Erzurum'un tarihe meydan okuyan eseri 'Bana Katedrali' ilgi bekliyor
Erzurum'a 145 kilometre uzaklıktaki Bana Katedrali (Penek Kalesi), Anadolu'da ayakta kalan nadir tarihi eserlerden biri olarak ilgi bekliyor. Tarihi katedralin bazı bölümleri define avcıları ve bakımsızlıktan yıkıldı.
Erzurum Güncel- Erzurum'un Şenkaya ilçesindeki Penek Köyü'nde bulunan Bana Katedrali, ana yol üzerindeki yüksek bir tepeden kendini gösteriyor.
Penek Kalesi olarak da adlandırılan Bana Katedrali bölgenin en önemli tarihi eserlerinden olmasına rağmen ilgisizlikten yok olmak üzere.
İki manastır olarak inşa edilen yapının ilki Penek'in 500 metre kuzeydoğusunda yer alırken diğer manastır ise 1 kilometre uzaklıktaki Hoş köyündeki bir mağara üzerine bulunuyor.
Bölge halkı göz kamaştıran tarihi Bana Katedrali'nin restorasyonun yaptırılarak turizme kazandırılmasını istiyor.
Fen Bilgisi Öğretmeni Emre Kızıltan, “Bu bölgede yürüyüşler yapan doğa severlerden birisiyim. Şu an Bana Katedrali'nde bulunuyoruz. Burası Anadolu’da ayakta kalan yapılardan bir tanesi. Erzurum’un Şenkaya ilçesinin Penek köyü sınırlarında bulunan bu yapı Penek Kalesi olarak ta bilinmekte. Burası bölgeye uzun süre hüküm sürmüş Gürcü Krallığı tarafından yapılmıştır.
Rus Savaşı nedeniyle bir dönem Osmanlıların kalesi (Penek Kalesi) olarak görev almıştır. Bu savaş ve sonraki etkileriyle büyük ölçüde yıkılmıştır. Son dönemde popülerliğini artırmış bu yapı gelen Gürcü Turistlerin dini nikah törenlerine şahitlik ediyor, restore edilerek ülke turizmine kazandırılmayı bekliyor” dedi.
Oltulu Esnaf Fırat Aydın ise “Bu bölgede yaşıyorum ama ilk defa Penek kalesine geldim. Bu güzel tarihi eseri yerinde görme imkanı buldum, çok tahrip olmuş onarım yapılarak turizme kazandırılmasını istiyoruz” dedi.
BANA KATEDRALİ
Bana Katedrali'nin Rus mimar Anatoly Kalgin tarafından yapılan varsayımsal rekonstrüksiyon çizimi, 1907 Manastırın ana kilisesi Bana Kilisesi ya da Bana Katedrali, genel kabule göre 7. yüzyılda inşa edilmiş bir yapı. 11. Yüzyıla ait bir kaynağa göre katedral 881-923 arasında Gürcü kralı IV. Adarnase tarafından, kubbeli, tetrakonkhos bir yapı olarak yeniden inşa edildi.
Bu tarihten itibaren Gürcü Bagrationi hanedanı tarafından Osmanlı dönemine kadar kraliyet katedrali olarak kullanıldı. 16. yüzyılda bölgeyi ele geçiren Osmanlılar bu eski katedrali Kırım Savaşı sırasında Osmanlı ordusu için bir kaleye dönüştürdü. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında büyük ölçüde yıkıldı. Duvar resimlerinin izlerine rastlanan katedralin bir kitabesinin olduğu, bu savaş sırasında burada karargâh kuran Rus ordusundan bir generalin bu kitabeyi götürdüğü söylenir.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.