Erzurum Güncel-  Son teknoloji ile donatılmış hastanenin kalitesini Başhekim Özgür Çelebi; “Londra’da ne varsa Erzurum’da aynısı var” diyerek özetledi. Hastanede kovidin tam ortasında görev yapan hemşireler, tedbirlere uyuldukça vakalardaki azalışları, servislerdeki yoğunlukla gözlemlediklerini anlattı.

Türkiye'nin ilk Şehir Hastanesi olarak temelleri atılan ancak çıkan bazı aksaklıklar nedeniyle 2020 yılının mart ayında hizmete girebilen Erzurum Şehir Hastanesi, hastalara şifa dağıtmak için kapılarını açtığı günden beri korona salgını ile mücadele ediyor. Bölgenin sağlık üssü haline gelen Hastane, daha resmi açılışı yapılmadan pandemi hastanesine dönüştürüldü. Türkiye'de ilk vakanın tespit edilmesi ile birlikte iki gecede pandemi hastanesi haline çevrilen 419 bin metrekarelik devasa hastane geçen 10 aydır, canla başla korona ile mücadele ediyor.

LONDRA'DA NE VARSA ERZURUM'DA DA O VAR

Hastane Başhekimi Özgür Çelebi, pandemi sürecinde yaşananları SABAH'a anlatırken, insanların tedbirlere uydukları dönemde azalışların sahada görüldüğünü ifade etti. Çelebi, Şehir Hastanesinde uygulanan tedavinin kalitesini ise 'Londra'da Amsterdam'da ne tedavi uygulanıyorsa, Erzurum'da da aynı tedavi uygulanıyor' cümlesiyle özetledi. Başhekim Çelebi; "Pandemi ile iki türde mücadele veriliyor. Korunma ve tedavi aşaması. Tedavi aşamasında Erzurum, bölgenin son durağı. Sağlık Bakanlığımız bazı illeri sağlık üs merkezi olarak belirledi. Bunlardan biri de Erzurum. Bu noktada Bayburt Ardahan Erzincan, Iğdır, Bingöl, Ağrı, Kars, Artvin, zaman zaman Gümüşhane Van gibi illerin gelişleri oluyor. Buradan başka illere hasta sevkiyatı yapmıyoruz. Amsterdam'da Londra'da hangi tedavi varsa burada da var. Taburcu ettiğimiz hasta oranı yüzde 98 lerde. Vefat eden hastalarımızda oluyor ama elimizden gelen tüm çabayı gösteriyoruz" diye konuştu.

Başhekim Özgür Çelebi

"BİR HASTANIN HAYATINA DÜNYALAR DEĞİŞİLMEZ"

Pandemi sürecinde sağlık çalışanlarının verdikleri büyük mücadeleyi de anlatan Çelebi, şunları söyledi; "Ortada büyük bir emek var. Her hasta bizler için çok önemli. Tüm dünyayı verseniz bir hastanın canından daha değerli olamaz. Tüm arkadaşlarımız bu bilinçte. Kadromuzda bulunan tüm çalışanlarımız canla başla mücadele ediyor. Yeter ki el birliği ile bu işten kurtulalım. Yeter ki insanlar tedbirlere uysun. Biz yine gece gündüz çalışmaya razıyız ama bir canımız daha yitip gitmesin. Tek gayemiz bu. Tedbirlere uyulduğu zaman gerçekleşen azalışa en çok biz şahit oluyoruz. Rahat nefes alıyoruz. Kontrolü daha iyi sağlıyoruz. Hastalarımıza daha çok yoğunlaşabiliyoruz."

ERZURUM ŞEHİR HASTANESİNDE 25 BİN HASTA TEDAVİ EDİLDİ

Şehirde Atatürk Üniversitesi hastanesi ile koordineli olarak bir sistem geliştirildiğini ve bundan dolayı önemli başarılara imza atıldığını söyleyen Çelebi, kentteki tüm kovidli hastaların acil tedavilerinin Şehir Hastanesinde yapıldığını söyledi. Şimdiye kadar tedavi olan hasta sayılarını da açıklayan Çelebi; "İlimizde pandemiyi yönetme anlamında kovid pozitif ve kovid negatif olarak ikiye ayrılıyor. Kovidi pozitif hastayı negatifin yanına koymuyoruz. Kovid pozitif hastaların tamamına biz bakıyoruz. Kovid pozitif trafik kazasında da kalp krizine de biz bakıyoruz. Diğer negatiflere üniversite hastanemiz bakıyor. Çift taraflı bir sistemle ilerliyoruz ve şuan bu sistemle önemli bir başarı elde ettik. 210 bin test yaptık. Testlerin sonuçlarına göre hastanemizde yatarak tedavi gören 20 bin hastamız oldu. Mart'tan bu tarafa tedavisini gerçekleştirdik. Başka bir hastanemiz daha var. Mareşal Fevzi Çakmak Hastanemizde evde riskli olan hastalara bakıyoruz. Bu izoleleri bu hastanede gerçekleştirdik. Orada hızlı bir revizyon yaptık. 150 yataklıydı 62 ye indirdik. Hasta yatışı yapıyoruz. Ağır hasta yatışı yapmıyoruz. Bunları da eklersek 25 bin hasta tedavi edildi diyebiliriz" diye konuştu.

4 BİN PERSONEL İLE PANDEMİ İLE MÜCADELE

Hastanede bulunan tüm servisler ve yoğun bakımlar ise Korona virüsü kapmış hastalara ayrılmış durumda. Hastanede yanık tedavi merkezi dışında hiçbir poliklinik çalışmıyor. Hastaneye giriş çıkışlar oldukça kısıtlı. Bünyesinde kadrolu olarak çalışan yaklaşık yaklaşık 4 bin personel ile mücadele etmeye devam ediyor. Bu arada pandemide gösterdiği başarının yanında 26 doktor ise akademik doktor unvanı taşıyor.

"TÜM HASTALARI ANNE BABA KARDEŞ GİBİ GÖRÜYORUZ"

Kovid Yoğun Bakım Ünitesinin sorumlu hemşiresi 15 yıllık sağlık çalışanı Sebahattin Sümbül, korona sürecinde yaşadıklarını anlattı. Daha önce kovide yakalanan ve tedavisi biter bitmez görevinin başına dönen Sünbül, tüm hastalara kendi yakınları gibi yaklaştıklarını söyledi. Sünbül; "Hastalara koruyucu ekipman giyerek yaklaşıyoruz. Bu konuda dikkat ediyoruz. Personel yetersizliğimiz yok. Yerimize bakacak arkadaşlarımızda var. Bende korona oldum. Tedavimi olup görevimin başına döndüm. Şartlar zor olsa da alıştık. Alışmak zorundayız. Yatanlar Birinci derece yakınımızda olabilir. Tüm hastalara kendi annemiz babamız kardeşimiz gibi görüyoruz. Zaman zaman vefatlar oluyor. Çok üzülüyoruz. Elimizden geleni fazlasıyla yapıyoruz. 10 yataklı bir yoğun bakım burası. Hasta sayısı düşmeye başladı. Sosyal çevremizde tedirginlik oluyordu ilk zamanlar. Ailemiz sağlık çalışanlar olarak durumumuza alışkın ama bizde tedbirimizi elden bırakmıyoruz. Arkadaşlarımızdan kovide yakalananlar olduğunda ek mesai oluyor" dedi.

Yoğun Bakım Sorumlu Hemşiresi Sebahattin Sümbül

"VAKA SEYRİNİ ODALARIN DOLULUĞUNDAN ANLIYORUZ"

Koronaya yakalanan ve durumu en kritik olan hastalar ise Acil Yoğun Bakımda izole odalarda tedavi ediliyor. Günlerce hiçbir yakınlarını göremiyorlar. Yoğun Bakım servisinde çalışanlar, yatan hastaların her şeyi oluyor. Özel ekipmanlarla odalara giriliyor. Pandeminin en cefalı bölümlerinden olan Acil Yoğun Bakımlarda ise neredeyse koronaya yakalanmayan yok. Koronaya yakalanıp işinin başına dönen bir diğer hemşire ise Şehir Hastanesi Acil Yoğun Bakımı Sorumlu Hemşiresi Emine Kılıç.

Kılıç, ülke genelindeki pandemi seyrini servislerinde ki hastlara göre tahmin edebiliklerini söylüyor. Kılıç; "Tabi zor şartlarda çalışıyoruz. Hepimiz fedakârlık yapıyoruz. Hasta sayıları düşmeye başlayınca mutlu oluyoruz. Ama artık zamanla bu odada bizimde tecrübelerimiz oluşmaya başladı. Ne zaman rakamlar iyiye gitse sonrasında odalar yine doluyor. İnsanlar rehavete kapılıyor. Sonra bakıyoruz odada hasta sayısı düşmüş, anlıyoruz ki ülke genelinde düşüş var. Biz insanların bir an önce tedbirlere uyup bu virüsten kurtulup çoluk çocuğumuzla daha güzel vakit geçirmek istiyoruz" dedi.

Acil Yoğun Bakımı Sorumlu Hemşiresi Emine Kılıç

YENİ DOĞANLARA HEM ANNE HEM BABA OLUYORLAR

Hastanede koronavirüslü annelerin doğan koronavirüslü çocukları da Yeni Doğan Yoğun Bakımda tedaviye alınıyor. Hemşireler, kovidli bebeklere hem annelik hem babalık ediyor. Mamaları yedirilip ninniler eşliğinde küvezlerinde uyutuluyor. Kovidli doğan çocuklar, annelerine ise bir süre verilmiyor. Yeni Doğan Yoğun Bakım Hemşireleri ise bebeklerin yanlarına girdiklerinde tüm tedbirlerini alıp giriyor.