Erzurum Güncel- Başlatırlarsa, ihraç ederler, ne olacak yani ben burada 5 sene bağımsız milletvekilliği yaptım. Ama Genel Başkan’ın konuşmasından ben öyle bir şey anlamadım” dedi. CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Japon Milli Günü resepsiyonunda Başbakan Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’a, “Sen hangi sıfatla burada konuşuyorsun” şeklinde seslenmesinin ardından yaşananlara ilişkin TBMM’de basın toplantısı düzenledi. ARINÇ’A YANIT VERDİ Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, “Ben Kamer Genç’e tazminat ödedim” dediğini ifade eden Genç, “Bana bir kuruş tazminat ödemişse ben onu 100 misliyle iade ediyorum ama eğer yalan ve iftira atıyorsa şerefli bir insansa istifa etsin” dedi. Japon Milli Günü resepsiyonunda yaşananlara değinen Genç, orada bir protokol hatası yapıldığını iddia ederek, “Emine Hanımefendi çıktı, konuşuyor, hem de siyasi konuşuyor. ‘Acaba hangi sıfatla konuşuyor’ dedim. 3 koruması bana saldırdı. Koruma tutuyor, çekiyor beni…” diye konuştu. Emine Erdoğan'a ne saldırıda bulunduğunu, ne de hakarette bulunduğuna işaret eden Genç, “Bu olayı tahrik eden koruma polisleri. Ben orada o sözü söylemekte haklıyım. Orada Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bakanı var. Emine Hanım’ın orada Türkiye Cumhuriyeti Devletini temsil yetkisi yoktur, öyle bir konuşma yaptırılması protokole aykırıdır” dedi. “ERDOĞAN’IN OĞLU DA OLSAYDI AYNI MÜDAHALEYİ EDERDİM” “Herkesi vicdanlı olmaya davet ediyorum. Burada Emine Hanım’a karşı ne saldırı var ne kadına şiddet var, böyle bir şey olur mu?” diyen Genç, “Orada Emine Hanım olmasaydı da Tayyip Erdoğan’ın oğlu da olsaydı aynı müdahaleyi ederdim” diye konuştu. “LİNÇ KAMPANYASI İLE KARŞI KARŞIYAYIM” Linç kampanyası ile karşı karşıya olduğunu iddia eden Genç, “Dün konuşmak istedim, bana saldırdı AKP’liler. Konuşturmadılar. Çok büyük mağdur ediliyorum, ben adeta linç ediliyorum. Allah rızası için burada bir hakaret var mı? Bakan orada şey gibi dikilmiş duruyor, ondan sonra temsil niteliği olmayan bir hanımefendi konuşuyor, bu olmaz, kurallara aykırı bir şey” dedi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in kendisine yönelik sözlerine işaret eden Genç, “Hafta sonu Gaziantep Spor, Elazığ Spor maçı vardı. Birinci devresi 1-1 bitiyor. Fatma Şahin gidiyor, sporcuların soyunma odasına, onlara diyor ki, ‘Bu maçı kazanın size 500 bin lira prim. Fatma’ya soruyorum, hani siz erkek, kadın ayırıyordunuz, nasıl oluyor da sen gidiyorsun o soyunan gençlerin soyunma odasına, nasıl gidiyorsun, oynanan bir maçtan dolayı 500 bin liralık parayı nasıl ifade edersin, bu şike değil mi?” diyerek tepkisini dile getirdi. Genç, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu ruh bu bedenden çıkmadıkça ben bunların yolsuzluklarını, suistimalleri, hukuksuzluklarını her zeminde her yerde dile getiririm. Bana saldırırlarsa, eğer beni öldürürlerse kurtulurlar benden ama öldürmezlerse her taraftan telefon geliyor, ‘biz senin arkandayız’ diye. Benim bundan sonraki tepkim de çok fazla olacak. Üzerimde tehdit var.” “HAYATIMDA SARHOŞ OLAN BİR ANIM YOKTUR” Kendisi hakkında “şarhoş” yorumları yapıldığını ifade eden Genç, “Diyorlar ki ‘sarhoş’, ben 1960’dan beri memuriyet hayatındayım ve ben hayatımda bir yemekte bir kadeh bir şey içerim. İçki beni daha hayatımda sarhoş olan bir anım yoktur. Bunlar benim kişiliğimle uğraşmak istiyorlar” dedi. “ONLARIN BENDEN ÖZÜR DİLEMESİ LAZIM” “Özür dilemeyi düşünüyor musunuz?” sorusuna Genç, “Özür dilenecek bir şey var mı, bir şey yok. Emine Hanım’a bir hakaret etmedim. Onların benden özür dilemesi lazım. 3 tane polis saldırdı bana. Özür dilenecek bir şey yok” diye konuştu. “GENEL BAŞKAN OLAYI BENDEN SORMADIĞI İÇİN ÖYLE BİR KARAR VERMİŞTİR” “CHP Genel Başkanı, doğru bulmadığını ifade etti, ne diyorsunuz?” sorusuna Genç, “Sayın Genel Başkan herhalde olayı benden sormadığı için yani basının da taaruzu altında kaldığım için böyle bir karar vermiştir. Yoksa bana sorsaydı ben olayın özü budur diyecektim. Size soruyorum, benim burada bir kabahatim bir suçum var mı?” diye yanıt verdi. “Üslubunuzda bir problem var mı?” sorusuna Genç, “Yok” dedi. Bir basın mensubunun, “Ak Parti milletvekillerinin size yönelik sert sözleri oldu, hukuki yollara başvuracak mısınız?” sorusuna Genç, “Hepsi tehdit ediyorlar. Bunlara karşı bütün hukuki süreci başlatacağız” derken, “Beni tehdit ederek susturmaya çalışıyorlar. Ama onlar Kamer Genç’i tanımıyorlar. Benim şurada dikkat edeceğim şey bir hata etmemek. En ufak bir kusurum olsa zaten üzerime gaz döküp yakarlar” diye konuştu. “Disiplin işlemi yapılırsa, ne yaparsınız?” sorusuna Genç, “Beni 95’te partiden attılar, gittim DYP’den Tunceli’den milletvekili oldum. Arkasından bağımsız seçilmişim. Bakın Tunceli öyle bir yer ki, her taraf, vadi, dağ ve her taraf PKK kaynıyor. Ben o şartlarda siyasi mücadeleyi yapmış, gelmişim. Yaşımda 70’in üzerinde, benim bu millete karşı bir borcum var. Bu devlet beni devlet okullarında okuttu. Bir amale çocuğuydum, bu devlete bir vefa borcum var. Parti beni ihraç da edebilir, çünkü ben bir şey diyemem, bilemem; böyle bir disiplin suçunu başlatırlarsa, başlatabilirler. Ben bileme ki. Başlatırlarsa, ihraç ederler, ne olacak yani ben burada 5 sene bağımsız milletvekili yaptım. Gücüm yettiği sürece. Genel Başkan’ın konuşmasından ben öyle bir şey anlamadım. Sayın Genel Başkan sorsaydı ben derdim ki söylediğim laf bu. Bunda bir suç varsa hay hay…Ben kendimi suçlu gibi hissetsem, bu olaydan çöp kadar hatamın olduğunu hissetsem partiden istifa ederim, gerekirse milletvekilliğinden istifa ederim.” “Emine Hanım yine bir yerde konuşsa aynı tepkiyi gösterir misiniz?” sorusuna, “O sıfatı yoksa ederim. Benim eşim de olsa ederim” yanıtını verdi. “Gelen tehditleri ciddiye alıyor musunuz?” sorusuna Genç, “Bizde bir söz var ısıran köpek dişini göstermez. Ne yapalım. Ben de bir faniyim. Saldırabilir, öldürebilir. Türkiye’de yalnız ölen ben olmayacağım ki ama benim vicdanım rahat” yanıtını verdi.