Erzurum Güncel- "Erzurum Cumhuriyeti" adlı twitter hesabı günlerdir ortaya attığı iddialarla konuşuluyordu. Hatta, yazarımız Recep Kapucu, bu hesabı köşesine taşıdı. Takipçisi katlandı. Ortaya atılan iddialar ise yenilir ve içilir gibi değildi. O iddiaları bugüne kadar yalanlayan olmadı. Ama birileri çok rahatsız oldu. Ortaya atılan iddialar, artık sineye dokunmaya başlandı. Sineye dokununca da, "Erzurum Cumhuriyet'in", peşine düştüler ve sonunda yakaladılar.

Her ne kadar Aziziye Belediye Basın ve Halkla ilişkiler Müdürü Mustafa Çomaklı, işin kurbanı edilse de, işin ucu Belediye Başkanı Muhammet Cevdet Orhan'a dayandı. Ama bu arada müdür Çomaklı'nın iş akdi fes edildi. Yani fatura Müdür Çomaklı'ya kesilmiş olsa da...

AK Parti Erzurum'da ve Ankara'da çok kötü karıştı. Başkan Orhan, Ankara'ya çağrıldı. "Erzurum Cumhuriyeti'nin " hesabı soruluyor.

Tabi bun hesapların sorulması normal sayılır da, peki "Erzurum Cumhuriyeti"nin ortaya attığı iddialar ne olacak. Bu iddialar da araştırılacak mı, yoksa her seferinde olduğu gibi yine örtbas mı edilecek.

Evet, bu iddiaların akıbetini bizde KAMUOYUA merak ediyor.

Tabi takipçisi olacağız...

Haber Yorum: Gazete Güncel

İşte olayın gerçek yüzü Gazeteci Mehmet Şener ve Onur Sağsöz'ün kaleminden...

Hedefteki isim Palandöken’e konuştu

Yazar : Mehmet Şener

Erzurum Ajans’ta Onur Sağsöz on numara bir gazeteciliğe imza attı ve aylardır bu şehrin gündemini işgal eden “Erzurum Cumhuriyeti” muammasını çözdü.

Onur’un yazdığı habere göre, “Erzurum Cumhuriyeti” adlı twitter hesabı, bizzat Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan’a ait…

Erzurum özelinde yer yerinden oynadı, tabiri caizse kıyamet koptu.

Mehmet Sekmen, en çok sevdiği ve yeniden başkan olması için çaba harcadığı Muhammed Cevdet Orhan tarafından arkadan mı vuruldu?

Bu sorunun cevabını aramak adına Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan’ı aradım.

Kendisine doğrudan sordum:

“Erzurum Cumhuriyeti adlı bu korsan twitter hesabını sen mi yönetiyordun?”

“Ağabeyi” dedi. “Şu anda Ankara’dayım ve partiye gidiyorum, bu hususta yapılan soruşturma gereği ifade vereceğim.”

Kendisine sordum, “Reis bey, bu tweetler sizin civarınızdan atılmış ama!”

Cevap verdi:

“Evet; doğru, ama ben o haini tespit edip anında görevden aldım.”

Yani?

Muhammed Cevdet Orhan diyor ki, böyle bir şey oldu ama bu, benim bilgim ve iradem haricinde cereyan etmiştir.

“Savcılıktan ricam odur ki bu mesele hukuk boyutunda araştırılsın ve gerçekte kim ne yapmışsa ortaya çıkarılsın.”

Bence de doğru bir bakış açısı…

Öyle ya o tweetlerde öyle ağza alınmayacak iddialar vardı ki…

Bunları kimin deşifre ettiğinden çok bu yapılanların doğru olup olmadığı araştırılmalıdır.

İddialar içerisinde; seks var, yolsuzluk var, türlü türlü çirkinlikler var…

Mehmet Sekmen’in yapması gereken, adı geçen iddiaların üzerine gitmektir.

Bu iddiaları kimin yayınladığı, işin magazin bölümüdür ancak…

Muhammed Cevdet Orhan, bu meselenin arkasında FETÖ olabileceğini söyledi ve “içimizde hain varmış da haberimiz yokmuş” dedi.

Anladığım kadarıyla AK Parti Genel Merkezi, Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan’ı, sıgaya çekmek üzere Ankara’ya çağırmış.

Bu “sorgu”dan ne çıkar ne çıkmaz bilmiyoruz, ama görünen odur ki, dile getirilen iddialar tek tek mercek altına alınacak.

Yani meseleyi sızdıran değil, habere özne olan kişiler mercek altına alınacak.

AK Parti şunu demeyecek:

“Kim kimi nasıl düzmüş, kim kimden nasıl rüşvet almış biz bunun peşinde değiliz; biz, içimizdeki ispiyoncuyu bulmaya çalışıyoruz.”

Evet…

AK Parti’den beklediğimiz kimin ihbarcı olduğunu değil, kimlerin görevini kötüye kullandığını bulup ifşa etmesidir.

Muhammed Cevdet, canı pahasına bu ispiyonla alakası olmadığını söylüyor.

Beri yanda da teknik bilgiler O’nu adres gösteriyor.

Sonuç olarak…

Kim kimi ihbar etti, bu kamuoyunu zerre kadar ilgilendirmiyor. Kamuoyunu ilgilendiren, o iddiaların doğru olup olmadığıdır.

Bir Erzurum Cumhuriyeti Rezilliği!

Onur SAĞSÖZ

Eveeet…

Biraz beklettim ama okuyunca beklediğinize değdiğini anlayacaksınız.

Önce sizi düne götüreyim.

Öğleden sonra Ankara’dan gelen telefona, önce ’hadi be’ dedim.

Arayan dostum, 10 numara bir istihbarat vermişti.

Bir kaç dakika süren konuşmamızın ardından Başkent’te ne kadar tanıdığım varsa her birini tek tek aradım.

Evet, istihbarat doğruydu.

Bir kaç gündür Ankara’da bulunan Aziziye Belediye Başkanı Muhammet Cevdet Orhan, Genel Merkez’de kendisine yöneltilen suçlamalara cevap vermeye çalışıyordu.

‘Çalışıyordu’ diyorum, çünkü söylediklerinin altını dolduramıyordu!

Bu noktada bir dakika durup, Twitter hesaplarınızı açın lütfen.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yerel Yönetimler Başkanı Mehmet Özhaseki’nin makamında bir toplantı fotoğrafı göreceksiniz.

Başkan Özhaseki, Milletvekilleri Recep Akdağ, Selami Altınok, İbrahim Aydemir, İl Başkanı Mehmet Emin Öz, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ile bir araya gelerek, ‘Dadaşlar diyarı Erzurum konuştuk. Güzel şehrimiz için planlanan projelere destek olmaya devam edeceğiz’ notuyla paylaşmıştı bu kareyi. 

Tabiki konu Erzurum’du…

Ama ‘Erzurum Cumhuriyeti’ydi!

Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in şikayeti üzerine İçişleri Bakanlığı’na bağlı Siber Suçlar detaylı bir çalışma yapmış, ‘Erzurum Cumhuriyeti’ profilinden yapılan paylaşımların kaynağını tespit etmişti.

1- Aziziye Belediyesi hizmet binası.

2- Aziziye Belediye Başkanı Muhammet Cevdet Orhan’ın evi.

3- Başkan Orhan’ın annesinin evi.

IP adresleri belirlenen bu noktalarda yapılan paylaşımlar için Başkan Orhan sizce ne demiştir?

Burada da bir dakikanızı alayım. Sonra devam edelim.

Başkan Sekmen’in şikayetinden sonra tutuşan Orhan, geçen hafta Cuma günü sürpriz bir şekilde Basın Müdürü Mustafa Çomaklı’yı görevden aldı.

Bizim müsveddeler dahil gazeteci tayfası Mustafa’yı yakından tanır. Haşa aşağılamak için söylemiyorum ama kalibresi belli olan bir arkadaşımızdır. Kimseye saygıda kusur etmemiş, her zaman verilen işi yapmaya çalışmıştır!

İki gündür telefonu kapalı olan Mustafa’nın her ne hikmetse bugün numarası değişti. Yurt dışı bir numarası vardı artık Mustafa’nın… Tabi kendisi hala Erzurum’da mı, yoksa yurt dışında mı onu bilmiyorum.

Neyse bu konuya ilerleyen süreçte geleceğiz.

Evet, Başkan Orhan ne demiştir?

“Basın danışmanım yaptı. Ben de görevden uzaklaştırdım.”

Peki, anneninizin evinden yapılan paylaşıma ne diyeceksiniz?

“Sinirlenmiş annem paylaşmıştır.”

İşte bu noktada kelimeler kifayetsiz kalıyor. Yuh diyorum başka da bir şey demiyorum. Tam bir rezalet.

Ha bu arada Özhaseki Başkanlığında yapılan toplantı tam bir derinlik kazanıyor.

Arşivler ortaya dökülüyor.

Muhammet Cevdet Orhan’ın başkan olması için kim ne demiş, kim nasıl referans olmuş her biri ortaya çıkarılıyor.

Neden, niye, nasıl sorularına cevap aranıyor. Siber suçlar raporu santim santim değerlendiriliyor.

Toplantı bitiyor.

Sonuç?

Burada da küçük bir mola verelim.

Dünkü yazımdan sonra ne AK Parti İl Başkanı, ne bir Milletvekili, ne Büyükşehir Belediye Başkanı kimse ağzını açmadı.

Bir tek Başkan Orhan üç satırlık bir açıklama gönderdi onu da görmüşsünüzdür bazı internet siteleri üzerine atladı.

Düşünün iktidar partisinin belediye başkanı hakkında böyle bir iddiada bulundum, üzerinden 24 saat geçti kimse ama hiç kimse “gık” demedi!

Bana ders vermeye kalkan gazeteci müsveddeleri hariç ‘sen ne yapıyorsun’ diyen olmadı.

İşte bu sessizlik gerçeğin ta kendisinin sessizliğiydi!

Yukarı tükürsem bıyık, aşağı tükürsem sakal sessizliğiydi!

Gün boyu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’e ulaşmaya çalıştım. Açılıştan açılışa koşan Sekmen’e henüz ulaşamadım ama İçişleri eski Bakanı AK Parti Milletvekili Selami Altınok ile telefonla görüştüm.

“Büyükşehir Belediye Başkanımız, bu hesabı şikayet etmişti. İçişleri Bakanlığı’na konuyu bildirmiş” dedi ve ekledi. “Delikanlı olmak lazım. Böyle sahte hesapların, sahte isimlerin arkasına sığınmadan, ne söyleyeceksen mertçe söylemek, konuşmak lazım. Ben hukuk adamıyım, sonuca hep birlikte bakacağız.”

Tabi bazı sorularım cevap bulmadı ama bu bile bir şey deyip, bu kez de AK Parti İl Başkanı Mehmet Emin Öz’ü aradım.

Nereye kadar bu sessizlik dememe kalmadı ki, “Vahim bir olay ve olayın flu (netsiz) bir tarafı yok. Şu an inceleniyor. Girift bir iş. Tek tek bakılıyor. İş genişleyecek” dedi.

Ört bas edilebilir mi sorusu ise cevabını buldu.

“Ört bas olmasının imkanı yok! Göreceksiniz kimsenin yanına kalmayacak.”

Sonuç deyip bırakmıştım ya biraz daha sabredin.

Sabrederken de düşünelim.

Bunun FETÖ vari bir iş olduğu her halinden belli.

Bakın altını çizerek söylüyorum, ‘Erzurum Cumhuriyeti’ hesabı benim neredeyse tüm köşe yazılarımı retweetledi. Bir çok paylaşımını benim adresimi etiketleyerek yaptı ve her fırsatta benden övgüyle bahsetti. Klasik bir Fuat Avni taktiğiydi bu. Bilgi akışı sağlamanın en güzel yoluydu onlar için!

Benim gibi pohpohladığı isimler, DM’den istihbarat sağlayacaktı.

Ben düşmedim ama kimileri bu tuzağa düştü, ‘Erzurum Cumhuriyeti’nin ekmeğine yağ sürdü.

Kim ya da kimler bu bilgi akışını sağladı, kim ya da kimler bu kumpasın içinde bunların her biri zamanla ortaya çıkacak.

Yalnız bir durum daha var!

Kimilerine göre ‘Erzurum Cumhuriyeti’nin paylaşımları doğru. Peki, muhatapları niye suskun?

Genel Merkez bile bu noktada yumruğunu masaya vururken, ortaya atılan iddaların karşılık bulmaması ayrı bir garip değil mi?

Yukarıda da dediğim gibi henüz Başkan Sekmen ile görüşemediğim için teyit ettiremedim ama belediyeden ’bilgi akışı’ sağladıkları iddia edilen bir - iki ismin fişinin çekildiğini söyleyebilirim.

Yeterli mi?

Elbetteki değil.

Ortaya atılan iddiaların tümüyle ele alınması artık şart oğlu şart!

Tabi olur da Başkan Sekmen ile görüşebilirsem tüm bu sorulara cevap arayacağım.

Son olarak…

Bana gazetecilik dersi vermeye kalkan kimlikli, kimliksiz herkes için söylüyorum:

Benim çıkarsız yaşantım, sizin menfaat terazinizi bozar.

Zaten yarın, öbür gün yazdıklarınızdan, söylediklerinizden utanacaksınız o yüzden rahat durun, kutuyu açtırmayın!