1. HABERLER

  2. GENEL

  3. İstanbul'da yargılanacaklar!...
İstanbul'da yargılanacaklar!...

İstanbul'da yargılanacaklar!...

İrticayla Mücadele Eylem Planı belgesini hazırladığı iddia edilen Albay Dursun Çiçek ile bu belgeyi Erzincan’da uygulamaya geçirdiği öne sürülen Başsavcı İlhan Cihaner’in davaları birleştirildi

A+A-

İrtica ile Mücadele Eylem Planı’nı Erzincan’da uygulamaya koydukları iddiasıyla haklarında “Ergenekon üyesi olmak”tan dava açılan ve aralarında 3. Ordu Komutanı Org. Saldıray Berk ile Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner’in de bulunduğu davada dün önemli bir karar alındı. Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Taner Aksakal’ın, dava dosyasının İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve Kurmay Albay Dursun Çiçek’in de yargılandığı, “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” davası ile birleştirilmesine ilişkin talebi, Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. ‘Birleştirme’ye itiraz edecekler Mahkeme, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davayla Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğunu gerekçe göstererek söz konusu davaların birleştirilmesine oy çokluğuyla karar verdi. Mahkeme heyeti sanık ve sanık vekillerinin taleplerinin de İstanbul’daki 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi yönünde karar verdi. Bu arada tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Cihaner’in avukatlarından Asım Kılıç, birleştirme kararına ilişkin gerekli itirazlarda bulunacaklarını, gerekirse AİHM’e gideceklerini belirtti. Albay Tapan’dan fotoğraflı savunma Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya Berk katılmazken, Mahkeme Başkanı Mustafa Karatay, sanıklara söz hakkı verdi. Erzincan İl Jandarma Alay Komutanı Albay Ali Tapan, Çatalarmut barajında bulunan mühimmatın üzerinde Emniyet Genel Müdürlüğü’ne ait olduğunu gösterir yazının fotoğraflarını mahkemeye sundu. Sanıklar duruşmada özetle şunları söyledi: Cihaner: Erzurum’dan dosya kaçırma bölüm 2 İlhan Cihaner: İddia makamının dava dosyasıyla ilgili talebini doğru bulmuyorum. Saraydan kız kaçırma kaç bölüm bilmiyorum ama ’Erzurum’dan dosya kaçırma bölüm 2’ ile karşı karşıyayız. Bu dava dosyasının Çiçek’in yargılandığı davayla hiçbir bağı bulunmamaktadır. Çiçek’in, iddianamede belirtildiği gibi Erzincan’a gelmediği anlaşılmıştır. Sözün bittiği yerdeyiz. Bu soruşturmayı yapan gizli tanıklardır. Savcılığın hiçbir katkısı yoktur. Bu soruşturmanın hedefi benim. Sistem benimle yüzleşsin. Sistem sizin arkanızda. Deliller arasında gösterilen üç CD’ye bir türlü ulaşamadık. (Gizli tanıkların) zaten şaibeli geçmişleri var. Davada yargılananların buluştuğu tek nokta, ya İsmailağa cemaatiyle ya da Fethullah Gülen’le ilgili ya soruşturma yapmış ya da takibe katılmışlar. Hukuk ve ahlaki sınır tanınmadı Ali Tapan: Bu soruşturmada hukuk ve ahlaki sınır tanınmadı. Barajda bulunan mühimmatı, Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şube Müdürlüğü kullanır. Emniyet ve savcılık, cemaate yakın basın organlarına gizli tanık ifadelerini sızdırdı. Ama mahkemeye sunduğum fotoğrafları sızdırmadılar. Biz de gizlilik kararı nedeniyle yasalara bağlı kalarak bugüne kadar basına vermedik. MİT Müdürü: Beni çöpe attılar MİT Erzincan Şube Müdürü Şinasi Demir: Ben görevimi yaptım. Bununla ilgili gerekli belgeleri mahkemeye heyetine sundum. En bahtsız sanıklardan biriyim. Erzincan’a atamam olmasaydı şu an davayı televizyon karşısında izliyor olacaktım. Üç ay önce gazetede okuduğum bir belgenin tarafı oluyorum. Erzincan’da 45 günde nasıl örgüte üye olabilirim? Biz gizli görev yapan insanlarız ama tüm görüntülerimiz basında çıkıyor. Mesleğimin en güzel çağında beni çöpe attılar. Ömür boyu Allah’a şükrettim ama MİT Müdürü olarak terfi edip Erzincan’a tayinim çıktığı için lanet ediyorum.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.