Korkunun Ecele faydası yok...

Avukatım Onur Demirceylan'a sordum,

"Hakkımda kaç deva açıldı, kaç ifadeye çağrıldım"

Verdiği rakam ürkütücü.

Yüzün üzerinde ifadeye çağrılmışım.

Hakkımda elliye yakın da dava açılmış.

Rekor Büyükkşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen'de.

İkinci sırayı eski ETÜ Rektörü Muammer hoca alıyor.

Peşine eski Borsa başkanı Hakkı Hınıslıoğlu geliyor.

Şimdiye kadar iki davadan ceza almışım.

Birincisini FETÖ'den tutuklanan eski Aziziye Belediye Başkanı Fatih Cengiz verdirmiş.

FETÖ'den ihraç edilen savcı ve hakime.

İkincisi Mahkeme kararıyla yayın yasağı getirilen, sadece spotu yayınlanan, yani isim bile zikir edilmeyen bir haberden dolayı.

Bazı davalardan para cezası almışım.

Haberi yazanlara değil, para cezaları bana kesilmiş.

Birçok dava berattan sonuçlanmış.

Devam edenler var tabi.

Devam edenlerden en ilginci ise devletin malını satarken suç üstü yakalanlar değil, yakalatanlar ve haberi yayınlayanlar yargılanıyor.

Tabi bu haberin bir ilginç yanı daha var, 20'nin üzerinde gazete ve internet sitesinde yayınlanan bir haber.

Tabi sadece yargılanan haberi yapan ve ben kaynak göstererek yayınlayan.

Evet, açılan davalar,

Mahkemelere gel gitler,

Beni çok yordu.

Haber yapamaz, yazı yazamaz hale geldim.

Dün sevgili arkadaşım Orhan Bozkurt, www.erzurumpost.com 'da çok güzel bir haber paylaşımında bulunmuştu.

Güldür Güldür Show’daki ‘Yandaş Basın’ izlenme rekoru kırıyor

Türkiye’nin en çok izlenen programlarından biri olan ve Ali Sunal’ın yönettiği Güldür Güldür Show’da yandaş medyadaki haber yapış biçimleri bakın nasıl eleştirildi?

(Erzurum Post'un paylaşımını bu linkten izliyebilirsiniz http://www.erzurumpost.com/guldur-guldur-show-daki-yandas-basin-izlenme-rekoru-kiriyor_1763.html)

Show Tv’de yayınlanan programda yandaş yayın yönetmeninin patronuna ‘Hay hay efendim hay hay’ dediği telefon görüşmesiyle başlayan günlük yazı işleri toplantısında haberlerin nasıl çarpıtıldığı anlatılıyor.

Bu görüntüleri izleyince çok düşündüm.

Bizim yandaş medyadan ne farkımız kalmış.

Herkesin askeri olmuşuz.

Emir ve talimatlarla haber yazan hale gelmişiz.

Peki nereye kadar bu böyle devam edecek.

Sustukça, yazmadıkça,

Korkunun ecele faydası olacak mı?