Erzurum’da şok gelişme!
2011 Kış oyunları için yapılan atlama kulelerinde çöküş başladı. Tabaka kayması nedeniyle otel ve bazı tesisler tahliye edildi. Tahliye sonrası çöküşler başladı.(GÜNCEL ÖZEL)
Erzurum Güncel- Erzurum’da yıllardır saklanan gerçek nihayet su yüzüne çıktı. Milyarlar harcanarak yapılan atlama kulelerindeki kayma en üst seviyeye ulaşınca, kulelerin altında bulunan otel ve bazı tesisler tahliye edildi. Tahliyeden hemen sonra ise atlama rampaları, bazı tesisler ve yollarda çöküşler başladı. www.gazeteguncel.com ‘un 17 Haziran 2014 tarihinde gündeme getirdiği olayın üzerinden bir ay bile geçmeden, atlama kuleleri tehlike sinyalini verdi. Meydana gelen tabaka kayması nedeniyle atlama kulelerine ait otel ve bazı tesisler tahliye edildi. Tahliye nedeninin tabaka kayması olduğu bildirildi. Tahliye sonrası ise çöküşler başladı. YETKİLİLER ÜÇ MAYMUNU OYRADI… Atlama kulelerindeki kayma olayı yıllardır konuşulmasına rağmen ne bakanlık, ne de şehri yönetenler önlem almadı. Ya da tehlike üst makamlara bildirilmeyerek saklandı. Yapımı sırasında başlayan kaymanın gündeme getirildiği ve dönemin bakanı ile yöneticileri tarafından olayın üstünün kapatıldığı bildirildi. KESKİN BÖYLE DUYURDU… Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Selami Keskin ise sosyal medya aracılığı ile çöküşü şöyle duyurdu. Selami Keskin Atlama Kululerinde yaşanan göçme sebebi ile atlama kule rampaları hasar gördü. Çok şükür can kaybı yok. İŞTE GAZETE GÜNCEL’İN 17 HAZİRAN’DA YAPTIĞI HABER…
Atlama kuleleri yok ediliyor!
17 Haziran 2014 12:49Erzurum’un simgesi atlama kuleleri yavaş yavaş yok ediliyor. Zemindeki kayma nedeniyle her geçen gün karanlığa gömülen atlama küllerinde şimdi de çatlaklar oluşmaya başladı. üst terasta oluşan çatlaklar her geçen gün büyüyor. Yağan yağmurlar ise bu çatlaklardan binanın temeline doğru gidiyor.
Erzurum’un sembolü, 1290’larda inşa edilmiş çifte Minareli Medrese’ydi. Ama pek çokları üniversite Oyunları için yapılan atlama kulelerinin artık şehrin yeni sembolü olacağını söylüyordu. 125 metre yüksekliğinde inşa edilen atlama kuleleri hem görsellik hem de işlevsellik açısından dünyadaki benzerlerinden çok farklıydı. İki tarafı da şehir manzaralıydı. Kulelerin gövde kısmında 5 ayrı hilal vardı ve bu hilaller 5 ayrı kıtayı temsil ediyordu.
Bu mekânın adı şimdilerde Atlama Kuleleri Kule Cafe oldu. Ve bu kafeye gidenlerin internet ortamında paylaştıkları duygulardı girişteki sözler. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün deyimiyle ‘insan gerçekten hayret ediyor’. Ama iyi tarafından bakalım dünyanın en pahalı kafesi burası. Bu yönüyle övünebiliriz. Zira tam 94 milyon liraya mal oldu tesis. En azından bize aktarılan rakam bu yönde. Orada içilecek bir yudum çayın değeri bir başka olsa gerek. Bir kahvenin hatırı 40 yılı aşabilir bu mekânda. Ya da peynirli gözlemenin bu enfes manzara eşliğinde mideye indirilişinin tadı bir başka olabilir.
Erzurum’da 2011’den sonra sadece bir yarışmaya ev sahipliği yaptı bu atlama kuleleri. Kayakla Atlama Kış Kupası bu şehirde düzenlendi. Eylül 2011’de ise Dünya Kayak Federasyonu’nun Kayakla Atlama Yaz Dünya Kupası bu şehirde düzenlenecekti. Olmadı. Neden biliyor musunuz? Fareler elektrik kablolarını kemirip koparmış, dolayısıyla sporcuları atlama kulesinin tepesine taşıyan füniküler çalışamaz hâle gelmişti. Erzurum Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü yetkilileri, yeterli sayıda ülkenin müracaatta bulunmamasının da yarışların yapılamamasında etkili olduğunu iddia ediyorlar. Ama farelerin kabloları kemirmesi olayı başlı başına bir fiyaskoydu. Milyonlarca lira harcanan tesisleri koruyamamak, kullanamamak kadar üzücüydü. Bu olay Erzurum’un imajını da etkiledi. Zira şehre hatırı sayılır bir uluslararası organizasyon verilmiyor. Organizasyon almak için çabalayan da yok. Ne Kayak Federasyonu ne de Türkiye Millî Olimpiyat Komitesi bu konuda bir çalışma içinde. Spor Bakanlığı’nın da bu yönde bir uğraşı bulunmuyor.
Türkiye, 2020 Olimpiyat Oyunları’nı alamadı. Olimpiyatların alınmasında etkili olan kalemlerden biri de oyunların şehre bırakacağı miras ve tesislerin sürdürülebilir olmasıydı. Erzurum’da kış sporlarına bir ilginin olduğu gerçek, ancak tesislerin kullanımında problem olduğu da aşikâr. Sadece atlama kulelerinin kafeye dönüştürülmesi değil sorun. Palandöken ve Konaklı Kayak Merkezleri de özelleştirme kapsamına alındı. Şu an bu tesisler özelleştirme İdaresi tarafından işletiliyor. Kanun gereği 1 yıl sonra da özelleştirilecekler. Devletin parasıyla, milletin vergisiyle yapılan tesisler özelleştirilmekle kalsa iyiydi, şu an Türk sporcuların bu tesisleri kullanması da paralı hâle getirildi.
Hâl böyle olunca Kayak Federasyonu, 2014 faaliyet programında yer alan kayaklı koşu yarışlarını bu şehirde düzenlemekten vazgeçti. Sporcu, antrenör, hakemlerin tesisi kullanmalarının ücrete tabi tutulması, Kayakevi’ndeki konaklama gideri için sporcu, antrenör ve hakemlerden günlük 100 TL istenmesi büyük tepki çekti. Geçen günlerde Erzurum’da antrenör ve sporcular bir tepki yürüyüşü gerçekleştirdi. Mevcut durumu eleştiren Kayak Federasyonu Başkanı özer Ayık, “Faaliyet yaptığımızda kişi başı 35 TL ücret ödememiz gerekiyor. Burada daha önce sporcuların kullandığı Kayakevi de 100 TL karşılığında kullanılabilecek. Erzurum’da bulunan sporcular ve kulüpler, bu tesislerden faydalanamıyor. Bu ücretleri ödeyebilecek maddi güç ve kazançları yok. Federasyon olarak da biz burada yarış yapamıyoruz.” diyor. Kayak branşında bir sporcunun madalya alması için, sporcuya 15-20 yıl emek vermek gerekiyor. Ve o sporcunun her yıl en az 250 gün kayaklı çalışma yapması elzem.
Erzurum 2011 üniversiad Oyunları’na 52 ülkeden 1593 sporcu katılmıştı. Toplam 38 madalya alan Rusya birinci olmuştu. Artistik buz pateni buz dansında Alper Uçar-Alisa Agafanova çifti ise Türkiye’nin buz sporlarındaki ilk madalyasını burada elde etmişlerdi. ‘Kar yağar Türk bakar’ sözü tarih olacaktı. Olmadı. Geçen haftalarda sona eren 2014 Soçi Olimpiyatları’na sadece 6 sporcu ile katıldık. Sporcularımızın her biri birbirinden kötü derecelerle oyunları kapattı. Alp disiplininde yarışan Tuğba Kocaağa slalomda elde ettiği 41.likle ilk 30’a en çok yaklaşan sporcumuz oldu. Görünen o ki bir 20 yıl daha kış sporlarında başarı beklemek bizler için hayal olacak. Umarız zaman bizi haksız çıkartır.
Evet, kabul etmek gerekir ki son 10 yıldır ülkemizde farklı spor dallarına ait binlerce modern spor tesisi yapıldı. İzmir’de Yaz üniversite Oyunları için yapılan muhteşem tesisler, Erzurum’a üniversiad Kış Oyunları için inşa edilen eşsiz pistler, Trabzon’da Avrupa Gençlik Oyunları için inşa edilen onca tesis... Mersin’de 2013 Akdeniz Oyunları için yapılanları da ekleyelim. Milyarlarca lira harcanan bu tesisler dev inşaat yığınları olmaktan öteye gidemiyor. Hâliyle spor yazarları haklı olarak şu soruyu soruyor: Bu tesisler müteahhitleri zengin etmek için mi yapıldı?
Erzurum’un simgesi atlama kuleleri yavaş yavaş yok ediliyor. Zemindeki kayma nedeniyle her geçen gün karanlığa gömülen atlama küllerinde şimdi de çatlaklar oluşmaya başladı. üst terasta oluşan çatlaklar her geçen gün büyüyor. Yağan yağmurlar ise bu çatlaklardan binanın temeline doğru gidiyor.Acil önlem alınmadığı takdirde, küllerin ömrünün kısa olacağı belirtiliyor. Ama, şehri yönetenler ve bakanlık bu büyük olumsuzlukları her nedense görmek istemiyor.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.