Erzurum Güncel-ANKARA- CHP Parti Meclisi, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Toplantı öncesi Kılıçdaroğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, “Seçimlere yaklaşırken Dersim’de yaşananlarla ilgili özür de bunun içinde olmak üzere CHP’nin yeni bir söylemi olacak mı?” sorusu üzerine Başbakan Erdoğan’ın “Elimde Dersim’le ilgili belgeler var, açıklayacağım” dediğini anımsatarak, “Bu soruyu Sayın Başbakan’a sorun. Eğer Dersim’de yaşananlarla ilgili bütün arşivleri CHP’ye açarsa göreceksiniz çok şık bir rapor çıkacaktır ortaya. Sayın Başbakan orada yaşananlarla ilgili devletin arşivlerini açsın. Açmıyorsa korkuyordur, yürekli değildir. Yürekli adam konuşmaz, bütün belgeleri açar kamuoyuna” diye konuştu. Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Tansel Çölaşan’ın, “Partiler AKP’ye karşı güçbirliği yapmalı” çağrısını da değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Biz diğer partilerle bir güç birliği yapmayacağız. Öyle bir amacımız da yok. Eğer yurttaşlar gelip CHP’ye oy verirse bundan da mutluluk duyacağız. Zaten amacımız, CHP’nin daha fazla oy almasını sağlamak ve bu konuda çaba harcamak” dedi. “CHP’nin Van raporu yok” Kılıçdaroğlu, CHP’nin geçtiğimiz haftasonu Van’da yaptığı toplantıyla ilgili bir rapor bulunup bulunmadığıyla ilgili bir soru üzerine şöyle konuştu: “Van toplantısıyla ilgili CHP’nin herhangi bir raporu söz konusu değil. Orada yapılan görüşmeler konu başlıkları itibariyle özetlenmiştir, özetlemeyi yapan da toplantıyı yapan hocamızdır. Daha sonra bir değerlendirme yapılacak yine o ekip tarafından. O değerlendirme CHP’ye sunulacak. Ama bu değerlendirme, CHP’nin değerlendirmesi değil, orada ortaya çıkan görüşlerin, tartışmaların bir özeti şeklinde olacak.” “Kim pazarlığa oturdu” BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı, “Her seçim öncesi AKP Hükümeti PKK ile ateşkes konusunda anlaşıyor” açıklaması ile eski DTP Genel Başkanı Ahmet Türk’ün, “Devlet bizzat Abdullah Öcalan ile görüşüyor” açıklamalarını da değerlendin Kılıçdaroğlu, “AKP’nin, PKK’yla da, Abdullah Öcalan’la da görüşmeler yaptığını biliyoruz. Devlet sadece bunun maskesi. Görüşmeyi yapan bizzat Hükümet’in kendisi. O bürokratlar benim emrimde mi çalışıyor, başka bir ülkenin emrinde mi çalışıyor? Bürokratları yöneten kim? Yeri gelince ‘benim valim, benim kaymakamım’ diyor. Senin hangi adamların gidip pazarlığa oturdu, onlarla ne görüşmeler yaptı, biz merak ediyoruz” dedi. 40 bin kişi öldürüldü Bugünkü adı Tunceli olan Dersim bölgesinde bazı aşiretlerle hükümet arasında sorun yaşanmaya başlandı. 25 Aralık 1935’te Tunceli için özel bir kanun çıkarıldı, 4 Ocak 1936’da ise Dersim Vilayeti’nin adı Tunceli Vilayeti oldu. Yasanın uygulanmaya başlamasıyla 1937 başlarında yeni olaylar çıktı. Bölgede güvenlik sağlanamadı ve hükûmet otoritesi kurulamadı. Bölgeye art arda askeri operasyonlar düzenlendi. 1938 sonuna doğru süren harekatlar sonucu 13 bin ila 40 bin kişinin öldüğü ileri sürülüyor. 2248 hane ise başka illere sürgün edildi.