Kırca'dan İlginç Açıklamalar
'Eskiden sıkıyönetim var. Kitaplar yasaklanıyor derdik. Şimdi sıkıyönetim yok ama enteresan bir şey var. Taslaklar bile yasaklanıyor.''
Erzurum Güncel - Türkiye'nin tiyatroda sayılı sanatçıları arasında yer alan Levent Kırca Azınlık oyununun sahnelenmesi öncesi Habertürk'te Bedia Ceylan Güzelce'nin Skala programında sorularını yanıtladı. Levent Kırca sanata ilginin çok azalmasından sanat üzerindeki siyasi baskılara ve yeni oyununa kadar birçok konuda adeta içini döktü. SANATÇILAR PLATFORMU OLUŞTURDUK Aydınların tutuklu olması. Sanatın yasaklarla karşı karşıya gelmesi. Atatürk'e yönetik birtakım hareketlerin olması. Onun için biz sanatçılar dedik ki biz burdayız. Bazı haksızlıklara da karşıyız dedik. En son sanatçılar girişimi bir araya geldi. Bir platform oluşturuldu. Bir basın açıklaması yapıldı. Siz de oradaydınız. Sanatçılar girişiminin isteklerini dile getirelim buradan dedik. Ben bu girişimi planlayan grubun içindeyim. Bu girişimin amacı bugün ülkemizde çok da demokratik olarak görmediğimiz birtakım hakların gasp edilişi üzerine. Özgürlüklerin önüne set çekilmesi, aydınların tutuklanması, sanatın yasaklarla karşı karşıya gelmesi, bir heykelin yıkılması gibi bir çok sorunla karşılaştık. Yeni bir şey icat etmiyorum. Var olanı söylüyorum. Atatürk'e yönelik birtakım hareketlerin olması. Onun için de biz burdayız. Bazı haksızlıklara karşıyız dedik. 100 kadar arkadaşım var. Sanatçıların nasıl sıkıntısı var mesela? Örnek vereyim. Eskiden sıkıyönetim var, kitaplar yasaklanıyor derdik. Şimdi sıkıyönetim yok ama enteresan bir şey var. Taslaklar yasaklanıyor. Taslak tasarlamış evinde, taslak yasaklanıyor. Ben şimdi 61 yaşımdayım. Bir yaşıma daha giriyorum. Türkiye artık böyle bir ülke oldu. Sonuç itibarıyla dünya çapında bir heykeltıraşın heykeli yıkılıyor. Hadi bir yaşıma daha giriyoruz. Bu kadar yaşlanılmaz ki. Hadi bir şey de kendimden söyleyeyim. Benim programım da yayından kaldırıldı. Olacak o kadar programı. 21 yıl devam eden programdı. 21 yılda Başbakan Tansu Çiller, Süleyman Demirel, Cevat Kurtuluş, Turgut Özallar bunların hepsini oynadık. Hatta çok enterasandır. Ben etkinleştirdiğim insanların mizahını yaptığım zaman sabah telefon açardı o kişi. Ya Leventçiğim ne kadar güzel yapmışsın, hatta kendimden ders çıkardım derdi. Turgut Bey, Süleyman Bey mesela. Hatta bir keresinde Hakkı Karadayı Genelkurmay Başkanıydı, Çevik Bir'de yardımcısıydı. Ben onları oynadım. Kanal da çok endişe etti. Dediler ki ya askerleri oynuyorsun. Darbeleri marbeleri oynuyorsun ya... Ben dedim izin aldım, Hakkı Paşa'dan dedim. Ondan sonra oynadım. Ertesi gün telefon açtım Genelkurmay Başkanı'na. Bütün bunları o zaman yapabiliryorduk. Ama şimde ufak bir şeyden pat program sizlere ömür oldu. Bugün resimler yasaklanıyor. Heykeller yıkılıyor. Karikatürcülere dava açılıyor. Bunlar tasvip etmiyoruz. Çünkü sanat özgürlük ister. Olacak o kadar programı zarar vermez. Eleştiri insanları ve toplumlar geliştirir. Başbakan'ın yerinde olsam bana bir telefon açtırırım. Gel kardeşim bunu TRT'de yap. Halk da vay der ki Başbakan'a bak. Olacak o kadar programını TRT'de yaptırıyor, ne Başbakan ya. Birdenbire hafiflerim. Biraz demokrat olmak lazım. Adam seni çizmiş. çiz kardeşim. Süleyman Demirel'i oynardım. Oyna kardeşim derdi. Oyna ya. Hatta bir keresinde çadırım yıkılmıştı. Ankara'ya gittim. O zamanlar kredileri sokakta vermezlerdi. Al kardeşim, ben vereyim bu parayı dedi. Ama ben bu parayı almadım. Adama bak. Bana sen benim sevdiğim bir sanatçısın dedi. Krediyi vermek istedi. Ben sana oy vermedim, mulalifim dedim. Olsun dedi. Almadım parayı. Ama adamın sanata bakışına bak....
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.