Erzurum Güncel- 1985-86 ve 1986-87 sezonlarında Erzurumspor forması altında çok başarılı maçlar çıkaran ve gol krallığı yaşayan Namık’ı yıllar sonra sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta oluşturulan Erzurumspor Gönüllüleri ve Yaşatma Oluşumu Grubu buldu. Futbol geçmişi, transfer hikayeleri, Erzurum ve Erzurumspor günlerini, anılarını ,arkadaşlarını ve duygularını Erzurumspor Gönüllüleri’nden Hakan Calp’e anlatan efsanevi golcü, çok samimi, sıcak ve ilginç anılarını paylaştı. Grubun Facebook’taki sayfasında yeralan röportaj, “yıllar öncesine gideceğiz,enteresan isimleri hatırlayıp hüzünleneceğiz ve kimi yerde tebessümle o günleri yaşayacağız” önsözüyle yayımlandı. Palandöken SPor Servisi olarak, bu güzel ve buram buram Erzurumspor kokan sohbeti sizlerin beğenisine sunmayı uygun gördük. Umarım beğenirsiniz HAKAN CALP – Siz Erzurum’dan ayrılalı 25 yıl olmuş yani çeyrek asır… Bu kadar uzun süreden sonra Erzurum’dan birilerinin sizi bulması, o günlere ait anılarınızı ve hislerinizi anlatmanızı istemesi sürpriz oldu mu? NAMIK YÜKSEL– Evet sürpriz oldu. Sizden gelen bu tekliften sonra Facebook da görüntüleri izledim. Gerçekten çok üzüldüm bu son durumlar için. Sadi Hoca ve futbolcuların destek için şehre gelmeleri çok dramatik olmuş. Bana da böyle bir teklif gelseydi ben de tereddütsüz gelirdim. H.C.- Bize biraz özgeçmişinizden bahseder misiniz? N.Y.- Babam aslen Erzurumlu. Çok küçük yaşta çıkmışlar Erzurum’dan. Kendisi Emniyet Amiriydi. Memuriyeti dolayısıyla Anadolu’nun bir çok yerini dolaştık bu vesileyle. Ben 1960 İskenderun doğumluyum. Ama çocukluk ve gençlik yıllarım ağırlıklı olarak Ankara‘da geçti. H.C.- Futbola nasıl başladınız? N.Y.- Yine babamın memuriyeti dolayısıyla Kastamonu da iken amatör olarak başladım. Ankara’ya geldikten sonra burada devam etti. Ankara’da Anıttepe Lisesinden mezun oldum ve 19 mayıs Futbol Akademesine başladım. Profesyonel yıllarım da, akademi günlerinde başladı.İlk olarak Petrolofis sonra PTT, Ankarademirspor ve Sitespor. Akademi boyunca hep Ankara takımlarında oynadım.Ama benim çıkış yaptığım yer kesinlikle Erzurum oldu. H.C.- Erzurum’a transfer günlerinize gelelim. N.Y.- O zamanlar transferler genellikle tavsiye üzerine oluyordu. Beni de Erzurum’a tavsiye eden Tınaz Tırpan hocadır. Kendisi bir yıl önce Erzurum da çalışmıştı. Ayrıca Antrenör rahmetli Sedat Gezer ( 2008 de Bafraspor’u çalıştırırken silahlı saldıra öldürüldü) bana “Namık sen git Erzurum'a orda kral olursun” demişti.Görüşmelerde olumlu sonuçlanınca transfer gerçekleşti. H.C.- Erzurum’a transfer olmadan önce Erzurum’a gelmiş miydiniz? N.Y.- Hayır Erzurum’u hiç görmemiştim. Akademide okuduğum için hep Ankara takımlarında oynamıştım. Erzurum aynı zamanda benim için ilk gurbet deneyimi olmuştu. H.C - Evet Erzurum’daki ilk günler nasıl geçti? N.Y.- Çok güzel insanlarla,düzgün yöneticilerle tanıştım. Başkan aynı zamanda belediye başkanıydı. Sanırım Güllülü evet Necati Güllülü. Ayrıca yöneticiler Metin Onurlu, Kemal Cimilli ( rahmetli olmuş galiba),Hamza Cimilli birde soyadı Kuşkay olan bir yönetici vardı.Bekardım o zamanlar kulübün tesislerinde kalıyordum H.C.- Futbolcular ve teknik adamlar kimlerdi? N.Y.- Hoca Cesarettin Alptekin’di. Bir yıl önce Rize’yi şampiyon yapmıştı. O ayrıldıktan sonra Ergün Kantar’cı geldi. Kantarcı ile daha fazla çalıştık diye hatırlıyorum. Kaleciler; İlk zamanlar Ahmet oynuyordu kalede. Daha sonra Sebahattin kaleyi devraldı. Bir de genç bir Erzurum’lu kaleci vardı Nejdet. Defansta sağbek kaptan Sebahattin, libero Erzincanlı Nejdet biz hoca Nejdet derdik ona (sanırım rahmetli olmuş), solbek Levent birde lakabı vardı onun neydi H.C.- Taraftar Kepçe Levent derdi N.Y.- Daha farklı bir lakaptı sanki H.C.- Enişte olabilir mi ? N.Y.- Evet evet enişte idi. Stoper Trabzonlu Ufuk oynardı. Sağ açık Alişahan bazen Hasan oynardı .Ortada Sebati, Uğur ve Adem vardı.Solak oyuncular çoktu takımda. Naci, Abdullah, Erzurumlu genç Öner ve Fatih. Sonradan Abdüsselam geldi. Bir süre sonra bir yere kiralık verdiler hatırladıklarım. H.C.- Attığınız gol sayılarını hatırlıyor musunuz? N.Y.- İlk yıl 24 gol atmıştım. İkinci yıl 6 gol zaten ikinci yılın 8. haftasında kiralık olarak Konya’ya gittim. Ayrıca federasyon kupasında da 5-6 gol golüm var. H.C.- Unutamadığınız anılar ve maçlardan bahsedelim biraz N.Y.- 2.yarının ilk maçı Sivas’da karlı ve soğuk havada 3-2 kazandığımız maçta 3 gol atmıştım .Osmaniye maçı yine 3 gol attığım, birde Konya maçları vardı çekişmeli ve iddialı geçen Konya ve Diyarbakır şampiyonluğa oynuyordu. Birde anım var anlatabileceğim H.C.- Çok iyi olur. N.Y.- O zamanlar Erzurum’da Süreyya Çarbaş isimli bir gazeteci vardı. Benim adımı kibar golcü koymuştu. Erzurum’da Mardin’le oynuyoruz. Ligin son haftaları gol krallığı yarışı çok kızışmış. Benim 20 golüm var. Bu maçta mutlaka gol atmak istiyorum. İlk yarı Abdullah 1 gol attı. Bu golden hemen sonra ben bir gol attım. Golden sonra sakatlandım. Abdullah’ın 2.golü ile ilk yarı 3-0 bitti. Soyunma odasına gittik.Ama ne ben oyundan çıkmak istiyorum nede Ergün Kantarcı beni oyundan almak istiyor. Sakat sakat maça devam ettim. 2. yarının başı sağdan bir orta geldi. Herkes kalecinin tutmasın beklerken kaleci topu sektirdi ve önüme düştü dokundum ve gol oldu. Tamamen bedava bir goldü. Bende kaleciye esprili bir şekilde teşekkür ettim. Süreyya bunu fotoğraflamış ertesi gün gazeteye taşımıştı. Kibar golcüden Mardin kalecisine teşekkür... O gazete küpürünü hala daha saklıyorum. H.C.- Konya’ya kiralık gitme olayı nasıl oldu? N.Y.- Aslında Konya’ya gitmeden önce Trabzon bana talip oldu.Kulüp 100 milyon istedi.Onlar 60 milyon verdiler. Anlaşacaklarını beklerken başkan vazgeçti. Ben bu seyirciye ne derim demiş. Sanırım aynı zamanda belediye başkanı da olduğu için siyasi geleceğini düşündü. Bu konudan dolayı aramızda kırgınlık oldu.Konya’da şampiyonluğa oynuyorduve ısrarla beni istediler. Sonunda anlaştılar ve 8. haftada Konya’ya gittim. Konya’da Nevzat Güzelırmak hoca vardı ve Sakarya ile nefes nefese bir yarış oldu. Forvette Mete ile iyi bir ikili olduk.O yıl 20 golle yine gol kralı oldum.Sezon sonunda son maçta 3 gol averajla şampiyonluğu kaçırdık. H.C.- Bizde son hafta Reyhanlı’yı yenip kümede kalmışdık.Konya’dan nasıl ayrıldınız? N.Y.- Sezon sonunda Konyalı yöneticiler benimle yeniden anlaşmak için görüşmeye çağırdılar. Bir torba içerisinde 80 milyon lira bir yıllık ücret için teklif ettiler.Ama kabul etmedim. Çünkü son maçta çıkan olaylardan dolayı bir yıl bütün maçlarını dışarıda oynama cezası almıştı. H.C.- Bir yıl mı ? N.Y-. Evet o zamanlar için rekor cezaydı. Ama son hafta Tarsus maçında çıkan olaylarda unutulur gibi değil. H.C.- Bonservis bedelini hatırlıyor musunuz? N.Y.- 5 milyon lira Erzurum’la Mukavalem öyleydi 2. yılın sonunda 5 milyon liraya serbest H.C.- Samsuna nasıl gittiniz ? N.Y.- O yıl Samsun Tanju’yu GS ye satmıştı. Alternatif olarak beni düşündüler. Mete’yle beraber Samsun’a gittik. Samsunda Mitroviç hoca vardı. Onunla pek anlaşamadık. İlk zamanlar takıma giremedim. Sonra ligi 13 golle kapadım. Ertesi yıl Hasbi Menteşeoğlu başkanlığı bıraktı. Kulüpten alacaklarımızın tahsilatında sıkıntı yaşamaya başladık. O zamanlar Kemer’de pansiyon-motel türü bir inşaatım vardı. İnşaatın bitimi için sıcak paraya ihtiyaç vardı. Alacaklarıma karşılık beni Denizli’ye kiralık verdiler. Sezon arasında Denizli’ye gittim. Ben gittikten 1 ay sonra Samsunspor otobüsü Malatya maçına giderken yolda kaza yaptı. Arkadaşlarımdan üçü Mete, Tomiç, Muzaffer ve ekipten diğer 3 kişi rahmetli oldu H.C.- Doğru otobüse binmişsiniz demek ki. N.Y.- Samsunda kalsam muhtemelen o otobüste o gün bende olacaktım. H.C.- Günümüze gelelim Antalyaspor’da ki konumunuz nedir şu anda? N.Y.- Antalyaspor’da yardımcı antrenörüm. Hocamız Mehmet Özdilek’le Maraş’ta oynadığı 87-88 yıllarından tanışırız. Kulüpteki görevim rakiplerimizi 1 hafta önceden izlemek. Hocaya bir rapor hazırlıyorum. Rapor doğrultusunda taktik hazırlanıyor ve çalışıyoruz. Maç programına göre ara sıra alt liglerden oyuncu izlemek için maçlarada gidiyorum. Mesela 1,5-2 ay önce Afyon-Erzurum Belediye maçını izledim. H.C.- Erzurum'da Belediyespor’u şehir pek sahiplenmedi N.Y.- Belediyeler, bilmemneler bunlar hikaye…Erzurumspor farklı bir takımdı. Şehrin takımıydı. Tarihi kökleri var. Böyle yapay oluşumlar şehrin ruhunu yansıtamazlar. H.C.-Ancak bu kadar güzel ifade edilebilirdi.…İleriye dönük planlarınız nedir ? N.Y.- Mehmet hocayla çalışmaktan mutluyum. Onun hedefinde Beşiktaş’a hoca olmak var. Bir gün bunu başaracağına inanıyorum. Bende onun ekibinde olup, onunla hareket etmek istiyorum. H.C.– Hocam bize zaman ayırdığınız ve anılarınızı paylaştığınız için çok teşekkür ediyorum.Size meslek hayatınızda başarılar, aile hayatınızda mutluluklar diliyorum. N.Y.- Bende Erzurumspor’un düştüğü bu durumdan biran önce düzlüğe çıkmasını, sevenlerini üzmemesini diliyor, bütün Erzurumsporlulara selam ve sevgilerimi sunuyorum.