16 yaşındaki K.A’nın eniştesi ile yaptığı görüşme kayıtlarında, “hacısını hocasını, cüppelisini ve sakallısını hiç sevmediğini, sonunun kötü bitmesinden korktuğuna” ilişkin sözleri ile fiziki şiddete de uğradığı ortaya çıktı. Siirt’teki ilköğretim öğrencilerinin tecavüze uğradığının ortaya çıkmasıyla gözler çocuklara yönelik cinsel istismara çevrilirken İsmailağa cemaatinin “El Maruf (örgütün taban oluşturma ve eleman kazandırma)” sorumlusu olduğu ileri sürülen Adem Sayar’ın da 16 yaşındaki baldızına cinsel istismarda bulunduğu telefon kayıtlarından ortaya çıktı. Anayasal düzene karşı suç işleme savıyla bir süre tutuklu kalan Sayar’ın telefon dinlemeye takılan tacizlerine karşın baldızı K.A. eniştesinden şikâyetçi olmadı. 16 yaşındaki K.A’nın eniştesi ile yaptığı görüşmelerde, “hacısını hocasını, cüppelisini ve sakallısını hiç sevmediğini, sonunun kötü bitmesinden korktuğuna” ilişkin sözleri ile fiziki şiddete de uğradığı kayıtlara geçti. Halen tutuklu bulunan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in İsmailağa cemaatine ilişkin yürüttüğü soruşturmada, küçük yaştaki kız çocuklarına yönelik cinsel istismar suçunu da belirlediği anlaşıldı. Ayrı bir soruşturma konusu edilen cinsel istismar olayı, Cumhuriyet’in ulaştığı dosyaya göre şöyle gelişti: İsmailağa cemaatinin ilköğretim öncesi çocuklara din eğitimiyle ilgili soruşturma kapsamında mahkemeden telefon dinleme ve izleme kararları alındı. Yapılan telefon dinlemeleri sırasında, cemaatin Erzincan bölgesinde “örgütün taban oluşturma ve eleman kazandırma” sorumlusu olduğu iddia edilen Adem Sayar’ın 16 yaşındaki baldızı K.A’ya cinsel istismarın yanında fiziki şiddet uyguladığı saptandı. Resmi kayıtlara göre, baldızı, Adem Sayar’a “Eşofmanımı aşağı çekmen, senin bana vurmaların, bağırmaların hâlâ kulağımda. Bi de gel gel deyişin” şeklinde mesaj attı. K.A’nın bir telefon konuşmasında Adem Sayar’a “Milletin içinde bebeğim demesini beklemediğini, iyice şeyinden çıktığını, sonun kötü bitmesinden korktuğunu, hacısını hocasını, cüppelisini ve sakallısını hiç sevmediğini, ilerde evliliğinin olacağını, kendisi ile beraber iken nasıl evleneceğini” söylediğine ilişkin sözleri saptandı. Adem Sayar’ın ise bir başka telefon görüşmesinde baldızına, “o.. musun, lezbiyen misin” diye hakaret ettiği de anlaşıldı. Aralarında geçen bir başka görüşme de Adem Sayar’ın, K.A’ya, “Banyodan çıktın mı çıkmadın mı, acı var mı, zorlandın mı” diye sorduğu saptamasına dosyada yer verilirken K.A’nın da “Acı var, çok kötü acıdı” şeklinde yanıt verdiği, devamında da cinsel içerikli konuşmanın sürdüğü ortaya çıktı. Erzincan Başsavcılığı’nca cemaat soruşturması ile bu sırada saptanan cinsel istismar suçuna ilişkin dosyalar ayrıldı. Adem Sayar hakkında bir numaralı sanık olarak Erzurum Başsavcılığı tarafından anayasayı ihlal suçlamasıyla dava açıldı. Adem Sayar’ın gözaltına alınmasının hemen ertesi gününde cinsel saldırıya uğrayan K.A’nın ifadesine başvuruldu. K.A’nın yaşının küçük olması nedeniyle Adlı Tıp’tan bir doktor görevlendirildi. Adli tıp uzmanı doktor gözetiminde ifadesi alındı. K.A ifadesinde, konuşan kişinin kendisi olmadığını savunup “hiç kimseden de şikâyetçi” olmadığını söyledi. Anayasayı ihlal suçunu işleme savıyla tutuklanan Adem Sayar, kısa bir süre sonra tahliye edildi. İLHAN TAŞCI/CUMHURİYET