Erzurum Güncel- Siirt’te devlet koruması altında olan hamile anne beyin tümörü ve MS hastalığı nedeniyle doğum zamanına çok az süre kala fenalaştı. Hastanede tüm müdahalelere rağmen anne kurtarılamadı. Saatler süren operasyonla bir mucize gerçekleşti ve anne karnındaki bebek sağ olarak dünyaya geldi. Muhammet ismi verilen bebek, Sevgi evlerine yerleştirildi. Muhammet’in 4 kardeşine Erzurum’da bir aile koruyucu oldu. Muhammet ise 1 yaşında Erzurum’un Tortum ilçesinde yaşayan Naime-Canip  Can çiftine verildi. 4 yıldır Can ailesinin yanında yaşayan Muhammet, sıcak bir yuvada oyunlar oynayarak büyüyor.

Annesi, Muhammet'e hamile iken geçirdiği rahatsızlık nedeniyle hastaneye kaldırıldı. Doğuma çok kısa bir süre kala rahatsızlıkları artan kadın beynindeki tümör ve MS hastalığı nedeniyle hayatını kaybetti. Anne'nin karnındaki çocuğu sağ olarak almak isteyen doktorlar çok küçük ihtimallerle saatler süren ameliyat sonrası Muhammet'i sağ salim hayata getirmeyi başardı. Dünyaya gözlerini annesiz ve babasız açan Muhammet, 4 büyük kardeşi gibi devletin şefkatli yurtlarına yerleştirtildi.

4 kardeş bir aile tarafından koruyucu aile olarak alındı. Doğduğunda annesini kaybeden Muhammet 1 yaşına kadar Sevgi Evlerinde büyüdü. 1 yaşında gelen Muhammet için Naime ve Canip çifti koruyucu aile olmak istedi. Yaşları 23,26 ve 29 olan 3 çocukları olan Naime ve Canip çifti, hastanede gördükleri Muhammet'in hayat hikayesinden çok etkilendi. Yapılan incelemeler sonrası 13 aylık Muhammet, Can ailesinin yeni üyesi oldu. 3 yıldır koruyucu ailesi ile yuva sıcaklığında yaşayan Muhammet, sadece ailenin değil tüm ilçe halkının sevimli çocuğu oldu. İlçede anaokuluna giden Muhammet, okul dışında kalan zamanlarında ise yeni anne ve babasıyla oyunlar oynayarak geçiriyor.

"EVİMİZE NEŞE GELDİ"

59 yaşındaki Naime Can, yaşadıklarını şöyle anlattı; "Koruyucu aile sisteminden haberimiz vardı. Ama hiç kendimizin böyle bir şey yapacağımızı düşünmemiştik. Muhammet dünyaya gelirken annesini kaybetti. Mucize eseri hayata tutunmuş. İlk öğrendiğimde çok üzülmüştüm. Sonra 4 kardeşinin bir koruyucu ailede olduğunu ama Muhammet'in yurtta olduğunu öğrendim. İlk başta nasıl olur diye düşündük. Sonra karar verdik. Muhammet'i aldık eve getirdik. Bana o zaman bu işin sorumluluğunu sürekli hatırlatan akrabalarım vardı. Şimdi onlar bizden daha çok düşkünler Muhammet'e. O bize evlat oldu. Allah'ın bir armağanı oldu, evimize neşe oldu. Onunla güzel zamanlar geçiriyoruz. Sadece ailemiz değil tüm ilçe Muhammet'i çok seviyor. Hepimizin çocuğu oldu. Allah gençliğini de görmeyi nasip etsin" dedi.

"DÜNYA BİR YANA MUHAMMET BİR YANA"

55 yaşındaki Canip Can, ilk zamanlar Muhammet'i alma konusunda kafasında soru işaretlerinin olduğunu söyleyerek zaman içinde Muhammet'le kurduğu bağı anlattı. Can; "Bu yaştan sonra çocuk mu bakacağım düşüncesi ile gittim. Önce çok sıcak bakmamıştım ama hanım beni ikna etti. Şimdi de dünyaları verseler Muhammet'i değişmem. O benim her şeyim oldu. Emekli oldum. 3 tane çocuk yetiştirdim. 3'ünü de okuttum. Hepsi işinde gücünde. Allah'a şükürler olsun hiç biri başımızı öne eğdirmedi. Şimdi bir evladımız daha oldu. Hayatımıza yeniden enerji geldi. Elimden tutuyor, gidiyoruz ilçede dolaşıyoruz. Muhammet'i sevmelerinden eve gelemiyoruz. Devletimiz Muhammet'in bakımı konusunda da sürekli bizimle irtibat halinde. Zaman zaman geliyorlar, durumları inceliyorlar. Kanuni olarak biz onun koruyucu ailesiyiz. Kanunların işleyişinde ne kadar süre Muhammet'in yanında durabilirsek o kadar duracağız. Herkese tavsiye ediyorum. Bu çocukların ailelere ihtiyacı var. Her şeyi devletten beklememek lazım. Bu çocuklar ülkemizin geleceği. Onları en iyi şekilde büyütebilmek için hepimizin elini taşın altına koyması gerekir" dedi.

BALIK İÇİN SU NEYSE ÇOCUK İÇİN AİLE ODUR

Konuya ilişkin SABAH'a değerlendirmelerde bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Cemil İlbaş; "Koruyucu aile sistemi birçok çocuğumuza yuva ortamında yaşamalarına olanak sağlayan bir sistem. Maalesef hayat herkese aynı şartları sunmuyor. Devlet olarak bizlere düşen görev her çocuğa imkanlar dahilinde aynı şartları sağlayabilmek için mücadele etmektir. Koruyucu aileler bu bağlamda çok önemli. Bir balık için su neyse bir çocuk içinde aile odur. Aile insanı geliştirir, büyütür. Çocuklarımız için aile ortamlarında yaşamaları en büyük arzumuzdur. Devlet olarak koruyucu ailelerde olan evlatlarımızın maddi manevi her türlü yanlarında oluyoruz. Çok güzel ilişkiler kuruluyor. Temennimiz bu sistemin daha da artırılarak devam etmesi" diye konuştu

Haber: Furkan NEHRİ/ Sabah