Erzurum Güncel- İşte zevkle okuyacağınız o söyleşi... İLÇELERİMİZ VE YÖNETENLER PALANDÖKEN Güncel Times Dergisi olarak istedik ki, her sayımızda, bir ilçeyi yönetenleriyle birlikte okuyucularımıza tanıtalım. İlk konuklarımız ise Palandöken Kaymakamı Şenol Esmer ve Belediye Başkanı Orhan Bulutlar oldu. Kapılarını çaldık, sohbet havasında Palandöken’in sorunlarını, farklılıklarını, geleceğini konuştuk. KAFASINA KOYDUĞUNU YAPAN BÜROKRAT Palandöken Kaymakamı Şenal Esmer, Erzurum’da çalışmalarıyla ön plana çıkan isimlerden biri. Erzurum merkez Palandöken İlçe Kaymakamlığına ilk atandığında adını çok duyduk. Hakkında çok şikâyetler aldık. Oysa zaman içerisinde şunu gördük, Kaymakam Esmer gittiği yerin kurallarına uymuyor. Gittiği her yere kendi kurallarını götürüyor. Kaymakam Esmer’in, farklı bir kişiliği var. Kendisinin ve kendisine bağlı kurumların hepsinin kapısı açık. İnsanlarla çabuk diyalog kuruyor. Olup biteni uzaktan seyretmiyor, yeri geldiğinde kendisini çok kolay orta yere koyabiliyor. Yani risk almayı seviyor. Onu her yerde görmekte mümkün. İyi bir ekip başı. “Ben yaptım” diyenlerden değil. “Ekibimle yaptım” diyen bir isim. Tabi, çalıştığı valilerden aldığı desteği de, anlatmadan geçemiyor. Palandöken Kaymakamı Şenol Esmer ile bu söyleşiyi yaparken saatler nasıl geçti bilemedim. “Bir saat konuşurum, yarım saatte fotoğraf falan çekerim” diyerek gittiğim Palandöken Kaymakamlığı’ndan, yaklaşık 4 saatte ancak çıkabildim. Aslında ne zamanım vardı ne de dergi sayfalarımızda fazla yer. Zamanım ve yerimiz olabilseydi, daha çok soracağım şeyler vardı. Şimdilik bu kadarını ancak bu sayfaya sığdırabildim. İşte sizinde zevkle okuyacağınız o söyleşi… Kaymakam Şenol Esmer, Trabzon Tonya doğumlu. Türkiye’nin bir çok ilinde yaşamış. Ama Trabzon lehçesini hiç kaybetmemiş. Esmer’in, hayalinde İnşaat Mühendisi veya mimar olmak varmış. Kaymakam olmasına Tonya Kaymakamı İsmail Kaya vesile olmuş. “Üniversite için tercih yapıyorum. İlçemizin kaymakamı İsmail Kaya Beni sesledi. Bende gittim. Bana dedi ki, ‘Ankara siyasal Bilgiler Fakültesi, Kamu Yönetimi Bölümünü tercih et”. Ben Kaymakamımızın bu isteği doğrultusunda, ilk tercih olarak Ankara SBF’ni tercih ettim ve orası geldi. Başarılı bir öğrenciydim. SBF’sini iyi dereceyle bitirdim. İk Bayan Kaymakamların atandığı dönemde ÖSYM sınavıyla kaymakam olanlardanım. 20 Kasım 1992 yılında Samsun’da kaymakam adayı olarak göreve başladım. Sonra 6 ay Bafra Kaymakam vekilliği yaptım. Peşine, Hakkâri’de teftiş stajı görevimde bulundum. Sonra 8 ay İngiltere’de kaldım. Dönüşte, Tekkeköy kaymakam vekilliği görevinde bulundum. İlk asil kaymakam olarak Giresun’un Çanakçı ilçesine atandım. Burada devreye giriyor ve kendisine yaşadığı ve unutamadığı bir anısını soruyorum. Kaymakam Esmer, “o kadar çok anım var ki. Hangi birini anlatayım” diye rek geçiştirmeye çalışıyor. Ancak ısrarım üzerine, ilk görev yeri olan Çanakçı’da yaşadığı bir anısını anlatmaya başlıyor: YOL İSTEYİP YOLA KARŞI ÇIKAN ADAM “Kaymakam olarak köy gezilerine gidiyorum. Doğu Karadeniz’in dağlık bölgesinde olan bir köye gittim. Arabayı park ettik, yol yok iz yok. Dereleri geçtik köye ulaştık. Köyden ayrılacağım sırada, köylüye sordum. ‘Bir isteğiniz var mı?’ Biri cevap verdi, ‘Var’ dedi. ‘Nedir isteğin’ diye sorduğumda, yol istedi. Ben de, yaparız diyince bıyık altından gülmeye başladı. Bu benim dikkatimi çekti. ‘Sordum, isteğini söyledin ama bıyık altından da gülüyorsun.’ diye yanıtlayınca, ‘Kaymakam bey, her kez yaparız dedi, ama bugüne kadar, yapan çıkmadı…’ Bu söz beni çok etkiledi. Gelir gelmez etüt çalışması yaptırdım. Durumu vilayete bildirdim. O zaman dozer bulmak kolay değil. Bir dozer ayarladım. Köye gönderdim. Birde duydum ki, o yol isteyen köylü dozerin çalışmasına müsaade etmiyormuş. Dozerciye dedim ki, isterse dozeri yaksınlar gelmeyeceksin. Orada çalışacaksın. Köye gittim, köylüyle konuştum. İşte köyde ki, inatlaşmalar. Şu ve bu nedenlerle karşı çıkanlar. Bende inat ettim, gerekirse kamulaştırıp, bu yolu yapacağım. Sonuçta yaptım. Bu yola en çok sevinen kadınlar oldu. Bana teşekküre geldiler. Bu evlerin, kiremitini, taşını biz sırtımızla taşıyorduk. Artık, yolumuz var. Sonrasında ise Muş Bulanıkta yaptığı kaymakamlığı anlattı. O terörün yoğun olduğu yıllarda 51 köye su götürdüğünü, 36 köyün kapalı olan ilköğretim okullarını yeniden açtığını ifade ediyordu. BENİ GÖRDÜKLERİNDE KAÇIYORLARDI Palandöken Kaymakamı Şenol Esmer, bu anısını ve yaptıklarını anlatırken adeta o köye yeniden gider gibiydi. O anki mutluluğunu tekrar yaşıyordu. Birden bana döndü, “Zamanın var değil mi. Gel seni Maksut Efendiye götüreyim” dedi. Çoğumuz, Maksut Efendiyi bilmeyiz. Biz orayı genelde ‘Süt Evleri’ diye adlandırırız. Hani var ya, şu Erzurum çıkışında gecekondular dan oluşan, yıllarca dışlanmış, hiçbir hizmet alamamış semt. İşte oranın yolunu tuttuk. Makam aracında Maksut Efendiye doğru yol alırken, Kaymakam Esmer, başladı anlatmaya: “İlk Erzurum’a geldiğimde bu mahalleye geldim. İnsanlar, resmi arabayı gördüklerinde kaçıyorlardı. Kadınlar yüzlerini çeviriyordu. İlk istekleri benden lise oldu. Tespit yaptırdım. Yaklaşık 70 lise öğrencisi var. Buraya yapılsa yapılsa, ancak düz lise yapılırdı. Bu da lise öğrenimlerini sürdürecek olan öğrenciler için hiçte iyi bir tercih değildi. Bu öğrencileri, Şehir merkezinde bulunan liselere taşıma fikri oluştu. Bu fikri ortaya attım. Kabul gördü. Servisler tuttum, öğrencileri başladık kayıt yaptırdıkları okullara taşımaya. Yani evlerinden aldık, okullarına bıraktık. Okullarından aldık evlerine bıraktık. Masraflarını ise kaymakamlık olarak biz üstlendik. Birde karınlarını doyursunlar diye küçük harçlık verdik. Aynı şeyi üç köyümüz var. Onlarda da uyguladım. Bu öğrencilerin büyük çoğunluğunu kızlar oluşturuyor.” Kaymakam Esmer, sözlerini tamamladığında, bizde Maksut Efendiye gelmiştik. Bir binanın önünde durduk. Kaymakam Esmer, “Burası eski bir okul. Atıl durumdaydı. Halıcılık okuluna çevirdik. Şimdi buranın kızları burada ilmik ilmik halı dokuyor, harçlıklarını çıkarıyor. Binanın bir kısmını ise anaokuluna çevirdik… İşte işte ilk gün beni görüp kaçanlar, bugün benimle hatıra fotoğrafı çektirmek için yarış ediyor. GİTMEDİĞİN YER SENİN DEĞİLDİR Maksut Efendi semtinde yaşananlar ve gelişmeler bize, “Gitmediğin yer senin değildir” sözünü hatırlatıyor. Artık devlet tüm imkanlarıyla Maksut Efendiye gitmiş, belediyede. Şehre dönüyoruz. Kaymakam Esmer, aldığı mektuplardan bahsediyor. Sağlık Meslek Lisesinde okuyan bir kız öğrencinin yazdığı mektuptan etkilenmiş. “Kaymakam bey, ben eğer bugün bu okulda okuyorsam, senin sayendedir” bu sözleri söylerken duygusallaşıyor. Palandöken Hükümet konağına giriyoruz. Bana değişik birimleri gezdiriyor. Kurdukları otomasyon sistemlerini gösteriyor. Bina içinde yaptığı giydirmeleri gösterirken, yaşadıklarını anlatıyor… “Bu giydirmeleri yaptığımda, çok tepki gösteren oldu. Ama 2011 Kış oyunları sırasında şehir giydirilince, alıştılar”. Makama geçiyoruz. Zaman su gibi geçiyor. Randevularım var. Onlara yetişmek için acele ediyorum ama nafile. Beni ziyarete gelecek olan şehrimizin yöneticilerinden birinin özel kalemini aramak zorunda kalıp, özür diliyorum. Siz gelmeyin, ben geleyim diyip, randevu saatini değiştiriyorum. Söyleşimiz devam ediyor. Kaçak hayvan sevkıyatlarını nasıl öncelediklerini anlatıyor. Gıda, berber ve sigara denetimlerini anlatıyor. Kuralları nasıl yıktığını. Ne zorluklar yaşadığını. Sıraladıkça sıralıyor. Yani Palandöken Kaymakamlığını kurmak ve kurumsallaştırmak hiçte kolay olmamış. HAYALİ YILDIZKENT’E HÜKÜMET KONAĞI YAPTIRMAK Sorum ‘Erzurum’a nasıl atandın ve nelerle karşılaştın?’ oluyor. Kaymakam bey için Erzurum’a atanmak sürpriz olmuş. Beklenmedik bir anda, dönem arkadaşlarından bir adım öne geçiyor. 40- 50 bin nüfuslu ilçelerden sonra 160 bin nüfuslu bir merkez ilçeye atanıyor. Aksaray, Ortaköy ilçe kaymakamıyken Erzurum Palandöken ilçe kaymakamlığına atandığını tesadüfen öğreniyor. İlişkisini kesip, eşini ve çocuklarını alıp otomobiliyle Erzurum’un yolunu tutuyor. Erzurum’a geldiğinde, ne yeri, ne de yurdu olduğunu görüyor. Vilayet bünyesinde kullanılmayan bir oda tahsis ediliyor. İlk iş olarak Yazı İşleri Müdürü atatıyor. Sonra ise Mal Müdürü... İşte bu şekilde Palandöken Kaymakamlığının temelleri de atılmış oluyor. Şimdi ise 50 yıllık bir kaymakamlık sistemi kurmuş. Üç köyünden ikisine parke taş döşetmiş. Üç köyde çocuk parkları kurmuş. Eğitimi belli bir seviyeye çekmiş. Kaymakam Esmer’in aslında görev süresi dolmuş, ama o iki yıl daha burada görev yapacak. En büyük isteği ise Yıldızkent’te tahsis edilen 30 dönüm araziye Palandöken Hükümet konağını kurmak. Tüm birimleri bir çatı altında toplamak. Başta belirttiğim gibi, sayfalarımız sınırlı. Onun için Sayın Kaymakam beyden yaptığım söyleşiyi özetlediğim için özür diliyorum. Gerçekten o kadar çok yazılacak şey vardı ki. Umarım Kaymakamımız Şenol Esmer Bey, beni hoş karşılar. Ne de olmasa iki yıl daha burada. Gerisini de bir dahaki söyleşimizde dile getiririm. Bana zaman ayırdığı için kendisine teşekkür ediyorum. ŞENOL ESMER KİMDİR? 1967 yılında Trabzon’un Tonya İlçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Tonya’da tamamladı. 1986 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünü kazandı. 1990 yılında mezun oldu. AKÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Yönetimi Anabilim Dalında “Yerel Yönetim Birlikleri” teziyle Yüksek Lisansını tamamladı. 20 Kasım 1992’de Samsun Kaymakamı adayı olarak göreve başladı. Altı aylık il stajından sonra Bafra Kaymakam refikliği, akabinde Hakkari’de teftiş stajı görevinde bulundu. Bakanlık merkezinde dört aylık İngilizce kursundan sonra İngilizce öğrenmek, bilgi edinmek ve uygulamaları yerinde görmek amacıyla sekiz aylık süreyle İngiltere’ye (Hastings) gönderildi. Yarın: Palandöken Belediye Başkanı Orhan Bulutlar 2012-02-21 14:08:07