1. HABERLER

  2. GENEL

  3. Kayıtlara toplu imha!
Kayıtlara toplu imha!

Kayıtlara toplu imha!

Ramazan Akyürek'in görevden alınmadan 6 gün önce 'kanıt temizliği' yaptırdığı Emniyet İstihbarat Dairesi'nde bir 'delete' (silme) skandalı daha! Usûlsüz dinlemeler için onay mercii durumundaki kurumda Mayıs 2013'te yapıldığı ortaya çıkan 'toplu dijital im

A+A-

Erzurum Güncel- Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi eski Başkanı Ramazan Akyürek'in 2009 yılında, görevden ayrılmadan 6 gün önce kurumun bilişim sistemi üzerindeki tüm log kayıtlarını imha ettirdiğinin ortaya çıkması gözleri İstihbarat Dairesi'ne çevirdi. İstihbaratın zirvesindeki skandallar zinciri ise Akyürek ile sınırlı değil. 17 Aralık darbe girişiminden 7 ay önce de 'pasif' durumdaki tüm teknik takip bilgileri ile log kayıtlarının imha edildiği ortaya çıktı. Tüm teknik takip bilgilerinin yer aldığı Emniyet İstihbarat Dairesi Karar Takip Sistemi (KTS) isimli program, 20.05.2013 günü yeni versiyona geçti. Bu işlem sonrasında eski KTS üzerindeki 'pasif' teknik takip verileri ile log kayıtları yeni sisteme aktarılmadı ve imha edildi. Üstelik imha işlemi yapılmadan önce hiçbir haberalma şubesinden görüş sorulmadı ve konuya ilişkin birim şefleriyle toplantı düzenlenmeye bile gerek duyulmadı. 2013 ÖNCESİ TARİH OLDU Sistem tek bir sunucu üzerinden faaliyet yürütüyordu ve ayrı bir veri depolama alanına sahip değildi. Verilerin sistem üzerinden imha edilmesiyle 2013'den önceki tüm bilgiler log kayıtlarıyla birlikte 'buhar' oldu. Bu durum Emniyet içindeki telekulak çetesini araştıran müfettişlerin işine de zora soktu. Tespit ettikleri usûlsüz dinlemelerde İstihbarat Dairesi'nden ön onay alınıp alınmadığının peşine düşen müfettişler, durumu bir yazıyla Emniyet'e sordu. Emniyet'ten müfettişlere giden cevabi yazıda, 'Telekomünikasyon yoluyla iletişimin takibine yönelik hakim kararı almak isteyen birimlerin, takibini yapmak istedikleri iletişim araçlarını merkezi denetim ve kontrol sistemine (Karar Takip Sistemi'ne) işleyip Teknik Takip Operasyon Şubesi ve ilgili haberalma şubesinin uygun görüşü aldıktan sonra hakim kararı alması gerektiği, uygun görüş alınmadan dinlemeler için hakim kararının da kesinlikle alınamayacağı' ifade edildi. BİLGİLER DETAYLI İŞLENMELİ İstihbarat Dairesi Başkan Yardımcısı Kadir Gökçe imzalı yazıda, onay işlemlerine ilişkin bütün işlemlerin KTS üzerinden yürütüldüğü, KTS'de talep edilen iletişim aracına ait bütün bilgilerin dijital olarak sisteme girilmesi gerektiği belirtildi. Yazıda sisteme girilen bilgiler şu şekilde sıralandı: 'İletişim No, İletişim Tipi, Birim, Örgüt, Kullanıcı TC Kimlik No, Kullanan Ad-Soyad ve gerekçe başlıkları.' İMHADAN ÖNCESİ YOK! Yazıda, KTS programının 25.03.2013 tarihinde güncellenerek yeni versiyona geçilmesi esnasında eski projenin veritabanında bulunan bütün log verilerinin silindiği belirtilirken, 'Bu tarihten önceki döneme ait uygun görüş kayıtlarına ilişkin bilgilere ulaşılmamakta olup, kayıtların silinmesiyle ilgili İçişleri Bakanlığı Müfettişlerince ayrıca bir soruşturma yürütülmektedir' denildi. 5 polise ihraç istemi Kayıtların silinmesi, kanunsuz dinlemelerde parmağı bulunan İstihbarat Dairesi yetkililerinden hesap sorulmasını zorlaştırıyor. Çok sayıda hukuksuz dinlemeye daireden kimin onay verdiği şu aşamada 'muamma' olarak kaldı. Ancak İçişleri Bakanlığı'nın soruşturmasıyla birlikte adli soruşturma için de harekete geçildi. Konuyla ilgili eski İstihbarat Dairesi Başkan Yardımcısı Gürsel Aktepe, eski Teknik Operasyon Şube Müdürü Mehmet Fecri Yıldız, eski İdari Büro Amiri Salih Keskinkılıç, eski İnternet Büro Amiri Uçar Deveci ve Yasal İşlemler Büro Amiri Hakan Karalı hakkında soruşturma izni istendi. Skandalın ortaya çıkması üzerine İçişleri Bakanlığı da disiplin soruşturması başlattı. Soruşturma sonrasında hazırlanan raporda KTS kayıtlarının imhasında sorumluluğu bulunan 5 emniyet mensubunun 'meskekten çıkarma' ile cezalandırılması gerektiği ifade edildi. Silinen kayıtların başka bir merkeze taşınıp taşınmadığı ise bilinmiyor. Dinlemelerin hedefi devlet Türkiye tarihinin en kapsamlı telekulak operasyonunun fitilini ateşleyen mülkiye müfettişleri, savcılığa gönderdiği raporda telekulak mağdurlarının neden dinlenildiklerini tek tek açıkladı. Rapora göre, dinleme mağduru şahıslar, gerek devlet bürokrasisi gerek ticari hayat gerekse de sosyal ve kültürel yaşamda önemli görevlere sahip. Paralel örgütün hedefindeki isimlerin kamuoyunca tanındığına dikkat çeken rapor, 'mahkemelere sunulan karar talep yazılarında bahse konu şahısların açık kimlikleri ile yaptığı mesleklerin yazılmamasının', onlara isnat edilen suçları işlemediklerini ortaya koyduğunu belirtiyor. Raporda usûlsüz dinlemelerin 'Türkiye'nin bütün temel organlarında, yani yasama, yürütme, yargı organlarında yeralan kişiler, 'demokratik devlet'in işleyişi için vazgeçilmez unsurlar olan siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve basın yayın kuruluşlarının mensuplarına ve ekonomik, sosyal ve kültürel yaşamın aktörlerine yönelik yapıldığı kaydedilirken, paralel yapının bu dinlemeleri 'belirli bir amacı gerçekleştirmek için' yaptığı ifade edildi. Yenişafak

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.