O açıklama neden yapıldı
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın bugün yaptığı 3 maddelik açıklamayı yazarımız Ruşen Çakır değerlendirdi.
Erzurum Güncel- İşte çakır'ın çarpıcı analizi:
Fethullah Gülen hareketinin “amiral
gemisi” olarak tarif edebileceğimiz Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı (GYV) daha üç
ay önce çok kapsamlı bir açıklama yapmış ve haklarında ileri sürülen 11 iddiaya
cevap vermişti. Söz konusu açıklamanın, o günlerde medyada yaşanan ve hükümet
ile cemaat arasındaki gerginliği görünür kılan polemiklerin hemen ardından
gelmesi dikkat çekiciydi.
Savunma diliyle kaleme alınmış olmasına rağmen
cemaat bu açıklamada iktidar partisine karşı “özür dilemeci” bir tavrı
takınmamış, kendisini hükümete “şirin gösterme”ye çalışmamıştı. Bu nedenle biz
de açıklamayı bir tür “manifesto” olarak değerlendirmiştik.
“Kimseye
angaje değiliz”
O açıklamada cemaat, “Siyasi partilerle ittifaklar
yapmamakla birlikte, demokrasi, çoğulculuk, insan hakları, inanç özgürlüğü,
adalet gibi temel ilkelerine uygun politikaları ve uygulamaları hangi parti
tarafından yapılırsa yapılsın” desteklemekte kararlı olduğunu vurgulamıştı. Buna
rağmen dün, yine GYV tarafından yapılan yeni bir açıklamayla cemaatin siyaset ve
siyasi partilerle ilişkisi bir kez daha tarif edildi.
Açıklamanın üç
ayağı mevcut:
1. Bir siyasi parti kurmadıklarını, kurdurmadıklarını
belirtip herhangi bir partiye angaje olmalarının, “hem teorik hem de pratik
olarak kesinlikle söz konusu olmadığı”nın altını çiziyorlar.
2. Cemaat insan
hakları, demokrasi, şeffaf ve adil yönetim, çoğulculuk, hukukun üstünlüğü, inanç
ve ifade özgürlüğü gibi değerleri hakkıyla temsil eden bütün siyasi partileri
tercih edebileceklerini hatırlatıyor.
3. Cemaat, herhangi bir partiye angaje
olmamalarıyla “Hizmete gönül vermiş kişilerin bireysel tercihleriyle aktif
siyaset yapabileceği konuları birbirine karıştırılmaması”nı
istiyor.
Sarıgül ve Arınç spekülasyonları
Yine önemli bir
Cemaat metniyle karşı karşıyayız. öncelikle yerel seçimlere daha aylar olmasına
rağmen neden bu tür açıklama yapıldığını sorguladığımızda karşımıza içiçe geçmiş
beş iddia çıkıyor:
1) Cemaat’in aralarındaki gerilim nedeniyle iktidar
partisine her türlü desteğini çekeceği ve bunun yerel seçimlere doğrudan
yansıyacağı;
2) Cemaat’in yeni bir parti kurmak ya da kurdurmak için nabız
yokladığı;
3) Mustafa Sarıgül’ün Cemaat’in desteğine sahip olduğu;
4)
Bülent Arınç’ın son çıkışının bir şekilde Cemaat ile irtibatlı olduğu;
5)
Abdullah Gül-Tayyip Erdoğan denkleminde Cemaat’in ağırlığını birinciden yana
koyduğu...
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.