Erzurum Güncel- Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'a gidecek olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da Prag'da eşlik edecek. Gündemdeki konularla ilgili açıklama yapan Erdoğan, terörle mücadele, belediyedeki operasyonlar, İran-Suriye-İsrail bölgesindeki yeni gelişmeler ve İmralı süreci ile ilgili soruları yanıtladı. İşte Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: İMRALI SÜRECİ Silahlar bırakılmadan bizim bölücü terör örgütü ile mücadeleyi kesmemiz mümkün değil. Siyasi temsilcileriyle görüşmelere devam edebiliriz. İmralı'nın verdiği mesajların önemli olduğunu istihbarat teşkilatımızdan öğreniyoruz. Ülkemiz içerisindeki teröristlerin ülkemizi terk etmeleri durumunda geçmişte yapılanın aksine güvenli bir şekilde ülkeyi terk etmeleri için imkan hazırlarız. Yeter ki, ülkemizi refaha kavuşturalım. Güvenlik güçlerimiz hiçbir zaman operasyon meraklısı değildir. Onların görevi huzuru sağlamaktır. Siyasi uzantıların adaya gitmesi konusunda verilmiş bir söz yok. Adalet Bakanlığımıza tasarruf yetkisi verdik. Birincisi gerçekleşti, ikincisi için kimler gidecek bunun tespitini Adalet Bakanlığı belirler. Bu hafta olur diye kesinleşmiş bir tarih sözkonusu değildir. 'BU PARALAR NEREYE GİDİYOR?' Güçlendirilmiş yerel yönetimler ifadesini bir yerel yöneticilik yapmış biri olarak doğru bulmuyorum. Türkiye'de yerel yönetimler hiçbir dönemde olmadığı kadar güçlüdür. Ama bu yakaladıkları imkanı farklı yerlere kanalize etmek isteyenler var İşte KCK operasyonlarında gördüklerimiz bunlardır. Mali imkanların harcanmasında belli sıkıntılar var, görüyoruz. Yatırım yok. Peki nereye gidiyor bu para? İmkanlar nerede? Şimdi biz gönderilen pararının o şekilde eserini görmemiz lazım. Şimdi tabi trilyonlar gönderilen yerlerde eserler görülmeyince devletin bunları denetlemesi lazım. Ama onlar istiyorlar ki devlet bizi denetlemesin. GÜÇLÜ YEREL YÖNETİM Benim kuruşum yerli yerinde harcanmalıdır. Eğer sen benim kuruşumu yerli yerinde harcamazsan ben senden bunun hesabını sorarım. Güçlü yerel yönetim anlayışı bu ülkede vardır. 'İNKAR POLİTİKALARI AYAKLARIMIZIN ALTINDA' 10 yıl öncesine göütrmek isterim, o ifadeleri kullananalar bugün yaşadıkları şartları o zaman yaşamışlar mı? Bölgedeki bütün Kürt kardeşlerimin söyledikleri tek şey şuydu: "OHAL'i kaldırın sizden başka bir şey istemiyoruz" Göreve geldiğimizin daha ilk aylarında OHAL'i kaldırdık. Bununla da kalmadık, 36 katrilyon yatırım yaptık. Alt yapı, üst yapı, eğitim, sağlık adalet, enerji, ulaşım hepsi içinde.. Şu anda, inkar-ret-asimilasyon politikaları ayaklarımızın altındadır. Türkiye'de artık Kürt sorunu yoktur, terör sorunu vardır. Ama milliyetçiliğin de her türlüsüne karşıyız bunu da belirtiyoruz. Biz kimseyle bir anlaşma masasına oturmuyoruz, onu da söyleyeyim.Çünkü bizim illegal bir örgütle anlaşma masasına oturmak gibi bir derdimiz asla olamaz. 'DİYALOG ORTAKLIĞI DİYE BİR ŞEY YOK' Şangay 5'lisi Avrupa Birliği ile alternatif kuruluşlar değildir. Güvenlikle ilgili büyük köşe yazarlarından geçinen bir tanesi "Diyalog ortaklığı diye bir şey yok" diyor. Buradan bilmesini istiyorum öğrensin: Türkiye Şangay 5'lisine diyalog ortağı. Türkiye 50 yıldır AB kapısında. Böyle bir ülke yok. Alacaklarsa alsınlar, almayacaklarsa onu da söylesinler. İngiltere referanduma götüreceğim diyor. Bize söylenilen şeyler onlara neden söylenmiyor. İngiltere'ye aynı bedeli ödetemiyorlar. Ben inanıyorum ki Şangay 5'lisi de demokratik açıdan ilerleyecektir. İRAN'A KRİTİK UYARI İsrail'i şımarık oğlan gibi yetiştirenler her şeyi bekleyebilir. İsrail'in ilk saldırı da değildir, bundan önce saldırılar yapmıştır. İsrail, tarihin affetmeyeceği bir devlet yapısına sahiptir. İran, Suriye'ye karşı takındığı tavrı gözden geçirmelidir. Biz bu tavrı olumlu bulmuyoruz. Suriye'de bir zulüm vardır. İran bunlara karşı neler yapıyor? Bölgede müşterek adımların atılmasına imkan vermesi lazım. İsrail'in yaptığı uluslararası hukuku uygun değildir. Bölgede her an her şey olabilir...