitapçı ve Necati Güllü’nün de hayaliydi bu proje. İşte bu projeyi Ali Korkut başarıyor. Düğmeye basmış bile. * Ali Korkut basın toplantısında yaklaşık 2 saat projelerden bahsetti. Kentsel dönüşümü anlattı. Altyapı hizmetlerini sıraladı. Hem de görselliğe taşıyarak… Şükür ki, Ali Korkut kentsel dönüşümden bahsediyor, ima attığı projelerden söz ediyor, Bazıları gibi takvim anlatmıyor… Sanıyorum, Herkes ufkuna göre konuşuyor!...

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.