Amerikan Associated Press (AP) haber ajansında konuşan ABD Ordu Sekreteri Ryan McCarthy, 20 Ocak'taki yemin töreni için alınan tedbirleri değerlendirdi.

McCarthy, orduya bağlı tüm birliklerin düzenli olarak güvenlik taramasından geçirildiğini ancak 20 Ocak için ilave güvenlik taramaları da yaptıklarını ifade etti.

Yemin töreninin olaysız geçmesi için çalıştıklarını kaydeden McCarthy, birliklerin "içeriden saldırı" ihtimali de dahil, olası tehditlere karşı eğitim aldıklarını belirtti.

McCarthy, şu ana kadarki güvenlik taramalarında kayda değer bir sorunla karşılaşmadıklarını ve somut bir tehdit unsuru bulunmadığını da kaydetti.

ABD Ordu Sekreteri, "Durumun farkında olmalıyız ve bu operasyonda yer alan bu kişileri (orduya bağlı Ulusal Muhafızları) ciddi şekilde güvenlik taramasından geçirmek için tüm mekanizmalarımızı kullanmalıyız." değerlendirmesini yaptı.

25 BİN ASKER GÖREVLENDİRİLDİ
Aynı habere göre, söz konusu tedbirlerle ilgili açıklama yapan diğer askeri yetkililer, Ulusal Muhafızların Washington'a geldiği ilk günlerde Federal Soruşturma Bürosu (FBI) güvenlik taramasının "ilave bir tedbir" olarak başlatıldığını ve çarşamba gününe kadar törende görev alacak 25 bin kadar Ulusal Muhafızın tamamının bu taramadan geçirilmiş olacağını belirtti.

ABD Kongresinde 6 Ocak'ta yaşanan baskında 1'i polis 5 kişi hayatını kaybetmiş, onlarca kişi de yaralanmıştı. Halen süren FBI soruşturma sürecinde en az 160 kişiye karşı dava açıldığı bildirilmişti.

Demokratların "isyana teşvik" ile suçladığı ABD Başkanı Trump'a yönelik azil maddesi, Temsilciler Meclisindeki oylamada kabul edilmişti. Trump'ın Kongre olayları kapsamında suçlu olup olmadığına Senatoda yapılacak oylamada karar verilecek.

KONGRE BİNASINA SEDYE YIĞINI
Öte yandan yemin töreninden önce alınan güvenlik, nedeniyle başkente gönderilen ABD ulusal muhafızlar gelen tepkiler nedeniyle bu kez Meclis'te sedyeyle görüntülendi.

Washington DC'ye gönderilen ABD ulusal muhafızlarının Meclis'te yerlerde dinlendiği görüntülere tepki yağarken, Amerikan ordusu imaj düzeltmek için bu kez meclise sedye gönderdi. Görüntülerde, ABD askerlerinin sedye üzerinde dinlendiği görülüyor.

YERDE YATAN ASKERLERİN GÖRÜNTÜSÜ TEPKİ ÇEKMİŞTİ
ABD'nin başkenti Washington'da, Joe Biden'ın yemin töreni için güvenlik önlemleri artırılmasının ardından kongre binasını korunmakla görevli Ulusal Muhafızların koridorlarda yerlerde yattığını gösteren fotoğraflar ise tepki çekerek, gündem olmuştu.

Öte yandan, Kongre'de yaşanan tarihi şiddet olaylarıyla ilgili olarak ABD Adalet Bakanlığı 80'den fazla dava açtı.

Kongre baskını sırasında eylem alanında olan en az 21 kişinin görevi devam eden ya da eski ordu mensupları olduklarını bildirilmişti.

EMNİYET TEŞKİLATLARINDA İÇ SORUŞTURMA
Kongre baskınıyla ilgili olarak şu ana kadar en az 110 kişi tutuklandı. Bu kişiler ruhsatsız silah taşıma ve sokağa çıkma yasağını ihlal etmeden diğer çeşitli federal suçlara kadar bir dizi farklı suçla yargılanacak.

ABD Federal Soruşturma Bürosu'nun (FBI) Pazar günü yayınlanan açıklamasında, başkent Washington'da ve Amerika'nın 50 eyaletinin başkentlerinde şiddet içerikli protestoların devam edebileceği uyarısı yapıldı.

Diğer taraftan, geçen hafta Teksas'tan bir şerifin, ekibinde görevli bir emniyet yetkilisinin Kongre'deki baskına dahil olduğunu FBI'a bildirmesinin ardından New York, Los Angeles, Las Vegas, Houston ve Philadelphia gibi büyük kentlerde de emniyet yetkilileri, kendi bünyelerinde görev yapan polis memurlarının Kongre baskınına katılıp-katılmadığını araştırmaya başladıklarını açıkladı.

RUSYA VE ÇİN'İN BAĞLANTISI VAR MI?
ABD'nin ABC News kanalının haberine göre, FBI yetkilileri soruşturmanın bir parçası olarak, bir Fransız vatandaşı tarafından, baskından hemen önce radikal sağcı kilit figürlere ve gruplara yapılan 500.000 dolarlık Bitcoin ödemelerini inceliyor.

Haberde söz konusu ödemelerin, kripto para birimi transferlerini analiz eden bir şirket tarafından geçen hafta çevrimiçi olarak belgelendiği ve yayınlandığı bildirildi. Bitcoin ödemeleri, halka açık bir defterde belgelendiği için izlenebilir.

FBI yetkilisi, söz konusu para transferlerinin yapıldığı hesap sahibinin 'oldukça şüpheli' bir şekilde baskından yaklaşık 1 ay önce, 8 Aralık 2020'de hayatını kaybettiğini ve bu transferlerin başka kişi veya kişiler tarafından yapıldığını söyledi.

Chainalysis tarafından yapılan araştırmaya göre, yaklaşık 522.000 dolar (3 milyon 900 bin tl) değerinde olan 28.15 Bitcoin çoğu aşırı sağcı aktivistlere ait 22 ayrı adrese gönderildi.

İlk olarak ABD'nin 'Yahoo News' haber sitesi tarafından vurgulanan Chainalysis blog yazısı, en fazla parayı (13.5 Bitcoin) aşırı sağcı podcaster Nick Fuentes'in aldığını aktardı.

Ayrıca FBI ve Washington DC polisi tarafından yayınlanan ortak raporda, 6 Ocak'taki baskından bu yana, 'Rusya ve Çin'in bu fırsatı değerlendirdikleri ve Başkanlık devir teslimi sırasında çıkarlarını ilerletmek için kaotik ortamı değerlendirdikleri' ifade edildi.

FBI yetkilileri, Rusya, Çin ve başka ABD karşıtı güçlerin ülkedeki aşırı sağcı grupları desteklediğine dair ellerinde 'bulgular' olduğunu açıkladı.

ABD basınında çıkan haberde Rusya ve Çin ile ilgili şu noktaların altı çizilmiş:

'Rus medyası kongre baskını olayının şiddetini ve kaotik doğasını, Başkan Trump'ın görevden alınması ve sosyal medya sansürü ile ilgili temaları büyütüyor. 'En az bir örnekte, bir Rus vekili, ANTIFA üyelerinin kendilerini Başkan Trump'ın destekçileri olarak gizlediklerini ve Kongre Binası'na saldırmaktan sorumlu olduklarını iddia etti.'

Çin medyası, 'ABD'yi karalamak, aciz göstermek için çabaladı. Ayrıca Çin'in Hong Kong'daki protestoculara uyguladığı baskıyı haklı çıkarmak için hikâyeyi kongre baskını ile ilgili haberleri kullandı.'

KARŞILIKLI FAYDA
Güvenlik yetkilileri ve analistleri, iki bilim insanının JustSecurity web sitesinde şubat ayında yayınlanan bir makalesinde belirttiği gibi, 'Batılı beyaz üstünlükçüler ve Rus hükümeti arasında uzun süredir karşılıklı fayda üzerine kurulu ilişki' olduğunu söylüyorlar.

Geçen yıl Michigan ve Washington DC'deki Trump yanlısı mitinglerde konuşan Fuentes, ProPublica haber kuruluşuna 6 Ocak Çarşamba günü kongre baskınına katılmadığını, orada hiç bulunmadığını söyledi.

Yetkililer, kongre baskınının arkasında herhangi bir dış güç olup olmadığı ile ilgili olarak 'Buna, önemli bir uluslararası terörle mücadele veya karşı istihbarat operasyonu gibi bakıyoruz ve muamele ediyoruz. Her şeye bakıyoruz: Para, seyahat kayıtları, mizaç, hareket, iletişim kayıtlarına bakıyoruz.' dedi.