Erzurum Güncel- Disiplin soruşturması için memurun telefonları dinlenebilir mi? İdari soruşturma için memurun telefonları dinlenebilir mi? İşte Aktif Sağlık-Sen'in konuyla ilgili derlediği rapor. İdari soruşturma kapsamında memurların ev veya cep telefonlarının dinlenip dinlenilemeyeceğine girmeden önce kanuna göre telefon dinlemelerinin hangi şartlarda ve ne şekilde yapılabileceğine bakmak gerekiyor. Konuya ilişkin yasal hükümlere bakcak olursak; Anayasa’nın 22. Maddesine göre; Haberleşmenin gizliliği esastır ve herkes haberleşme özgürlüğüne sahiptir. Ancak bu özgürlük; Millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâkın korunması veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması sebeplerinden biri veya birkaçına bağlı olarak usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça haberleşme engellenemez ve haberleşmenin gizliliğine dokunulamaz. Demektedir. Ülkemizde 2000 yılına kadar iletişimin denetlenmesi veya telefon dinlemesine ilişkin yasal bir düzenleme mevcut değildi. Bu konuda yapılan ilk düzenleme, 4422 sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Yasasıdır. Bu Yasada katalog suçlar olarak tanımlanan ve sınırlı sayıdaki bir takım suçların soruşturmasında, başkaca kanıt elde etme olanağı bulunmayan hallerde hakim kararıyla iletişimin dinlenmesi ve tespiti mümkün hale gelmiştir. Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet Savcısıda bu tedbire başvurabilir ancak, 24 saat içerisinde hakimden bu konuda karar almak zorundadır. Görüldüğü gibi, telefon dinlemelerine ancak sınırlı suçlarla ilgili ve sınırlı hallerde izin verilmiştir. Diğer yandan 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Yasasının 135 ila 138. maddelerinde "Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi" düzenlenmiş olup, Yasanın 135/6. Maddesinde; Bu madde kapsamında dinleme, kayda alma ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine ilişkin hükümler ancak aşağıda sayılan suçlarla ilgili olarak uygulanabileceği hükmüne yer verilmiştir. Bu suçlar Türk Ceza Kanununda yer alan; 1. Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti (madde 79, 80), 2. Kasten öldürme (madde 81, 82, 83), 3. İşkence (madde 94, 95), 4. Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, madde 102), 5. Çocukların cinsel istismarı (madde 103), 6. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (madde 188), 7. Parada sahtecilik (madde 197), 8. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç, madde 220), 9. Fuhuş (madde 227, fıkra 3) 10. İhaleye fesat karıştırma (madde 235), 11. Rüşvet (madde 252), 12. Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama (madde 282), 13. Silahlı örgüt (madde 314) veya bu örgütlere silah sağlama (madde 315), 14. Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk suçlarıdır. Yukarıda sayılan suçların veya suç şüphesinin hiç birisi mevcut olmadığı halde idari bir soruşturma kapsamında telefon dinlemesi yapılabilir mi? Tabiki yapılabilir. Bakanların, Başbakanın hatta Reisi Cumhur'un telefonlarının bile dinlendiği bir ülkede sıradan bir memurun telefonları dinlenmiş çokmu? Peki elde edilen görüşme kayıtları idari soruşturmada kullanılabilir mi? Asıl meseleye o yönden bakmak gerekiyor. Ülkemizdeki yasal düzenlemelere göre malesef buda mümkündür. İşi ilginç kılan konuda budur zaten. Ülkemizde TİB'den elde edilen telefon kayıtları ilk kez adli soruşturma dışında üstelik idari bir soruşturmada kullanılmıştır. Peki bu iş nasıl olmuştur? İdari soruşturmacı güya her yolu denemiş ancak gerekli bilgi veya belgelere bir türlü ulaşamamıştır. Bu sebepten Savcılık Makamına başvurmuş ve ilgili memura ait telefonların 3 ay boyunca dinlenmesini talep etmiştir. Savcılık makamıda TİB’den elde edilen telefon görüşme kayıtlarını idari soruşturmacıya göndermiştir. Hatta "GİZLİLİK" içerisinde kullanılmasını emretmiştir. İşte size ileri demokrasinin ulaştığı son nokta ve yaşanmış bir örneği. Devlet memurlarının idari soruşturma kapsamında telefonlarının dinlenip dinlenemeyeceğine artık siz karar verin. İşinde gücünde bir devlet memurunun, bir doktorun ve yakınlarına ait bir güzellik merkezinin telefonlarının basit bir idari soruşturma kapsamında nasıl dinlendiğini dehşetler içerisinde görmekteyiz. İşgüzar soruşturmacı kendini işine o kadar kaptırmış ki asıl mesleğini unutarak hafiyecilik oynamıştır. Güzellik merkezinde cilt bakımı yaptıran müşterilerin iletişim ve adres bilgilerine ulaşmak bahanesiyle yapılan basit ve ucuz bir hile ile Adli Makamların nasıl aldatıldığını ve nasılda kötüye kullanıldığını, şahsi emellere nasıl alet edildiğini bu olayda rahatlıkla görmekteyiz. Devletin en tepesinden en tabanına kadar hemen herkesin dinlendiği, usulsüz ve kanunsuz telefon dinlemelerinin her yerden fışkırdığı, sıradan vatandaşın bile şüphe ve tedirginlik içinde bulunduğu günümüzde yasadışı dinlemelerin en uç noktalara kadar ulaştığını hayret ve dehşetler içerisinde görmekteyiz. Yasadışı telefon dinlemeleri memurların disiplin soruşturmalarına kadar sirayet etmiştir. Geldiğimiz bu nokta devletin en tepesindekiler dahil hiç kimsenin can ve mal güvenliğinin kalmadığını göstermektedir. Memurlar