Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensupları, örgütün özellikle adli soruşturmaların başladığı dönemden itibaren ''renklendirme'' diye tabir edilen yöntemle farklı kurum, kuruluş, STK veya siyasi partilere nasıl sızdığına ilişkin dikkati çekici itiraflarda bulundu.

Kurulduğu günden bu yana kendisinden olmayana yaşam hakkı tanımayan FETÖ'nün karanlık yüzünü, uzun yıllar örgütün kritik birimlerde görev almış itirafçılar anlattı.

Darbe girişiminden, devletin kritik birimlerine sızma stratejisine kadar örgüte dair bilinmeyenleri deşifre eden itirafçılar terör örgütünün çözülmesine önemli katkı sunuyor.

FETÖ soruşturmaları kapsamında gözaltına alınan örgüt mensuplarının kendilerini farklı ideolojiler, vakıf ve siyasi parti isimleri vererek kamufle ettikleri tespit edildi. Bir itirafçının beyanı, "renklendirme" denilen bu yöntemle örgüt mensuplarının farklı yapılara nasıl sızdığını ortaya koydu.

İtirafçı eski vergi müfettişi FETÖ sanığı Z.K. ifadesinde, örgüte nasıl katıldığını ve kimlerle irtibat kurduğunu tek tek anlattı.

"Yusuf" kod adlı kişinin 2013 yılında kendisini Ankara'ya çağırdığını ve bu ilde örgüt evinde kalmaya başladığını ifade eden Z.K., bu evde kendisiyle kalan arkadaşlarına telefon verildiğini ve kendi cep telefonlarını kesinlikle kullanmadıklarını söyledi.

Evde, terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in kitaplarını okuduklarını ve videolarını seyrettiklerini anlatan Z.K., şunları kaydetti:

"Bu evde yaklaşık 4-5 ay kaldık. Televizyon ve radyo olmadığı için sadece verilen telefondan Samanyolu radyoyu dinleyebiliyorduk. 17-25 Aralık 2013 sürecini de böyle öğrenmiştik. O dönem başımızda bulunan abiler, bize yapılan operasyonun 'yolsuzluk operasyonu' olduğunu, kendilerinin bir alakasının olmadığını, bu operasyonu yapan savcıların Ergenekon ve Balyoz gibi soruşturmaları yürüten savcılar olduğunu ve ilkesel olarak desteklediklerini söylediler.''

"ONLARDANMIŞ GİBİ GÖRÜNÜN YETER"
Örgütün talimatı sonrasında Balgat'ta bir eve geçtiğini, burada U.D. ve A.N.K. ile kaldığını dile getiren Z.K., evde bulunan "Levent" kod adlı şahsın kendisine örgütte nerede kaldığı, ne gibi görevler üstlendiği gibi sorular sorduğunu aktardı.

Z.K. bu evde, ayrıca "Tahsin" kod adlı bir kişinin gelip kendileriyle ilgilendiğini ifade ederek, örgütün talimatı sonrasında evde kalanların Saadet Partisi'ne nasıl sızdığına ilişkin bilgiler verdi.

İtirafçı Z.K., kaldıkları eve bir gün "Tahsin" ve "Levent" kod isimli kişilerin gelerek kendilerine "Artık kendi telefonlarınızı kullanabilirsiniz, KPSS'yi kazanmanız ihtimaline karşı kendinize Saadet Partisi'ne giderek herhangi birilerinden referans bulun." dediğini aktardı.

Sınava girene kadar bir referans bulmadığını anlatan Z.K., şunları aktardı:

"Evde kalan A.N.K. ise Saadet Partisi Gençlik Kolları'ndan biriyle tanışmış. 2014 yılında KPSS'ye girdim, kazandım. Sınav sonuçlarının ardından evde kaldığım A.N.K. ve U.D., beni Ankara'da kaldığım eve çağırdı. Eve geldiğimde 'Tahsin' kod isimli kişi, 'Sınavı kazandınız, şimdi kurumun kendi yapacağı sınava çalışın.' dedi. Bunun üzerine A.N.K. Saadet Partisi'nin çalışma evlerine gitti. Hatta gitmesinden dolayı da çok memnun oldu. U.D. de Saadet Partisi'nin Gençlik Kolları'ndan ismini bilmediğim şahısla tanışmış. Tanıştığı bu şahıs da U.D.'ye, Saadet Partisi'ne yeni gelenlere Milli Görüş felsefesini anlatmak için kamplara götürdüklerini söylemiş. U.D.'nin teklifi üzerine birlikte Samsun'daki kampa gittik. Bu kampta 'adil ekonomik düzen', 'siyonizm nedir' gibi konularla Milli Görüş ideolojisi anlattılar.''

EVDEKİ 3 KİŞİNİN HARİCİNDE 3 ŞAHIS DAHA SIZMIŞ
İtirafçı Z.K., kamp dönüşünde "Tahsin" kod isimli şahısla görüştüklerini belirterek, "Tahsin bana, A.N.K ve U.D.'ye 'Saadet Partisi'nde çok üst düzeylere gelmeyin, içlerinde bulunun, onlardanmış gibi görünün yeter.' şeklinde talimat verdi." dedi.

Talimata uygun hareket ettiklerini belirten Z.K., şöyle devam etti:

"O dönem Saadet Partisi Gençlik Kolları Başkanı E.A., U.D.'ye partinin gençlik kollarında görev almasını teklif etti. U.D. de bu teklifi kabul etti. Tahsin kod adlı şahıs U.D.'nin görev almasından dolayı memnuniyetini belirterek, gençlik kolları ile fazla ilgilenmemesini söyledi. Daha sonra aynı şahıs (E.A.) bana da teklif etti. Ben de Tahsin kod adlı şahsın onay vermesi üzerine Saadet Partisi İl Gençlik Kollarında Ekonomik İşler Başkanlığı görevini yaptım. Ben gençlik kollarında görev aldığım sırada, Levent kod adlı şahısla görüşmeye gitmiştim. Benim gibi görüşmeye gelen Y.Ö., M.Ş., ve S.Ç. isimli şahısların da partinin gençlik kollarında görev aldıklarını gördüm."