Ergenekon soruşturmasını yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Vekilliği’nin talimatıyla burs verdiği 15 bin öğrencinin terör örgütleriyle bağlantısının araştırılması Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel’i isyan ettirdi. “Tek isteği okumak olan kız çocuklarını bizi suçlamak adına fişliyorlar” diyen Çelikel, uygulamanın hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmadığını, derneğin devletle birlikte çalıştığını söyledi. Milliyet’in sorularını yanıtlayan Çelikel, şöyle konuştu: Bursiyer öğrencilerinizin DHKP-C ve PKK gibi örgütlerle ilişkilendirilmesi ne anlama geliyor? 13 Nisan’da yapılan büyük aramada 20 bin dosyamızın emniyet tarafından götürüldüğü bilinmektedir. Bu dosyaların büyük bölümü kırsal kesimden burs alan kız çocuklarına aittir. Çocuklar 11-17 yaş arasındadır ve bu yaştaki kız çocuklarının terör örgütüyle bağlantısı olduğu düşünülemez. Belki anne, baba veya yakın akrabaları açısından bir inceleme yapılıyor ki, bu inceleme de son derece yanlış bir incelemedir. Çünkü bu çocukların gizli bir raporla adlarının adli makamlarda dosyalara girmesi, onların bir anlamda fişlenmesi gibi bir sonuç ortaya çıkaracaktır. Bunu yapmaya kimsenin hakkı yoktur. Daha büyük yaştaki, üniversiteli bursiyerler için şüphe doğuracak bir durum var mı? Onlar için “sabıka kaydı” istiyoruz. Mali durumlarını, ailevi durumlarını gösteren belgeler talep ediyoruz. Annesi, babası, kardeşi de suç işlemiş olabilir, bursu bağladıktan sonra suç işlemiş olabilir. Üniversite öğrencilerine burs verilirken hiç hata yapılamaz, diye bir iddiada bulunamayız. Ancak bu bakış açısı hukuk devleti açısından tehlikedir. Derneği suçlamak için çocukları kullanıyorlar. Bu çocuklara yapılan ciddi bir ayrımcılıktır, bu yolla çocukları fişliyorlar. Bu yıl 1370 kızımız üniversite sınavını kazanmıştır, bu iftihar edilecek bir olaydır. Öğretmenleri olmadan bazı dersleri geçiren bu çocuklar bu şartlara rağmen başarı kazanmıştır. Burs verilen çocuğun ailesinde terör örgütü bağlantısı araştırmanın amacı ne olabilir? Böyle bir bağlantı kurmak istiyorlar. Bu yolla derneği suçlamış olacaklar. Bu bağlantı gerçek dışıdır, sanaldır. Biz sadece küçük bir kız çocuğuna burs verdik. ÇYDD bütün Türkiye’de kamu görevi yapan saygın bir dernektir. Bu saygınlığı gölgelemek istiyorlar. Maddi manevi desteğin çekilmesini, kesilmesini istiyorlar. Derneği suçlamak büyük bir haksızlıktır. Savcılar, Ergenekon operasyonunun 12. dalgası çerçevesinde ÇYDD?Genel?Merkezi’nde ve Türkan?Saylan’ın evinde arama yapmış, bu büyük tepkiye neden olmuştu. Bakanlığın onayı olmasa ne okul açabiliriz ne de yurt Eski Adalet Bakanı ve hukukçu gözüyle baktığınızda ne görüyorsunuz? Bir hukuk devletinde böyle bir şey yapılamaz. Kaldı ki Kürt açılımı adı altında dağdakileri PKK’lıları bile affetme gibi bir hareket varken kamuoyunda ve hükümet nezdinde hiçbir suçu olmayan çocukların “Belki PKK’lı olabilir” diye, ya da sırf doğum yeri doğuda diye, anne ve babalarını karıştırıp inceliyoruz. Bu utanılacak bir olaydır. Bu araştırma hukuk devletiyle bağdaşmaz. Hukuk devletinin hâkim olmadığı diğer rejimlerde, polis rejimi gibi düzenlerde, böyle uygulamalar görülür. ÇYDD devletle birlikte çalışmaktadır, devletin yapması gerekeni üstlenmeye çalışıyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın onayı olmasa biz ne okul ne de yurt açabiliriz.