1. HABERLER

  2. ASAYİŞ

  3. Çarkın: Çaycılık yapıyorum!
Çarkın: Çaycılık yapıyorum!

Çarkın: Çaycılık yapıyorum!

Susurluk hükümlüsü eski Özel Harekatçı Erzurumlu Ayhan Çarkın 27 Ekim günü 3 arkadaşıyla Deniz Arama Kurtarma Derneği’ndeki esnafı “silahla tehdit” ettiği gerekçesiyle tutuklandı

A+A-
Erzurum Güncel- Vatan gazetesinin özel haberinde, Susurluk davası hükümlüsü eski Özel Harekatçı Ayhan Çarkın 27 Ekim günü 3 arkadaşıyla Fatih’te bulunan Deniz Arama Kurtarma Derneği’ndeki esnaftan tehditle para istediği gerekçesiyle gasp suçlamasıyla gözaltına alınarak adliyeye sevk edilmişti. Hakimlik tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Çarkın adliyeden çıkar çıkmaz yine bir olaya karıştı. Aynı gün akşam saatlerinde yine Deniz Arama Kurtarma Derneği’ne giden Çarkın silah çekip esnafı tehdit etti. Tekrar gözaltına alınan Çarkın Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda savcıya ifade verdi. Çarkın savcılık ifadesinde suçlamaları reddetti. Geçmişte yaşadığı hapis olayları nedeniyle aile düzeninin dağıldığını belirten Çarkın, “Yalnız olarak Deniz Arama Kurtarma Derneği’nin bulunduğu İspark’a ait otoparkta bir barınakta kalmaktayım. Burada seyyar olarak çay satarak geçimimi sağlıyorum” dedi. Çarkın: Bir sürü ceset... Devlet için yapmış! Söz konusu derneğin yöneticisi ve diğer ilgilileri ile aralarında sorunlar yaşamaya başladığını belirten Çarkın, şunları söyledi: Bunun sebebi de ben bunların tarihi eser kaçakçılığı yaptığını ve kaynağı belli olmayan bol miktarda nakit parayı dernek binasında tutuklarını gördüm. Bu olayı devlete ihbar etmek istedim ve müdahale ettim. Ancak bu eşyaları ortadan kaybettiler. Ben de dikkat çekmek için 27 Ekim günü derneğe ait pompalı tüfeği alarak tabelaya, konteynere ve binaya ateş ettim. Herkesin gözü önünde dernek binasında içerisinde tarihi eser dolu 7 adet sırt çantası, 2 adet para dolu çantaları gördüm. Bunlara müdahale etmek ve devlete teslim edilmesini sağlamak amacıyla ‘Ben buraya devlet adına el koyuyorum’ dedim. Elimde silah yoktu. Kimseden zorla para istemedim. ‘Esnafı sindirmeye çalışıyor’ İstanbul 3. Sulh Ceza Hakimliği kararında Ayhan Çarkın’ın ilk önce 27 Ekim 2016 günü Deniz Arama Kurtarma Derneği’ne gidip tüfekle ateş ettiğini, ertesi gün mahkeme tarafından adli kontrolle serbest bırakıldığını, aynı günün akşamı saat 22:00 sıralarında tekrar aynı derneğe gelerek silah çekip oradakileri tehdit ettiğini belirtti. Kararda Çarkın’ın sabit ikametgah sahibi olmadığı, benzer eylemleri sürekli tekrarlayarak esnaf olan müştekileri sindirmeye çalıştığı, kaçma ve delilleri karartma şüphesi bulunduğu belirtilerek “silahla tehdit” suçundan tutuklanmasına karar verildi. Hakimlik diğer şüpheliler 3 şüpheliyi ise delil yetersizliğinden adli kontrol şartıyla serbest bıraktı. Ayhan Çarkın kimdir? Erzurum'da doğdu. Sonradan "terör" nedeniyle lise eğitimini tamamlayamadığını açıkladı. Özel Harekât kursunda Korkut Eken'den ders aldı. Özel tim polisi olarak Diyarbakır'da göreve başladı. 4 yıl görev yaptığı Güneydoğu'da kent içinde düzenlenen sayısız hücre evi operasyonuna katıldı. Ecevit Kılıç'ın haberine göre "görev aldığı ev baskınları en fazla beş dakika sürüyor ve evlerden sağ çıkan olmuyordu". 12 Temmuz 1991'de Nişantaşı'nda bir eve düzenlenen ve 11 kişinin öldürüldüğü operasyona katıldı. Öldürülen kişilerin yakınlarının başvurusu üzerine AİHM, Türkiye'yi bu operasyonda yargısız infaz yapıldığı gerekçesiyle mahkûm etti. İkinci operasyon ise 16 Nisan 1992'da Çiftehavuzlar'daki eve yapıldı. Evdeki 3 kişi öldürüldü. Çarkın ve 20 polis yargısız infaz gerekçesiyle yargılandı ancak beraat ettiler. Abdullah Çatlı'nın ekibindeydi artık. Yanında kendisi gibi Özel Timci olan Ayhan Akça, Oğuz Yorulmaz ve Ercan Ersoy da vardı. Bolu-Sapanca- Düzce üçgeninde Kürt insanlarının öldürülmesinde görev aldığı konuşuldu. Gazi Mahallesi olaylarında rol aldı. Ömer Lütfü Topal suikastında yer almakla suçlandı. Beraat etti. Çarkın Susurluk Çetesinin gerçekleştirdiği eylemlerin uygulayıcısı olmakla suçlandı. Dava sonunda 4 yıl ceza aldı. 20 ay cezaevinde yattı. Yargılanırken Çarkın, “Bu benim savaşım değildi, Türkiye Cumhuriyeti'nin savaşıydı. Susurluk davası nedeniyle 19 yıllık görevimden alındım. Savunmasız bırakıldım” dedi. Çarkın'ın evinde her operasyondan sonra üstlerinin verdiği 350 takdirname var. 13 Ağustos 1993'de İstanbul Perpa'da bir kafeye düzenlenen baskında Dev-Sol üyesi oldukları gerekçesiyle beş kişi öldürüldü. Çarkın'ın baş aktör olduğu operasyonda, çatışma yaşanmadan bu kişilerin öldürüldüğü ortaya çıktı. Çarkın ve 8 polis bu operasyon nedeniyle kasten adam öldürmek suçundan hâkim karşısına çıktı. Mahkeme, Çarkın ve 4 polisi önce idama mahkûm etti ardından indirimler yaparak 3 yıl 10 ay ağır hapis cezasına çarptırdı. Ama Yargıtay sanıkların beraat etmelerini istedi.
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.