Dilipak: "Kadın, para ve makam bizi değiştirdi"
AKP'ye yakınlığıyla bilinen Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, bugünkü köşe yazısında özeleştiride bulunarak "Laikleşmedik ama kadın, para ve makam başımızı döndürdü" dedi.
Erzurum Güncel- Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, bugünkü yazısında bir takım itiraflarda bulundu.
Muhafazakarların sekülerleştiğini savunan Dilipak, AKP'de görev alan politikacıları, bürokratları ve iş adamlarını sert sözlerle eleştirdi.
"CHP bizi laikleştiremedi ama kadına, paraya ve makama yenildik" diyen Dilipak'ın yazısından öne çıkan kısımlar şöyle:
'BU YAMYAMLAR O MEVKİLERE NE ZAMAN GELDİLER?'
"Birileri, bize en güçlü olduğumuzu sandığımız yerden saldırıyor. Hiç düşünür mü idiniz, başörtülü-sakallı feministler, liberaller, Kemalistler, sosyalistler çıkacak bir gün. Bu halk AK Parti’ye niye oy verdi? Peki bu iş adamı kılıklı yamyamlar, halkın değerlerini hiçe sayan politikacılar, bürokratlar, kim! Ne zaman, nasıl geldiler oralara.
İmam-Hatip diyorduk, İlahiyat diyorduk, bunlar mı güzel örnek olacak! Birkaç tekil örnek yeterli mi başarı için! Buralarda namaz kılan sayısı yüzde kaç biliyor musunuz!? Deist, agnostik, bey namaz bir sürü abuk subuk adamın buralarda ne işi var! STK’larımız, kurslarımız, cemaat diye bir şey var zannediyorduk! Geldiğimiz durum ortada.
'PARA, KADIN, MAKAM BAŞIMIZI DÖNDÜRDÜ'
CHP bizi laikleştiremedi ama, parayı görüp, kadınla tanışınca, bir de makam; başımızı döndürdü, liberalleştik, deist olduk, agnostik olduk, belki hâlâ laiklikten hâlâ haz etmiyoruz ama ciddi anlamda sekülerleştik. CHP’den daha başarılı olduk bu konuda. Aslında FETÖ misyonu itibarı ile başarılı. Bunu 'The Cemaat' eli ile bir yere kadar getirdiler ama süreç kesintisiz devam ediyor.
'Milliyetçi, muhafazakar, sağcı' dediklerimiz zaten onlar tâ işin başından “Folk İslam”a teslim olmuşlardı. Başörtüsü bir gelenek olarak onların hayatında varlığını hep sürdürdü. Kemalistler açısından da rejim için bir tehdit oluşturmuyordu zaten.
'AK HAYALLERLE ÇIKTIĞIMIZ YOLDA...'
Şeytan başında fesi, kolunda nargilesi ile şark köşesine oturmuş sohbete bekliyor.
Ha! CHP’liler çocuklarını Notne dame de sion’a, Saint Benoit’e filan gönderiyorlardı, bizimkiler 'Montessori'ye gönderiyor. Ne farkı var canım, onların telefonlarını kullanıyor, arabalarına binmiyor muyuz!?
Bu cehenneme sırtlarında odun taşıyanlar, işleri bittiğinde o cehennem kendilerini de yakacak. Kuklacı, oyun bittikten sonra kuklalarını torbasına doldurur ve gider. İşi biten kuklalar da yeni Şeytani planların yapıldığı bir vadinin çöplüğüne atılırlar.
'Fe eyne tezhebün', a dostlar. AK hayallerle çıktığımız yolda, yüzümüze kara çalanlardan kurtulmadıkça kurtuluş yok. Bunlar en yakınlarımız da olsa. Benden söylemesi.
Yeniçağ
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.