Gizli tanık yağmadan yargılanıyor
Erzurum'da Cihaner'i tutuklatan gizli tanık ‘silahlı yağma’dan yargılanıyor. İşte ayrıntılar...
Erzurum Güncel- Milliyet Gazetesinde yer alan habere göre, İRTİCA ile Mücadele Eylem Planı'nın uygulamaya konulduğu iddiasıyla Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal'ın başlattığı soruşturmada, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in tutuklanmasında ifadesiyle kilit rol oynayan ‘X’ kod adlı gizli tanık Erdal Zirek'in ‘silahlı yağma’ suçundan yargılanıyor. Gaziantep 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada geçen 6 lmartta ikinci kez tutuklanan Erdal Zirek, 19 Nisan'daki duruşmada tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı ve İl Jandarma Komutanlığı, 3 yıl önce aralarında Erdal Zirek ve kardeşi Serdar Zirek'in de bulunduğu 10 kişiyi, ‘suç örgütü kurmak, yönetmek, üye olmak, yağma, dolandırıcılık, uyuşturucu madde bulundurulması, tarihi eser kaçakçılığı, izinsiz hintkeneviri ekme’ suçlarından teknik takibe aldı. Bu kişilerden, Halil Şahan, Erdal Zirek, Kenan Halıcı, Atilla Karakuş ve ‘Hacı Hüso’ lakaplı kimliği öğrenilemeyen bir kişi, 25 Ocak 2007'de Erzincan'da kuyumculuk yapan Ali Yağız'la bağlantıya geçti ve iddiaya göre ona kaçak altın satmak için anlaştı. Teslimat için Gaziantep'in Nurdağı İlçesi'ne bağlı Sakçagözü Beldesi'nde biraraya gelindiği sırada şüphelilerden Halil Şahan, Ali Yağız'a bıçak çekerek, üzerindeki 5 bin dolar ve 12 bin 500 TL'sini alıp, şikayetçi olmaması için de tehdit etti. Şüpheliler daha sonra Yağız'ı olay yerinde bırakıp kaçtı. Bunun üzerine, Erzincan'a dönen Ali Yağız, İl Jandarma Komutanlığı'na başvurarak şikayetçi oldu. Şikayetin ardından harekete geçen jandarma, Halil Şahan, Erdal Zirek, Kenan Halıcı, Atilla Karakuş'u yakalayıp gözaltına aldı, şüphelilerin evlerinde yapılan aramalarda, tehdit için kullanlabileceği belirtilen kuru sıkı tabanca ele geçirildi. İDDİANAMEDE, ‘DOSYA NİYE ERZURUM'A GÖNDERİLMEMİŞ’ İMASI Soruşturmayı sürdüren Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı, şüphelilerle ilgili evrakı örgütlü suç olması nedeniyle 15 Mayıs 2007'de bölge merkezi olan Adana'ya gönderdi. Ancak Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, şüphelilere isnat edilen suçların bir kısmının CMUK 250'inci maddesi kapsamında kalmadığı, öncelikle bu maddede kalan suçların tefrik edilip kalan suçlar için dava açılması konusunda yetkili olduğu düşünülen Erzincan'ın bağlı olduğu yetkili cumhuriyet başsıvcılığı olan Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'na 24 Mayıs 2007'de gönderdi. Bunun üzerine Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı, aralarında Erdal Zirek'in de aralarında bulunduğu 4 şüpheliyi tutukladı. Ancak bu kişilerin suç işleme yerinin Nurdağı olduğu gerekçesiyle dosyaları, Gaziantep'in Nurdağı Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi. Nurdağı Cumhuriyet Başsavcılığı da 23 Ağustos 2007'de şüphelilere isnat edilen ‘yağma’ suçunun suç örgütü kapsamında olduğu gerekçesiyle 2007/763-14 sayılı fezlekeyle dosyayı Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na havale etti. Adana Cumhuriyet Savcısı Mehmet Düzgün’ün hazırladığı iddianamenin son bölümünde ise şu satırlar dikkat çekti: “Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı'nın şüphelilerin müşteki Ali Yağız’a karşı işledikleri yağma suçunu suç örgütü faaliyeti kapsamında işlediklerini belirttiği halde, suç örgütü kurmak, yönetmek ve üye olmak eylemini kendi uhdesinde bırakıp, yağma suçuyla ilgili yetkisizlik kararı verdiği, aslında yağma suçuyla örgüt kurmak, yönetmek, üye olmak eylemlerinin birlikte değerlendirilip suç yeri itibarıyla CMUK 250'nci maddesiyle yetkili Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesi gerektiği, fakat şüphelilerin uzun zamandır tutuklu oldukları, Cumhuriyet başsavcılıkları arasında da olumsuz yetki ve görev uyuşmazlığı çıkarılamasının mümkün olmadığı gözetilerek yetki ve görev hususu mahkemece takdir edilmek üzere şüpheliler hakkında iddianame tanzim edilmiştir.” GAZİANTEP'TE YARGILANDI Diğer 3 kişiyle birlikte, ‘silahla birden fazla kişiyle örgüte gelir sağlamak amacıyla yağma’ suçlamasıyla Erzincan Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 1 Nisan 2007'de tutuklanan Erdal Zirek, arkadaşlarıyla birlikte TCK’nın 149/1, 53, 54 maddelerinden cezalandırılması istemiyle Gaziantep 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde 2009/335 numaralı dosya ile yargılanmaya başlandı. Erzincan'daki Ergenekon soruşturması sırasında ‘Munzur’ kod adlı Serdar Zirek'in ağabeyi ‘X’ kod adlı gizli tanık Erdal Zirek için yeniden yakalama kararı çıktı. Gaziantep 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin bu kararıyla Erdal Zirek, 6 Mart 2010'da Erzurum’daki bir yol çevirmesi sırasında gözaltına alındı. Erzurum'da cezaevinde kalan Erdal Zirek, 29 Mart'ta Gaziantep’e götürüldü. Erdal Zirek, çıkarıldığı Gaziantep 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada suçlamaları kabul etmedi, ancak yeniden tutuklanarak cezaevine gönderildi. Erdal Zirek, ardından asıl duruşma tarihi olan 19 Nisan 1010'da tekrar Gaziantep 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkartıldı ve savcı Cenk Akın Aksakal'ın tutuklanma istemine rağmen, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Duruşmada, yine tutuksuz yargılanan diğer sanıklar Halil Şahan, Kenan Halıcı ve Atilla Karakuş da suçlamaları kabul etmedi. 4 sanığın tutuksuz yargılanmasına önümüzdeki günlerde devam edilecek. Erdal Zirek kimdir? ERZURUM Özel Yetkili 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan Erzincan'daki Ergenekon davası iddianamesinin ’12 gizli tanığı’ arasında gösterilen ‘Munzur’ kod adlı Serdar Zirek'in ağabeyi olan Erdal Zirek, 1975 Erzincan doğumlu. Hancıçiftliği köyünde oturuyor. Boşanmış, iki çocuk babası. Pazarcılık yaparak ayda 800 lira kazandığını belirtiyor. Parada sahtecilik, uyuşturucu madde kaçakçılığı, çıkar amaçlı suç örgüt üyeliğinden kovuşturmaya uğramış. Ergenekon iddianamesinde Erdal Zirek'irn ifadesi ERDAL Zirek ifadelerinin bulunduğu 7’nci klasörün 249, 250, 260’ıncı sayfalarında şöyle deniliyor: “Ben Erzincan Kapalı İnfaz Kurumu'nda sahte para suçlaması ili tutukluydum. 22.12.2009 tarihinde tahliye oldum. Tarihini tam olarak hatırlayamıyorum. Alkol almıştım. Yanımda eski model olduğunu düşündüğüm bir araç içinde 4 kişiyle durdu. Araçtan inen bir kişi, jandarma kimliğini göstererek ifademin olduğunu, jandarmaya gitmemez gerektiğini söyledi. Jandarma binasındaki odada başsavcı olduğunu söyleyen kişi yanıma geldi. Bana ‘İliç savcısını tanıyor musun’ diye sordu. Tanımadığımı söyleyince ‘Nnasıl tanımazsın, sen define işiyle uğraşmıyor musun’ dedi. Ben de kendisiyle kardeşim aracılığıyla tanıştığımı söyledim. Başsavcı bu savcının ismini Bayram savcı olduğunu söyledi. Başsavcı bana ‘Sen bize yardımcı olacaksın. Biz de elimizden geleni sana yapacağız. Bu savcı hakkında gizli tanıklık yapacaksın. Ayrıca başsavcı bana Erzurum’daki savcıyı tanıyıp tanımadığımı sordu. Ben de tanımadığımı söyledim. Başsavcı, Erzurum savcısı hakkında bize tanıklık yapacaksın, senin onun tahliye ettirdiğini söyleyeceksin. Başsavcı benim söylemediğim herşeyi sanki ben söylemişim gibi yazdırttı. Beni maaşa bağlayacaklarını söyleyince, paraya çok ihtiyacım olduğu için sesimi çıkarmadım. Bu nedenle söylemediğim herşeyi benim ifademmiş gibi kabul etmek zorunda kaldım.” Cihaner'in, Erdal Zirek'le ilgili sözleri ERZİNCAN Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, tutuklandığı 17 Şubat 2010 günü Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcı Vekili Tarık Gür, Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal tarafından yapılan sorgulamadan sonra hazırlanan tutanakta Dursun Çiçek, Erdal Zirek ve gizli tanık Munzur’un isimleri geçiyor: iddianamenin yedinci klasörünün 397’nci sayfasında İlhan Cihaner şöyle diyor: “Soruda geçen Munzur isimli tanık tarafımızca bilinmektedir. Bu konuda Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen 2010/112 nolu soruşturmada bu şahsın suçüstü yapılarak gözaltına alınması için emniyet ve jandarma tarafından benim talimatımla oluşturulan soruşturma grubunun toplatısı sırasında il emniyet müdürü tarafından bu şahsın gizli tanık olduğu belirtilmiştir. Daha sonra da Erzurum Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal’ın biz bu şahsın ağabeyi Erdal Zirek’in gözaltına alınması için Erzincan Emniyetine yazdığı yazıdan anlaşılmaktadır. Bu şahıs kriminal bir tiptir. Ayrıca Munzur’un ağabeyi Erdal Zirek’in anlattığına göre tanık Munzur ipsiz sapsız birisidir ve para için herşeyi yapacak karakterdedir. Ayrıca bu soruşturmada, yine hakkında soruşturma yaptığım Bayram Bozkurt (İliç eski C. Savcısı) ile birlikte bir yerlere silah gömerek, şahsımı ve bir takım rütbelileri zor durumda bıracak eylemler planlayan kişi olarak geçmektedir. Yukarıda belirttiğim gibi Dursun Çiçek ile hiç bir şekilde biraraya gelmedim. Kendisini tanımam.”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.