Evde içilene oranla 27 kat fazla zararlı!
İngiliz bilim adamları arabada sigara içilmesinin yasaklanması için dün önemli bir adım attı
Erzurum Güncel -İngiliz bilim adamları arabada sigara içilmesinin yasaklanması için dün önemli bir adım attı. İngiliz Doktorlar Birliği, araç içinde sigara içilmesinin özellikle çocuklarda sağlık sorunlarına neden olabileceğini bildirerek bu uygulamanın yasaklanması gerektiği konusunda oylama yaptı. Oylama sonucunda yasak getirilmesi gerektiği konusunda karar alındı. Derneğin yıllık toplantısında doktorlar araçlarda sigara tüketimini kabul edilemez olarak tanımladı. Derneğin Kamu Sağlığı Komitesi başkanı Douglas Noble “Arabalarda sigara içmek toksik bir tehdit. Sigara tüketimi sonrasında araçlardaki partiküller evdekilere oranla 27 kat daha fazla. Sigara yasağı öncesi barlardaki hava, aracın içindekinden 20 kat daha temiz. Egzoz borusunu aracınızı içine soksanız bile daha güvenli. Hamileleri ve çocukları korumak için yasak getirilmeli. Hükümetin bu çağrımızı dikkate alacağını düşünüyorum. Ayrıca araç içinde sigara tüketiminin trafik kazalarını artırdığına dair kesinleşmiş veriler de var” dedi. Yine İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre, 8-15 yaş arası çocukların yarısı yaptıkları yolculuklarda sigara dumanına maruz kalıyor. ‘Bilimsel çalışma yapmadık’ Sağlık Bakanlığı’nın talimatıyla fruktozun pankreas kanserine neden olduğu yönündeki iddialar üzerine kurulan Bilim Kurulu “birşey olmaz” raporu hazırladı, kota yüzde 15’e çıktı. Sağlık Bakanlığı’nın Nişasta Bazlı Şeker’in (fruktoz) pankreas kanserine neden olduğu yönündeki iddialar üzerine kurduğu Bilim Kurulu çalışmalarını tamamladı ve rapor hazırladı. Bu rapor doğrultusunda da Şeker Kurulu tarafından 244 bin 400 ton olarak belirlenen Nişasta Bazlı Şeker Kotası, yüzde 50 artırıldı. Tüm dünyada yüzde 1-2 seviyelerinde olan kota, Türkiye’de yüzde 10’dan 15’e çıkarıldı. Halbuki bu kota ABD’de yüzde 2, Almanya’da binde 8.9, Fransa’da ise binde 4.9! Bisküvi, baklava, çikolata hatta gazlı içeceklerdeki kullanımına sık sık rastlanan ‘nişasta bazlı şekerlerin’ (fruktoz) kansere yol açtığı iddiaları bilim insanlarının belki de gıda terörü başlığı altında yapıkları incelemelerin en üst sırasında yer alıyor. Hazırlayın dediler Bakanlar Kurulu, 2010-2011 pazarlama yılında nişasta bazlı şekerler için Şeker Kurulu tarafından 244 bin 400 ton olarak belirlenen kotanın yüzde 50 oranında artırılmasına karar verdi ve karar dünkü resmi gazetede yayınlandı.. Sağlık Bakanlığı “Nişasta Bazlı Şeker” raporunu hazırlayan Doç. Dr. Serdar Güler raporu şöyle değerlendirdi: “Kota alçalması yükselmesi bizim işimiz değildir, bu siyasi bir karardır. Biz bilimsel olarak konuya bakarız. Nişasta bazlı şekerin diğer şekerlerden bir farkı var mı yok mudur ona bakarız. Biz de raporumuzda bunu inceledik. Deniyor ki nişasta bazlı şekerin bariz ortaya çıkmış ne faydalı ne de zararlı bir şeyi vardır. Kotayı artırmak azaltmak bu raporun işi değildir. Siyasi otorite işidir. Bize komisyon kurun dediler, komisyonu kurduk, çalışmamızı yaptık ve ortaya bu sonuç çıktı. Rapor şunu söylüyor. Çaya koyduğunuz şeker, yani sonradan eklediğiniz (meyve ile, doğal olan şekerler harici) şeker günlük olarak yüzde 10’u geçmemelidir. Biz bunu söylüyoruz. Diğer ülkelerideki kotaların düşük olması biz bilim kurulunu ilgilendirmez, onun muhatabı başkalarıdır. Günlük kalori ihtiyacının yüzde 10’unda olmalıdır. Biz yeni bir bilimsel çalışma yapmadık, yeni bir çalışma yıllarınızı alır, yayınlanmış veriler üzerinde çalıştık ve çalışmamız tabii ki yeterli oldu. Yurt dışı ve yurt içinde yayınlanan her çalışmayı değerlendirdik.” İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü Öğretim Üyesi Dr. Yavuz Dizdar ise “Artık sözün bittiği yerdeyim. Endüstri halkın sağlığını hiçe saydı ve istediğini yaptı. Kota arttırılma kararı doğru değil. Fruktozun sağlığa zararını pankreas kanserlerindeki artışta görüyoruz. 10 yıl sonrasını düşünmek bile istemiyorum” dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.