Erzurum Güncel- Öneç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kronik böbrek hastalarının  içinden geçilen salgın döneminde ve ramazan ayında sağlıklarını dikkat etmesi  gereken hassas gruplar içinde yer aldığını belirtti.

Böbrek hastalığının tek bir hasta grubundan oluşmadığını, bunların bir  kısmının diyalize giren hastalar bir kısmının da diyaliz olmadan hayatlarını  idame ettiren hastalardan oluştuğunu vurgulayarak, "Diyalize giren hastalar en  büyük risk gruplarımızdır. Böbrek hastalarının beslenmeleri, diyetleri,  kullandıkları ilaçların düzenli alınması bu hastaların hayatlarını idame  ettirmeleri için son derece önemlidir." dedi.

Evre-1 denilen erken dönem böbrek hastalarının az ilaç kullandıkları  için ramazan ayını mutlaka hekime danışarak geçirmesi gerektiğini ifade eden  Öneç, şöyle konuştu:

"Bu hastaların oruç tutup tutmayacağına hekimlerin hasta ile birebir  değerlendirerek karar verilmesi gerekiyor ama Evre-2 dediğimiz orta dönem ve  Evre-3 dediğimiz ileri dönem hastalarının ramazan ayı boyunca oruç tutmalarını  önermiyoruz çünkü sıvı alımlarının uzun süre kesilmesi bu hastalarda böbrek  yetmezliğinin maalesef ilerlemesine sebep oluyor. Bu evredeki hastalarımız çoklu  ilaç kullanıyorlar. İlaçlarının gün içerisinde düzenli alınması da son derece  önemli oluyor. Oruç tuttukları zaman ilaç saatleri çok değiştiği için  hastalarımız ortalama 7-10 gün sonra bir takım problemler yaşamaya başlıyorlar. O  yüzden orta ve ileri evre böbrek yetmezliği olan hastalara oruç tutmayı  önermiyoruz."

"İzolasyon şartlarına uymalarını ve evden çıkmamalarını istiyoruz"

Böbrek hastalarının vücut bağışıklık sistemlerinin çok düşük olması  nedeniyle koronavirüs salgınında risk grubu içerisinde yer aldığını anımsatan  Öneç, bu hastaların  mutlaka izolasyon şartlarına uymalarını ve evden  çıkmamalarını istediklerini bildirdi.

Bu süreçte diyaliz öncesi hastalar ve diyaliz hastalarında hareket  kısıtlılığından kilo alma riskiyle karşı karşıya kalındığına dikkati çeken Öneç,  şunları söyledi:

"Bu nedenle hastalarımızda diyetlerine uyum daha fazla olmalı. Evde  oturduklarında daha fazla bir şey tüketmek isteyebiliyorlar. Diyetlerinin dışına  çıkmamaları noktasında sıklıkla uyarıyoruz.  Özellikle tuz konusuna dikkat  etmeliler. Evde otururken can sıkıntısından kuruyemiş gibi atıştırmalardan  kesinlikle uzak durmalılar. Bizim için en büyük risklerden biri hastaların  diyetini bozması."