Erzurum Güncel- Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Çiçek Sarıaltın, Tülay Karaca, Nuh Demirel ve Osman Kılıç ile sanıkların avukatı Burak Kızıloğlu katıldı.

Daha önce duruşmaya katılmayan Demirel, Kılıç ve Karaca, kimlik tespitinin ardından savunma yaptı.

Demirel savunmasında, suçlamaları kabul etmedi, terör örgütüyle ilişkisinin olmadığını ileri sürdü.

Kendisine iftira atıldığını iddia eden Demirel, şunları söyledi: 

"Atılı suçlamalar sadece bir ihbardan ibaret olup, mevcut olay sosyal, siyasal konumu değerlendirilmemiş ve dikkate alınmamıştır. Aslen bir hedef şaşırtma durumu ve bir taşla iki kuş vurma amacı söz konusudur. Bütün bu olanların asli kaynağı belediye başkan yardımcılığına adaylıktır. Meclis üyesiyken dahi belediye içindeki bir kısım rant kavgalarına ve haksız çıkarlara karşı durduğumuz için tepki oluşmuştu. Belediye başkan yardımcısı olarak karşı aday olan Emin Korkmaz'ın bu şekilde bir suçlamayla veya ihbarda bulunarak siyasi rakip olarak beni ekarte etmeye çalıştığını düşünüyorum."

Sanık Karaca da savunmasında, 30 bin nüfuslu ilçenin belediye eş başkanı olarak görev yaptığını, terör örgütü ile hiçbir ilgisinin olmadığını ve suçlamaları kabul etmediğini söyledi.

Cumhuriyet savcısı da esas hakkındaki mütalaasında, Sarıaltın, Demirel ve Karaca'nın "terör örgütünün propagandasını yapmak" suçundan cezalandırılmalarına ve talep olunan ceza miktarı itibariyle sanıkların tahliyelerine karar verilmesine, Kılıç'ın da aynı suçtan cezalandırılmasına ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.

Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan Demirel, Karaca ve Sarıaltın'ın tahliyelerine, Kılıç'ın ise tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

İddianameden

Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 226 sayfalık iddianamede, sanıklardan dönemin DBP'li Tekman Belediye Başkan Yardımcısı Tülay Karaca, aynı belediyenin eski meclis üyesi Nuh Demirel, Osman Kılıç ve Çiçek Sarıaltın'ın terör örgütü PKK/KCK'nın kırsalda faaliyet gösteren mensuplarına işbirlikçilik yaptıkları belirtilerek, sanıkların örgütle irtibatlı olduğu düşünülen kişilerle yaptıkları telefon görüşmelerinin kayıtlarıyla teknik takip bilgilerine yer veriliyor.

Terör örgütleri PKK/KCK ile FETÖ/PDY arasındaki organik ilişkiye de atıfta bulunulan iddianamede, Sarıaltın'ın örgütle ilişkili olduğu değerlendirilen Cemil Cevher ile telefonda bu yönde yaptığı mesajlaşmasına işaret ediliyor.

İddianamede, Sarıaltın ile Cevher'in mesajlarında FETÖ/PDY'nin 15 Temmuz'daki darbe girişimini ele alarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ülkeye hakaret ettikleri, özellikle Cevher'in mesajlarında "darbenin Erdoğan tarafından yapıldığını ve darbeye karşı çıkmak için sokağa çıkan vatandaşların Erdoğan'ın taraftarı olduğunu" öne sürüp algı oluşturarak FETÖ/PDY'yi terör örgütü PKK/KCK ile ilişkili kitle üzerinde aklamaya çalıştığı vurgulanıyor.

Karaca'nın el konulan cep telefonunda, terör örgütü PKK/KCK'nın kırsal alanda silahlı olarak faaliyet gösteren bir örgüt mensubunun yanı sıra FETÖ/PDY elebaşısı Fetullah Gülen'in fotoğrafının da bulunduğu anlatılan iddianamede, terör örgütü ile irtibatlı olan sanıkların örgütün amacına hizmet edip hedefleri doğrultusunda fiilen çalıştıkları belirtiliyor.

İddianamede, sanıkların "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep ediliyor.