1. HABERLER

  2. ERZURUM

  3. Durdurun bu katliamı!
Durdurun bu katliamı!

Durdurun bu katliamı!

Erzurum'da yeşili yok ettiler. Şimdi sıra doğaya geldi. Belediyelerin katliamına dur demek için yazarımız Mehmet Emin, Erzurum Valisi Sebahattin Öztürk'e çağrı yaptı. İşte o yazı...

A+A-

Erzurum Güncel- İşte o yazı... Sayın Valim, bu duruma el koyun! Erzurum’un belediyeleri kamyonlarla, tırlarla, mazı ve top akasya getirip sağa sola dikiyorlar ve bir-iki yıl içinde hepsi yok oluyor. Sorup öğrendim. Bir mazının fiyatı 40 TL. Bir Top Akasya’nın fiyatı da o civarda. Peki, on binlerce getirilen ve bile bile yok edilen bu ağaçların hesabını kim veriyor, hiç kimse? Ya hesabını kim soruyor, hiç kimse! Belediye meclisleri ne işe yarar? Bu kaynak israfı karşısında onlar neden suspus acaba? Hadi iktidar partisi üyeleri bu zararı sineye çekiyor, ya muhalefet partilerinin meclis üyeleri niçin susuyor? Peki, Sayın Valimiz neden zayi olan bu ağaçların hesabını bu insanlardan sormuyor? Bu kaynak israfı karşısında şehrin sivil toplum kuruluşları ya niçin seslerini çıkarmıyor? Bu ağaç israfı bir insana kıyılmış gibi vicdanıma ağır geliyor. Bu ağaçları fidan olarak üretenler kurusunlar diye mi bu kadar emek veriyorlar! Gelelim ikinci rezalete: Top akasya da aynen mazı gibi bu şehrin iklimine uygun ağaç değil. Ne var ki, bu ağaçtan da on binlerce getirilip dikiliyor. Bir sene, bilemediniz iki sene sonra mazılar gibi top akasyalar da tamamen kuruyor. Gidip bakın havaalanı yoluna, gidip bakın SSK kavşağından Bölge Araştırma Hastanesine giden yolun orta kaldırımına, yolun sağ ve sol kaldırımlarına, gidip bakın Dadaşkent-Yıldızkent arasındaki yola, gidip bakın Kayakyolu’na… bu noktalara dikilen binlerce top akasya ne durumda, bir görün. Ben gidip hepsini gördüm: Yarıdan fazlası tamamen kurumuş, kalanlar ise can çekişiyor! Üşenmedim; bu işleri kim bilir diye sorup soruşturdum. Atatürk Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Yılmaz Hoca’ya ulaştım. “Hocam, sen peyzaj mimarısın. Bu şehre pek çok ağacı sen getirdin. Mesela Mavi Ladinler... Zayi olup giden bu top akasyaları, mazıları da bu şehrin başına sen mi musallat ettin?” diye sordum. “Ben getirdim, evet!” dedi. Meğer bu konuda o da bizim gibi dertli. Devam etti: “Biz deneme amaçlı olarak getirdik. Fakat kimseye bunları alın ve açık alanlara dikin diye tavsiye etmedik. Tam aksine, dikmeyin, dedik. Çünkü Erzurum’da rüzgâr alan bölgelerde top akasya ve mazı yaşamıyor. Bu nedenle de biz özellikle bu iki türü üniversiteye de dikmedik. Sadece korunaklı birkaç noktada bazı özel türlerini örnek olması bakımından diktik ve yaşamalarını sağladık. Şehre dikilmesi, hele rüzgârlı bulvarlara ve karayolları kenarlarına dikilmesi büyük bir yanlış. Fakat maalesef bu yanlış sadece Erzurum merkezde yapılmıyor, Pasinler’den Horasan’a kadar ilçe belediyeleri de bu hatayı tekrar edip duruyorlar! Bu küçük değil, büyük bir israftır!” Hasan Hoca, mazı ve top akasya gibi fantastik bitkilerin Erzurum’a dikilmesini büyük bir hata olarak görüyor. “Kimse bir şey sormuyor da, soranlara benim önerim şu” diyor: “Orta kaldırımlara, mesela, Erzurum-Ilıca arasındaki yola, huş ve huşların altına da kızılcık dikin. Benzer yollara da aynısını yapın. Yabani Ardıç, Atkestanesi de dikilebilir. Belli bir yaşta olması kaydıyla Mavi Ladin de olabilir. Yine mesela orta yollarda Leylaklar da çok hoş bir görüntü verir…” Sonuç, peki? Sonuç ortada! Uyarıcılar dinlenmiyor ve sonuç tabii ki hüsranla bitiyor! Hasan Hoca, Cumhuriyet caddesine, Taşmağazalar’a ve Dadaşkent’e, ana arterlere dikilen süs elmalarını de kendilerinin önerdiğini, o ağaçların dikilmesinde isabet edildiğini, çünkü Erzurum iklimine dayanıklı oldukları kadar estetik açıdan da erguvan rengi çiçekleriyle şehre özel bir hava verdiklerini, birkaç yıl sonra etkilerinin daha iyi ortaya çıkacağını da anlattı. Hasan Hoca, “Bizim önerilerimizi ciddiye alsalar hiçbir sorun çıkmaz. Kaynak israfı da olmaz,” diyor. İşte ben bir de buna yanıyorum! Acaba belediyeler, kurumlar, Üniversite’nin rehberliğinden neden istifade etmiyorlar? Cevabı açık: Birilerini zengin etmek için yüz binlerce mazı ve top akasyaya yüz binlerce lirayı o zaman nasıl ödeyebilirler ki, değil mi? Sayın Valim; Erzurum için bir “Ağaçlandırma Kurulu” kurun. Bu israfa bari siz dur diyin ve bu zararlara yol açanlardan bunun hesabını lütfen sorun. Sonucu da kamuoyuyla paylaşın lütfen. Ben, kamuoyu adına, bu işin takipçisi olmaya devam edeceğim.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.