Cem Küçük de Gezi'ye el attı: Tek tek hedef gösterdi
12 yıl önceki Gezi eylemlerinin tekrar soruşturma konusu olmasının ardından Cem Küçük de boş durmadı. Küçük'e göre çok ağır olaylar oldu. Elebaşı olarak gösterdiklerinin de sayısını açıkladı.
Gazete Güncel- ID İletişim'in sahibi menajer Ayşe Barım hakkında 12 yıl önce gerçekleşen Gezi Parkı olayları sırasında sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği gerekçesiyle soruşturma başlatılmıştı.
Ardından bu kez de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, RTÜK'ten Gezi Parkı olayları sırasında medya kuruluşlarının yayın kayıtlarını istediği ortaya çıkmıştı.
Ancak bunun imkansızlığını Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Üyesi İlhan Taşcı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada açıkladı. Taşçı, RTÜK’ün yalnızca bir yıl süreyle düzenli olarak kayıtları tuttuğunu belirterek, “Bir yıl sürenin ardından sistem kayıtları kademeli olarak silmektedir. Ayrıca 6112 sayılı Kanun’un 25. maddesi gereğince özel medya hizmet sağlayıcılar, yaptıkları her yayının kaydını bir yıl süreyle muhafaza etmekle yükümlüdürler. Dolayısıyla bu kadar geniş tarih aralıklı kayıtları yayıncılardan temin etmek de yasal olarak pek mümkün değildir” dedi.
CEM KÜÇÜK DE DEVREYE GİRDİ
Bu haberlerin ardından iktidar yanlısı gazeteci Cem Küçük de devreye girdi ve çok enteresan iddialarda bulundu. TGRT Haber'de Medya Kritik programında konuşan Cem Küçük'e göre "Gezi Parkı olayları öncesi ekonomide her şey yolundaydı. Cumhuriyet tarihinin Tanzimat'tan bu yana en iyi dönemiydi. Kişi başı gelir 12 bin dolar civarındaydı. İnsanlar evini, arabasını alıyordu. Son 3 yılda konuştuklarımızın hiçbiri yoktu."
Küçük, Gezi Parkı'ndaki 4 tane ağacın bahane edildiğini öne sürerek, şöyle devam etti:
"Sırrı Süreyya Önder ve Mehmet Ali Alobara'nın elebaşılığını yaptığı bir grup, 'mesele sadece ağaç değil' diyerek eylem başlattı.
Gerçekten ağaçlar için orada olanlar da vardı. Ancak 3 Haziran'dan sonra başka bir boyut kazandı. Osman Kavala ve adı geçenler organizatördü.
Şuan hükümet tarafında yer alan bazı gazeteciler de oradaydı, çok ağır şeyler de söylediler. O zaman bazı medya kuruluşları el değiştirdi. O dönem sanatçılar, iş adamları ve gazeteciler çok büyük bir eylem yaptılar. Bu bir darbe girişimiydi. O dönem çözüm süreci devam ettiği için Kürt halkı sokağa inmedi.
Gezi Parkı olayları sırasında çok ağır olaylar oldu. Hükümete o dönem, 3. Köprüyü, havalimanı, demir yolunu yapmayın diye bir liste verdiler.
Gezi Olayları sonrası ekonomideki büyü bozuldu. Türkiye'de 60'lar, 12 Eylül 1971'de benzer olaylar yaşandı. O dönemki liderler bunlara dayanamadı. Tayyip Erdoğan direndi.
Meşhur Youtube yayını yapan bir gazeteci var. Kırmızılı teröristi öven oydu. Onu alırlar mı bilmiyorum. Savcı karar verecek. Cem Boyner bu işin bir numarasıydı. Erdoğan, çapulcu demişti. O da "Ne sağcı ne solcu, çapulcuyum" sloganının yer aldığı afişle gelmişti. Kovulduğu kanalın önünde yayın yapanlar da vardı.
Ben elebaşı olarak bir 10 kişi üzerinde odaklanılacağını düşünüyorum. Tutuklanırlar mı, adli kontrol olur mu bilmiyorum. Bu işin sadece medya ayağına bakılmayacak. İş dünyası ve STK ayağı da var."
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.