1. HABERLER

  2. EGE

  3. Hikaye Kötü Bitti!
Hikaye Kötü Bitti!

Hikaye Kötü Bitti!

12 Eylül’ün simgelerinden Dev-Yol ana davası, Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından zamanaşımından düşürüldü. 14 Dev-Yolcu hapisten kurtuldu ancak karar duruşmasına çocuklarıyla gelen ve ‘beraat’ bekleyen kimi sanıklar gözyaşlarını tutamad

A+A-

Erzurum Güncel - Yargıtay 12 Eylül döneminde açılan Dev-Yol davasının zamanaşımından düşmesine karar verdi.Yargıtay’a dava açıldıktan sonra doğan çocuklarıyla gelen sanıklar zaman aşımı değil beraat istediklerini söyledi. Kararla 14 Dev-Yolcu yıllar sonra tekrar hapise girmekten kurtuldu. Yargıtay, 12 Eylül döneminin simge davalarından Devrimci Yol ana davasında zaman aşımından düşme kararı verdi. Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin direnme kararının ardından Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nde yeniden görülmeye başlanan 12 Eylül darbesinin simgelerinden Devrimci Yol davasında, dün karar duruşması yapıldı. Duruşmaya sanıklar, yakınları ve avukatlar katıldı. Yargıtay 9. Ceza Dairesi Başkanı Ekrem Ertuğrul, dairenin oybirliğiyle aldığı kararı okudu. Ertuğrul, davada zaman aşımı süresini eylem tarihinden itibaren ele aldıklarını belirtti. Ertuğrul, davanın tüm sanıklar yönünden zaman aşımından düşürülmesine oybirliğiyle karar verildiğini açıkladı. Böylelikle, 18 sanık hakkında 30 yıldır devam eden dava, zaman aşımı nedeniyle düşürüldü. Sanıklar Yusuf Yıldırım ve Atalay Dede hakkında ise Yargıtay Ceza Genel Kurulu daha önce zaman aşımından davanın düşürülmesine karar vermişti. Tek sanık kaldı Daire, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’∑nca hakkındaki hüküm bozulan sanık Yaşar Kanbur hakkında da karar vermedi. Kanbur hakkındaki davanın zaman aşımından düşürülüp düşürülmeyeceğine yerel mahkeme karar verecek. Karar zamanaşımından önce kesinleşseydi, en son 1989 yılında tahliye olmuş olan ve yaş ortalamaları 55’i bulan 21 sanıktan 14’ü 3 aydan 3 yıla kadar değişik sürelerde cezaevinde yatacaktı. Dev-Yol davasının başladığı yıllarda evli bile olmayan Dev-Yol’cular, 32 yıl sonra davanın karar duruşmasına çocuklarıyla geldi. Cahit Akçam’ın annesi Perihan Akçam, “Ben 50 yaşındayken bu dava açılmıştı. Şimdi 81 yaşındayım. Dava böyle bitmemeliydi. Bizim çocuklarımız beraat etmeliydi. Çünkü o ifadeler işkenceyle alındı. O iddianame işkencelerle hazırlandı. Biz yaşadık kimse yaşamasın. 32 yıldır aynı durumdayız. Her gün ölüp ölüp diriliyorduk” dedi. Bazı sanık yakınlarının kararın açıklanmasının ardından ağladıkları görüldü. Duruşmadan sonra sanıklar ve yakınları duygularını şöyle anlattı: Cahit Akçam’ın oğlu Caner Devrim Akçam: Babam anılarını çok anlatır. Sonuçta 8 senesini içeride geçirdi. Benim de hafızamda hatırı sayılır bir yer edindi bunlar. Ne zaman dava olursa olsun babamın yanında olmaya özen gösterdim. Cahit Akçam: Dava oğlumdan 14 yaş büyüktü. Oğlum doğduktan iki sene sonra Yargıtay 11. Dairesi benim idam cezasına çarptırılmamı istedi. Oğlum dava süreciyle büyüdü. Atalay Dede: Hazal benim kızım. Yargılanmaya başladığımda 19 yaşlarındaydım. O zaman Hazal yoktu. 1981 Şubat ayından 2012 Şubat ayı. Şimdi kızım 18 yaşında. Kızım bile yargılanma yaşına geldi ama biz hala yargılanıyoruz. İşin ilginç yanı bizi yargılayanlar şimdi aynı maddeden yargılanıyor. Hazal Dede: Ben küçüktüm. Babam savunmasını yazarken yanına giderdim, ne yazdığını sorardım. Bana ‘hikaye yazıyorum, kitabım çıkacak kızım’ derdi. O zamanlar anlamıyorsunuz tabii. Çok sonra neler olduğunu anlıyorsunuz. Hepimiz beraat olsun istedik ama zaman aşımı oldu. Erdoğan Genç: Dava her ne kadar olumlu sonuçlarla sonlandırımış olsa da, bizim açımızdan bitmedi. Bu davada 12 Eylül’ün kurduğu mahkemelerde, askeri hakimlerce beraat etmişken, şimdi dava idam cezalı bir şekilde zaman aşımıyla sonlandırılıyor. Bunu kabul edemeyiz. Avukat Şenal Sarıhan: “Geç yerine gelen adaletin adil olması mümkün değil. Ama yine de bu sonuçtan sevinçli olduğumuzu söylemem gerekir. Esas olarak bu dönemi tarih yazacaktır. Tarih sadece burada yargılanmakta olan arkadaşlar yönünden değil, 12 Martların, 12 Eylüllerin bütün sanıkları bütün, mağdurları yönünden bir gün adaletin sağlanması umarı gerçekleşecektir. Bu tecrübelerden adil bir demokrasi yaratmak gerekiyor. En eski davalardan biri - Tutuklamalar hemen 12 Eylül ertesinde başladı. Dev-Yol ana davası ise 1982’de Ankara 1 No’lu Sıkıyönetim Mahkemesinde başladı. Sanık sayısı zamanla 723’e çıktı. Mahkeme, 1989’da 7 kişi hakkında idam, 39 kişi hakkında ömür boyu, 346 kişi hakkında 2 ila 20 yıl arasında ağır hapis cezaları verdi. Kararın bozulmasının ardından Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi idam cezası istemiyle yargılanan 22 sanıktan 2’si idam, 20’si müebbet hapis cezasına mahkum etti. - Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 2004’te müebbet hapis cezasına çarptırılan 20 sanık hakkında verilen kararı bozdu. - Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi, 2006’da 20 sanığı müebbet, 2 sanığı ise 16 yıl 8’er ay hapis cezasına çarptırdı. - Müebbet hapis cezasına çarptırılan sanıklardan Osman Nuri Ramazanoğlu vefat ederken, Yargıtay 11. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını bu kez, “sanıkların savunma haklarının kısıtlandığı” gerekçesiyle oy birliğiyle bozdu. - Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi 2006’da kararında direnerek, 19 sanığı müebbet hapis cezasına çarptırdı. - Yargıtay Ceza Genel Kurulu, yerel mahkemenin “eylemli uyma” kararı vermesi nedeniyle bu konuda gerekli incelemenin Yargıtay 11. Ceza Dairesi tarafından yapılmasına karar verdi. Ancak dosya, Yargıtayda daireler arasındaki yeni görev dağılımı nedeniyle 9. Ceza Dairesine gönderildi.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.