Erzurum Güncel- Düzenli olarak dişlerin fırçalamasını söyleyen Diş Hekimi Dr. Yüksel Ayaz dişlerin fırçalanmaması durumunda diş eti hastalığının oluştuğunu söyledi. Diş Hekimi Dr. Yüksel Ayaz, ”Ağız ve diş sağlığı, genel sağlığımızın çok önemli bir parçasıdır. Düzenli yapılan çürük kontrolleri ve diş taşı temizliği, oluşabilecek sorunların erken teşhisini ve dişlerin ağızda uzun vadede sağlıklı kalmasını sağlar. Çocuklarda oluşabilecek bir çok problemin önüne geçebilmek için çürük önleyici izolasyon dolguları (fissür sealant), flor uygulamaları ve erken yapılan ortodontik tedavilerle bir çok diş rahatsızlığı giderilebilir. Çocuklara diş fırçalama ve beslenme alışkanlıklarının kazandırılarak düzenli bir şekilde yapılmasının yanında, altı ayda bir diş hekimi kontrollerinin yapılmalıdır. Erken süt dişi kayıpları daimi dişlerin çapraşık olmasının en önemli sebeplerindendir. Diş eti hastalıkları dişleri ve dişetlerini çevreleyen destek dokuları etkileyen bir rahatsızlıktır. Bununda en önemli sebebi bakteri plağıdır. Her gün düzenli ve yeterli fırçalama yapılmazsa dişler üzerinde oluşan bakteri plağı tükürüğünde etkisiyle diş taşını oluşturur. Bu tabloyu fark eden hastalar diş taşlarını temizleterek diş eti rahatsızlıklarının erken dönemde önüne geçmektedirler. Dişler sabah akşam 2-3 dakika fırçalanmalı ve düzenli olarak diş hekimine kontrol ettirilmelidir. Ağızda oluşan asidik ortamdan dolayı dişlerin mineral dolgusu bozularak diş çürükleri oluşmaktadır. Erken dönemde tedavileri yapılarak fazla diş maddesi kaybına sebep olmadan estetik fonksiyonel ve ağız dokularına uyumlu bir şekilde tedavi edilmesi gerekir. Erken safhada tedavi edilmeyen diş çürükleri ilerleyerek dişlerin içerisindeki damarsal ve sinirsel yapı olan pulpa ya ulaşır, burada iltihabi değişimlere neden olarak şiddetli ağrılara sebep olur. Oluşan bu iltihaplı yapı çene kemiğine ve dişin kök ucuna daha fazla inmeden pulpa dokusunun alınmasıyla (kanal tedavisi) diş kurtarılmış olur. Gömük 20 yaş dişleri, Bu dişler akıl dişleri olarak da adlandırılır ve tam ya da yarım gömülü kaldığında iltihaplanmaya ya da bir kiste sebep olabilir. Ya da diğer dişleri öne doğru iterek dişlerde çapraşıklıklara yol açabilir. Uzun süre hiç belirti vermezken, aniden şiddetli ağrılara, çenelerde kitlenmeye ya da yüzde şişmeye sebep olabilir. Bu dişler kontrol edilmeli ve gerekli ise çekilmelidir. Çekim küçük bir operasyonla gerçekleştirilir. Protez, eksik bir organı yerine koyma anlamı taşımaktadır. Dişlerin ve çevre dokuların çeşitli sebeplerle madde kaybına uğradığı ya da tamamen kaybedildiği durumlarda, hastaya kaybolan fonksiyonlarını geri kazandırmak ve bozulan estetik görünümü düzeltmek, protezin amacıdır. Eksik bir diş diğer dişler için ciddi bir tehlikedir. Estetiği bozduğu tartışılmazdır, ancak daha önemlisi, dişin kaybından kısa bir süre sonra boşluğu sınırlayan dişler doğal olarak boşluğa doğru eğilir. Ayrıca karşı çenedeki boşluğa denk gelen dişler üzerindeki basıncın ortadan kalkması, zamanla onların boşluğa doğru uzamasına ve hatta dökülmesine sebep olur. Sadece komşu dişler değil, diğer dişler de bu konumdan etkilenir ve çene eklemi, baş ve kas ağrıları ortaya çıkabilir. Kısacası boşluk ne kadar kısa sürede kapatılırsa o kadar iyidir. DİŞ BEYAZLATMA DİŞ RENKLENMELERİ ORTADAN KALDIRIR Diş beyazlatma, dişlerin yapısındaki renklenmeleri ortadan kaldıran bir işlemdir. Diş renklenmelerinin çeşitli sebepleri olabilir. En yaygın nedenleri; kahve, çay, kola ve sigara gibi leke yapıcı maddelerin kullanılması, travma, yaşlılık, tetrasiklin renkleşmesi, eski kaplamalar, sinir dejenerasyonu vb. gibi nedenlerdir. Diş beyazlatma işlemi uygun şekilde ve diş hekimi kontrolünde yapıldığında diş ve dişetlerine zararsızdır. Ancak tedavi sırasında dişlerde hassasiyet (özellikle soğukta), dişetlerinde kızarma ve hassasiyet meydana gelebilmektedir. Fakat bu geçicidir ve tedavinin bitimiyle birlikte, birkaç gün içinde bu şikayetler ortadan kalkmaktadır. Birkaç çeşit diş beyazlatma yöntemi vardır. Diş Hekimi tarafından uygulanması daha doğru bir karardır.” dedi.