Erzurum Güncel- Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 Kasım seçimlerine ilişkin önemli mesajlar verdiği konuşmasında "2019 Kasım'ında yapılacak Cumhurbaşkanlığı Seçimi öncesi uyum yasalarının çıkması gerekiyor. Uyum yasalarını köklü bir yönetim reformu haline dönüştürürsek ülkemize tarihi bir katkımız olur" dedi. Konuşmasında ABD'ye çok sert mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Irak'ta kendi ismiyle Suriye'de PYD, YPG, SDG gibi isimlerle bölücü örgütü destekliyorlar. Her terörist için bir tır silah gönderdikleri yalanına bizi inandıracak kadar pişkince bir tavır içindeler. Kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar, (Saygı değer bir kişi değilmiş) Sizin gücünüz Tayyip Erdoğan'ın 13 tane korumasına gözaltı kararı çıkarmaya yeter. (ABD'de tutuklanan Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı) Köşeye sıkıştırarak şunları şunları söylemen halinde şu kadar demek suretiyle itirafçı durumuna düşürmenin gayreti içine girerler. Takipçisiyiz, bu işler bittiği zamanda dünyayı ayağa kaldırmasını da biliriz, hepsini açıklayacağız" dedi.

Partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ülkemiz ve milletimiz için her dakikamızı en verimli şekilde değerlendirmeye çalışıyoruz. Türkiye'nin içeride ve dışarıda terör örgütleri ve destekçileri ile mücadele ederken asıl hedeflerimizden taviz vermememiz gerekiyor" dedi.

Türkiye'nin toplam milli gelir bakımında dünyanın 17. ülkesi olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İhracattaki artış düzenli olarak sürüyor. Bu yıl Eylül ayı itibariyle 153 milyar doları aştı" dedi.

Ekonomideki olumlu gidişata dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Reel sektörün kredi kullanmasını kolaylaştırdık. Her kesime göre geniş bir teşvik paketi ile bu rahatlamayı sağladık. Merkez Bankasındaki rezervimiz uzun bir aradan sonra 117 milyar dolar seviyesine çıktı. Daha önce ulaştığımız 135 milyar doların üzerine çıkaracağız" dedi.

Ekonominin her alanında yerli ve milli anlayışla çalışmayı sürdüreceğiz diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hedeflere ulaşana kadar durmak ve dinlenmek yok" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti:

2019 KASIM SEÇİMLERİNE İLİŞKİN ÖNEMLİ MESAJLAR

2019 Kasım'ında yapılacak Cumhurbaşkanlığı Seçimi öncesi uyum yasalarının çıkması gerekiyor. Uyum yasalarını köklü bir yönetim reformu haline dönüştürürsek ülkemize tarihi bir katkımız olur. Bizim devletimiz elbette büyük ve güçlü olacaktır. Ama hantallıktan ve obezlikten devletimizi kurtarmanın şart olduğunu belirtmemiz gerekir. Sadece günü kurtarmaya yönelik hiçbir adım bizim yol haritamız olamaz, uyum yasalarıyla ilgili çalışmalarımızı bu yaklaşımla yürütmeliyiz, fırsatın kazası olmaz. Çalışmalarımızı ülkemizin bir asırlık geleceğini düşünerek yürütüyoruz. Ülkemiz ve milletimize karşı sorumluluklarımızı yerine getirmek zorundayız.

MÜFTÜLERE NİKAH YETKİSİ

Müftülere nikah kıyılması ile ilgili hadise, CHP'lilerin bu konuda yürüttükleri muhalefet tarzı, milletten ne kadar kopuk olduklarını bir kez daha ortaya sermiştir. Bu hususta da AYM'ye gitmeleri bizi şaşırtmadı. Kimilerinin uzmanlık alanı ülkeye hizmettir, kimilerininki de mahkeme kapılarını aşındırmaktır. AYM'yi olur olmaz işlerle meşgul etmek CHP'nin ihtisas alanına dönüştü. Böyle bir konuyu çocuk gelinlerden çok eşliliğe kadar hakikatlere aykırı zeminlere çekenleri milletimize teşhir etmek boynumuzun borcudur. Türkiye'de laiklik ile ilgili yanlış bir algı varsa bunun nedeni CHP'dir. Olur olmaz her konuyu laiklik üzerinden eleştiren CHP anlayışının miadı dolmuştur. Milletimizin AK Parti hizmetlerine bakarak CHP'nin riyakarlığını gördüğüne inanıyorum. Darbelerin cuntaların vesayet girişimlerinin kılıfı haline dönüştürülen bu kavramı AK Parti olarak yerli yerine oturttuğumuzu düşünüyorum. Akıl sahibi olan herkes müftülere verilecek nikah yetkisinin ne kadar doğru olduğunu anlıyor. Köy muhtarlarına kadar herkes nikah kıyabiliyor değil mi? Müftü değil de tapu kadastro müdürleri ile gelseydi teklif bunlar bir şey demezdi. Din ile alakalı bir konu olduğunda bunlar hop oturup hop kalkıyorlar, sıkıntı burada. Hiçbir zaman milletimizi bunlar yanlarına alamıyorlar.

"EY AMERİKA BİZ SÖYLEDİK İNANMADIN"

Türkiye terör örgütleri ile mücadelesinde ve krizlerin çözümünde mesafe katettikçe bir takım mahfillerde ülkemize yönelik hırsın arttığını görüyoruz. Pekçok örneği gördüğümüz bu tavır doğru yolda olduğumuzun ispatıdır. Örneğin stratejik ortağımız ABD, defaatle görüşmemize rağmen, ypg-pyd ile Rakka operasyonunu yapıyor. Ey Amerika o posterleri sen ne ile izah edeceksin? Biz söyledik inanmadın! Artık kamera çekimleri ile her şey ortada. O silahların nerede nasıl stoklandığını biliyoruz, bunu da iyi bil! Şu anda İdlib operasyonu neticelendi. Afrin konusu önümüzde. Biz ülkemiz için tehdit oluşturacak her alanda kararlıyız. Daha öncede söyledik, bir gece ansızın gelebiliriz bir gece ansızın vurabiliriz.

"BU SORUYU SORMAK HAKKIMIZ"

Almanya'da terör örgütü mensupları gösteri düzenliyor. Alman polisi resmi sosyal hesabından bu akşam sizin için görevdeyiz diye mesaj yayınlıyor. Fransa'da devlet televizyonu binasına bölücü örgütün elebaşının posteri asılıyor. Niye indirmiyorsun? Bu soruyu sormak hakkımız değil mi? Bu nasıl dostluk?

"KİME NEYİ YUTTURUYORSUN?"

Diplomatik dokunulmazlığı var diye telefonuna sahip çıkıyor. Kime neyi yutturuyorsun? STK temsilcisiydi, medya mensubuydu gibi güzellemelerle hedef saptırılıyor. Türkiye'nin Soros'u olan kişinin bağlantıları çıkıyor meydana. Siz kime neyi yutturuyorsunuz? Taksim olaylarında aynı kişi var. NEyi yutturuyorsunuz? Bu milleti içeriden vurmaya gayret edenlere karşı dik duracağız ve gereken hesabı soracağız. Bu işin takipçisi olacağız.

"BU İŞLER BİTTİĞİ ZAMANDA DÜNYAYI AYAĞA KALDIRMASINI BİLİRİZ"

Irak'ta kendi ismiyle Suriye'de PYD, YPG, SDG gibi isimlerle bölücü örgütü destekliyorlar. Her terörist için bir tır silah gönderdikleri yalanına bizi inandıracak kadar pişkince bir tavır içindeler. Kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar, (Saygı değer bir kişi değilmiş) Sizin gücünüz Tayyip Erdoğan'ın 13 tane korumasına gözaltı kararı çıkarmaya yeter. (ABD'de tutuklanan Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı) Köşeye sıkıştırarak şunları şunları söylemen halinde şu kadar demek suretiyle itirafçı durumuna düşürmenin gayreti içine girerler. Takipçisiyiz, bu işler bittiği zamanda dünyayı ayağa kaldırmasını da biliriz, hepsini açıklayacağız.