IKBY Generali Şirvan Barzani: Erdoğan ile görüşmeyi denedik!
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nden (IKBY) General Şirvan Barzani, “Hiçbir komşumuzun ya da Irak ordusunun Kuzey Irak'a saldırı gerçekleştireceğini sanmıyoruz.
Erzurum Güncel- Kendimizi savunmaya hazırız fakat bu duruma gelmeye gerek yok” dedi. Şirvan Barzani açıklamasının devamında, “IKBY ve Türkiye arasında iyi ilişkiler olduğu için 2 ay boyunca Erdoğan ile görüşmeyi denedik ama sürekli yoğun olduğu söylendi. Eğer görüşme yapılsaydı burada neler olduğunu anlatacaktık" ifadesini kullandı.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nden (IKBY) General Şirvan Barzani, karargahta İHA’ya özel açıklamalarda bulundu. Barzani, Bağdat yönetiminin aldığı kararlara ilişkin “Bir referandum yüzünden 6 milyon insana ceza vermek haksızlık. Irak hükümetinin bu kararının geçici olacağını düşünüyorum. Uluslararası camianın da buna karşı çıkacağını düşünüyorum. Bağdat iyi bir karar almadı. Peşmergeler veya Türkmenler hastalanıp Türkiye’ye veya başka ülkelere gitmek zorunda kalsa ne olacak. Pasaportsuz,kimlik kartsız ne yapacaklar. Özelikle çocuklar ve yaşlılar hastalanırsa ne olacak. Bu hiç adil değil. Bütün bunların geçici olacağını umuyorum. Bu durum Bağdat’taki insanların gerçekçiliğini ve mantalitesini gösteriyor” ifadelerini kullandı. Bağdat’ın ve diğer ülkelerin referanduma karşı tavrına değinen Barzani, “Hiçbir komşumuzun ya da Irak ordusunun saldırı gerçekleştireceğini sanmıyoruz. Kendimizi savunmaya hazırız fakat bu duruma gelmeye gerek yok. Bağdat ile görüşmelere başlayacağız” dedi.
"TÜRKİYE İLE KOMŞUYUZ VE DEVAM ETMEYİ DÜŞÜNÜYORUZ"
Referandum sonrası gelişmelerin ticari ilişkileri etkileyip etkilemeyeceğine yönelik soruya cevap veren Şirvan Barzani, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Eğer, Türkiye yaptırımlar uygularsa bizi etkiler. Fakat komşularımız ve Bağdat’ı da etkiler. IKBY ekonomisini etkiler ama biz bunun için hazırız. Yüzyıldır yaptırım, savaş, baskı ve saldırı altındayız. Bu şekilde devam edemeyiz. Bu da karşımızdaki insanların mantalitesini gösteriyor. Bölgedeki projelerin yüzde 70’ini Türk firmaları yapıyor. Çünkü firmalar iyi ve biz Türkiye ile komşuyuz. Bu şekilde devam etmeyi düşünüyoruz"
Türkiye’de 2013 yılında başlayan barış projesine değinen Barzani, “Barış projesi, Barzani ve Erdoğan’ın çabaları ile başladı. HDP de parlamentoya girdi. HDP büyük hatalar yaptı. HDP’nin ve PKK’nın bu hataları yüzünden bir çok kasaba ve köy zarar gördü. Referandumdan sonra kaldığımız yerden barış sürecine devam edebileceğimizi umuyorum. Barış sürecini bozdular ama süreci yeniden başlatıp devam edebileceğimizi umuyorum. AK Parti ve liderimiz tekrar görüşüp yeniden başlatabilirler. Devamlı savaşta kalacağız diye bir durum yok” dedi.
"IRAK ORDUSUNA YARDIM ETTİK VE ŞİMDİ BİZ KÖTÜYÜZ"
Bulundukları bölgede 25 yıldır hiçbir kötü ilişkileri olmadığını kaydeden Barzani, “Komşularımızla hep iyi ilişkiler içinde olduk. Ekonomik açıdan da bu böyle. Iraklı milisler Esad’a yardım ediyor. Hiçbir şekilde bunu anlamıyorum, anlamıyoruz. Esad, 15 bin radikali insanları öldürmesi için Bağdat’a yolladı. Bağdat’taki intihar eylemlerinin çoğu Bağdat’taki Şiilerin yaşadığı bölgelerde gerçekleşti. Şimdi Esad iyi biri diyerek ona yardım ediyorlar. Biz 1 milyon 800 bin mülteciyi kabul ettik, DEAŞ’ı ortadan kaldırdık, Musul için Irak ordusuna yardım ettik ve şimdi biz kötüyüz. Esad iyi adam diye, ona yardım için milisler yolluyorlar. Bunu hiç anlamıyorum. Ülkenin adından dolayı mı? Ülkenin adı Kürt ülkesi değil, sadece Kürtler için değil, herkesin yaşadığı Kürdistan” ifadelerini kullandı.
"DEAŞ'I IKBY'YE TERCİH EDİYORLAR"
Irak yasalarına göre silahların yüzde 25’inin peşmergeye verilmesi gerektiğini kaydeden Barzani, “Bağdat’tan 11 yıldır sıfır mali yardım geliyor. Askeri eğitim konusunda hiç yardım almıyoruz. Son 10 yıldır Irak ve ABD, Irak ordusu için 61 milyar dolar harcadılar. Peşmergeye hiçbir şey yok. Hatta şu an, DEAŞ’la 3 yıl süren savaştan sonra biliyorsunuz ki biz 12 bin civarında kişi kaybetmemize rağmen hala yaptırım altındayız. Haklarımızı geri vermiyorlar. Irak hükümeti silah almak istediğiniz zaman buna izin vermiyor. Bu haksızlık ve bu şekilde devam edemeyiz. Biz İbadi’nin köleleri değiliz. Fazladan hiç bir şey istemiyoruz. Hiçbir komşumuzun 1 metrekare toprağında bile gözümüz yok. Sadece toprağımızı kendimiz ve herkes için güvenli bir hale getirmek istiyoruz. Ama İbadi bize daha fazla yaptırım uygulamaya kalkıyor. Irak ordusu göçmenler ve Musul’dan kaçmak zorunda kalmış insanları Erbil’deki hastanelere gönderdiler. Onlara fazladan ilaç vermediler. Bu insanlar Irak’a ait. Hiçbir şey yapmadılar ve 1.5 yıl boyunca DEAŞ’a ödeme yaptılar. Hem de resmi bir şekilde ödeme yaptılar. DEAŞ’ı IKBY’ye tercih ediyorlar. Artık yeter. Bu ülkede barış ve demokrasi içinde yaşamak için 200 bin kişiyi kaybettik’’ dedi.
"ERDOĞAN İLE GÖRÜŞMEYİ DENEDİK"
Barzani, Türkiye’nin referanduma tepkisine değinen “IKBY ve Türkiye arasında iyi ilişkiler olduğu için 2 ay boyunca Erdoğan ile görüşmeyi denedik ama sürekli yoğun olduğu söylendi. Eğer görüşme yapılsaydı burada neler olduğunu anlatacaktık. Belki çok şey değişecekti, bizi dinleyip belki bu konudaki fikirlerini belirteceklerdi. iki ay boyunca bizi reddettiler. Şu an Türk medyasından duyduğumuz kadarıyla Erdoğan referandumdan pek memnun değil" dedi.
Kerkük’ün IKBY dahil olup olmadığı konusuna yanıt veren Barzani, “Kerkük Kürdistan’dır. Saddam zamanında Arap toprağıydı. Türkmen, Kürtler, Araplar, Süryaniler ve Hristiyanlar Kerkük’te güzel bir mozaik halinde yaşıyor. Birçok gazeteci eğer referandum olursa Kerkük, Şengal, Süleymaniye, Erbil, Duhok referandum olursa ne olacağını soruyorlar. Bu sadece bir referandum, peşmergeyi oralara yollayıp toprakları işgal edecek değiliz. İnsanlar oylama yapacaklar. Belki Erbil, Süleymaniye veya Duhok 'evet' demeyecek. Kerkük’te referanduma katılan insanlar Halepçe’de katılanlardan daha fazla. Eğer insanlar oy veriyorsa neden Irak veya komşu devletler kabul etmeyecekler ki? İnsanların güven içinde yaşamaya ihtiyacı var. DEAŞ bölgeden temizlenip peşmerge bölgedeki güvenliği sağlamadan önce, Kerkük’te her gün bombalar patlıyordu ve insanlar ölüyordu. Kerkük’ü yüzde yüz koruyamayız. Çünkü orası dağlık arazi, göçmenler ve Suriye’den gelenlerle iki milyona yakın insana bakıyoruz. Bin 100 kilometreden fazla bir cephede bölgeyi teröristlerden koruyoruz. Kerkük’ü 3 yıldır koruyoruz ve 3 yılda sadece iki kere bomba patladı. Eğer Irak ordusunun ülkede kontrol ettiği bölgelerle kıyaslama yaparsanız şu an durum daha iyi. Şimdi insanlar güvende. Bölgede yaşayan farklı kökenli insanlar arasında hiçbir farklılık ve aralarında sorun yok. Çok mutlular. İnsanlar peşmergenin kontrolü altında güven içinde olmak için oylama yapıyorsa neden kabul edilmiyor. Irak’ın bir çok bölgesi hala DEAŞ kontrolü altında. Iraklılar bu bölgeyi kontrol edemezler" diye konuştu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.