Teşekkürler Sayın Akdağ, Sayın Özak, Sayın Koçak, Sayın Yücelik! 2011 Dünya Üniversitelerarası Kış Oyunlarına şunun şurasında üç ay bir zaman kaldı. Hükümet, oyunlar için Palandöken’de, Konaklıda, şehrin muhtelif noktalarında pek çok spor tesisi ve çevre düzenlemesi yaptı. Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri de imkânları ölçüsünde oyunlar öncesi Erzurum’u daha iyi bir üstyapıya ve görüntüye kavuşturmak için çabalıyorlar. Gelip gitme sıklıklarına bakıp insan şöyle düşünüyor: Her halde Başbakan Erdoğan, Sağlık Bakanımız Prof. Dr. Recep Akdağ ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak’a özel talimat vermiş; “Elemanlarınız değil, bizzat sizler sıkça Erzurum’a gidip 2011 tesislerini ve şehirdeki yatırımları takip edecek ve zamanında tamamlanmasını sağlayacaksınız.” Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, acaba bu iş için Erzurum’a kaç kez geldi? On, yirmi, otuz!.. Genel Müdürlerini, daha başka ilgililerini gönderebilirdi Erzurum’a. Hayır! O, nerdeyse on günde bir Erzurum’da. Özak, özellikle Atlama Kulelerine hayran bir Bakan. Basına genellikle bu kulelerin önünde poz veriyor. Medyada yer alan fotoğraflarına bakıyorum; sırtını tesislere dönmüş, bakışlarını ovaya dikmiş. Sanırım dev kuleleri arkasına alıp o tepeden Erzurum’a, Atatürk Üniversitesi Yerleşkesine ve şirin Erzurum Ovasına bakmak bir başka güzel. Çünkü bir sevgiliye bakar gibi bakıyor, Özak. Mutlu ve hayran. Bir mimarlık başarısı olan Atlama Kulelerinin Erzurum şehrine çok özel bir anlam kattığını düşünüyor olmalı. Nitekim duygularını ifade etmekten çekinmemiş. Atlama Kulelerine övgüler yağdırmış ve “Ülkemizin yüz akı olacaklar,” demiş. Ülkemizin yüz akı bu tesisler Erzurum’un malıdır! Teşekkür ederiz Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, teşekkür ederiz Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, teşekkür ederiz emeği geçen herkese. Üç beş yılda Erzurum’un çehresi tamamen değişmiştir, bu ve diğer yatırımlar sayesinde. Erzurum’daki bu gelişmeyi planlayan ve gerçekleştiren herkese minnettarız. Kuşkusuz en büyük alkışlardan ve teşekkürlerden birini de Erzurum’un vefalı ve akıllı evladı Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ hak ediyor. Özak, Atlama Kuleleri için, “Ülkemizin yüz akı olacaklar” diyor. Kanaatimce Akdağ, Bakanlıktaki icraatı ve dönüştürüp bir model haline getirdiği Yeni Türk Sağlık Sistemi’ni bu ülkeye ve taliplisi başka ülkelere armağan ettiği için asıl o ülkemizin yüz akı bir bakanıdır. Sağlıkta artık taklit etmiyor, taklit ediliyoruz. Mehmet Şener’de ifade etmişti yazılarında Sağlık Bakanı Akdağ’ın başarılarını. Onları tekrar burada saymak istemiyorum. Fakat Erzurum’daki atalet hükümetin tahsis ettiği imkânlar, onun uzak görüşlülüğü ve enerjisiyle imkâna dönüşmüş ve şehri de dönüştürmeye başlamıştır. Bir başka başarıyı da Atatürk Üniversitesi sağladı. Hollanda´nın Leiden Üniversitesi’nin bu yıl üçüncüsünü yayınladığı dünyadaki üniversitelerin yayın ve atıflara dayalı üretkenliklerinin tespit edildiği raporunda ülkemizden Atatürk Üniversitesiyle birlikte dokuz üniversite de yer aldı. Dünyada binlerce üniversite var, sadece ABD’den 5 bin 300 civarında üniversite olduğu düşünülürse bu önemli bir başarıdır. Bu şehirde akademik eğitimin kökleştiğinin ve kurumsallaştığının açık bir kanıtıdır elde edilen başarı. Bunu sağlayan Atatürk Üniversitesi camiasını Rektör Prof. Dr. Hikmet Koçak nezdinde tebrik ediyor, başarıların sürmesini diliyoruz. Bir başa teşekkür Aşkale Çimento’yu önce Holding yapan sonra da hızla büyüten ETSO’nun başkanlığını da yürüten Lütfü Yücelik’e ve arkadaşlarına. Yücelik, başarılarından dolayı TBMM tarafından “Üstün Hizmet Ödülü” ne layık görüldü. Aşkale Çimento Anadolu’daki 500 büyük firma arasında 78. Sırada yer aldı. Yücelik, elde edilen başarıyı iki kelimeyle ifade ediyor: “Paylaşma ve birliktelik.” Paylaşalım ve birlikte olalım; bu Allah’ın emri, aklın da kanunu. Erzurum’un da selamete tam çıkış anahtarı. Erzurum’daki sivil toplum kuruluşları bir grup oluşturup Başbakanı ve söz konusu ettiğimiz bakanları Ankara’da ziyaret edip teşekkür etmeleri gerekir. Bu şahısları bir fırsat oluşturup Erzurum’da da ağırlamalılar ve şükranlarını ifade eden şehir plaketini kendilerine takdim etmeliler. Bir kahvenin kırk yıl hatırı varsa, hatır bilir Erzurum ahalisi için de bu şehre yapılan hizmetlerden dolayı ilgililerine bir şükran borcu elbette vardır. Onu göstermenin tam da zamanıdır. 2010-10-05 15:36:55