O stadyum Erzurum'un..
O bir Erzurum sevdalısı. Haksızlık karşısında susmaz. Her ne kadar birilerine kızsa, "yazmayacağım" dese de o dayanamaz. İşte Spor camiasının merakla beklediği Orkun Çizmeli'nin o tepkisi...
Erzurum Güncel- Erzurumspor'un kaderine terk edilerek, bile bile amatöre düşürülmesinin ardından oluşturulan Büyükşehir Belediyespor'a Erzurum'da stat bulunamaması iç acıtıcı bir durum. İç acıtıcı çünkü, Erzurum'u yöneten kişilerin, Erzurum'un adını taşıyan futbol kulüplerine karşı 'linç' girişiminde bulunmaya devam etmeleri görüyoruz...… Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak'ın, Büyükşehir Belediyespor'a 4 maçlığına da olsa 'tahammül edememesi' açıkçası anlaşılır gibi değil. Her ne kadar Erzurumspor'un bilerek ve isteyerek amatöre düşürülmesi yüzünden Belediyespor'a karşı olsak da, sahanın verilmemesi kabul edilemez bir durum...… Erzurumspor taraftarının büyük bir bölümünün yaşadığı tarifsiz acı yüzünden sıcak bakmadığı Büyükşehir Belediyespor'a da şehrin yöneticilerin 'sırt' dönmesi, açıkçası Erzurum'da ki futbola olan düşmanlığının açık bir belgesi gibi...… Erzurumspor taraftarı, Belediyespor'a açıkça karşı ama bu başarısız olmasını istiyor anlamına gelmiyor. Sadece, sahiplenme noktasında bir mesaj veriliyor...… BELEDİYESPOR'UN DA ÖNÜ KESİLİYOR "Sevdamız Erzurumspor" diyen bu insanlar, asla ve kata "Belediyespor 3. Lig'e çıkamasın" diye mücadele etmiyor...… Ancak, üzülerek görüyoruz ki, Erzurum'da bazı kesimler, -ki bunlar üst düzey yöneticiler- Erzurumspor'dan sonra Belediyespor'un da önünü kesmeye çalışıyor… Atatürk Üniversitesi'nin futbol sahasını, sadece 4 maçlığına tahsis etmemesinin altında da işte bu çaba yatıyor...… Rektör Koçak ile Belediye Başkanı Küçükler arasında bir kavga, sürtüşme, çekememezlik ya da adına ne derseniz, deyin, bir şeyler olabilir… Ancak bu gerilimi Erzurum'a yansıtmaya, her ikisinin de hakkı yok...… İki ismin arasında ne olduğunu bilmiyorum, ancak belli ki, futbolu sevmemenin yanı sıra, arada bir soğukluk da mevcut...… O STADYUM ERZURUM’UN MALIDIR Bir kere, bu konuda Rektör Koçak'ın haksız olduğunu baştan söyleyelim...… Zira, Atatürk Üniversitesi, Erzurum'un, Erzurumlu'nun malıdır...… Rektör Koçak, "Stadı vermiyorum" diyerek, zaten yıllardır varolan "Üniversite, halktan kopuk" tartışmasının da doğruluğunu kanıtlamıştır...… Rektör Bey, halkın, sadece 4 maçlığına kampuse gelmesine bile tahammül edememiştir ki, bu son derece yanlış bir tutumdur...… O kampuse her ne yapılmışsa, Erzurum için yapılmıştır...… Sadece, üniversite çalışanları ve ailelerinin kullanımı için trilyonlarca yatırım yapılmamıştır...… Orada bir tesis var ve Erzurum'un da kullanımı için ihtiyaç hasıl olmuşsa, tahsisin yapılması da bir bakıma zorunludur...… "Lojmanlarda yaşayan aileler rahatsız olur" düşüncesiyle, o sahayı vermemek de, talihsiz bir gerekçedir...… Kimse kimseyi sevmek zorunda değildir ama tahammül etmek mecburiyetindedir...… Bahsettiğiniz aileler, Erzurum'un menfaati için 3 ay içerisinde sadece 4 gün, bu rahatsızlığa (ne rahatsızlığıysa tabi bilemiyoruz) pek tabii ki katlanabilirler...… Yani, 90 günde, sadece 8 saat kullanacak olan saha, koca bir üniversite camiasını rahatsız etmez...… Kaldı ki, rahatsızlık konusu tartışmaya açılacak olursa, illa ki, kampus dışında yaşayanların da anlatacağı ciddi rahatsızlar olur ki, bu tartışmanın Erzurum'a ve üniversiteye bir fayda getirmeyeceği muhakkaktır...… Kısacası, Üniversitesi Stadyumu, ne Rektör Koçak'ın ne lojmanlarda sudan ucuz fiyatlarla kalanların, ne de bir başkasının malı değildir. Orası da, Erzurum'un, Erzurumlu'nun malıdır… Erzurumlu'nun malını da, Erzurumlu'dan esirgemeye kimsenin hakkı yoktur...… Sayın Koçak'ın bu yanlışından dönüp, stadı Belediyespor'a 4 maçlığına tahsis edeceğine inancım da tamdır...… ERZURUM ADINA DESTEK Gelelim bu olayın, diğer boyutuna...… Boşu boşuna "ne ekersen, onu biçersin" dememiş atalarımız… Kusura bakmasın ama Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, biraz da kendi ektiğini biçti...… Erzurumspor'un iki sene önce Erzincan'a sürgüne gönderilmesini sadece izleyen, Erzurum'un takımına yapılan bu haksızlığa "takımı küme düşürme" planları çerçevesinde ses çıkarmayan Sayın Küçükler, bir gün aynı olayın başına gelebileceğini ihtimal ki, hiç hesaba katmamıştı...… Sırf Erzurumspor'u imha edebilmek için böyle bir atmosfer oluşturursanız, bugün olduğu gibi Erzurum'un adını taşıyan yeni takıma da 'taraftar' bulmak da zorlanırsınız. Bu doğanın gerçeğidir...… Aslında, bu yazıyı hiç kaleme almayacak, Sayın Küçükler'e de "Dün nasıl siz Erzurumspor'u savunmayıp, bizleri yalnız bıraktıysanız, biz de bugün sizi yalnız bırakıyoruz" mesajını vermek istiyordum ama sonuçta yapılan bir haksızlığa da duyarsız kalmak, susmak bize yakışmayacaktı. Zira, "haksızlık karşısında susan şeytandır" hadisinden hareket eden insanlarız. Ortada bir haksızlık varsa, buna kayıtsız kalamayız...… Erzurumspor'a, Cemal Gürsel Stadyumu'nun kapıları, planlı bir şekilde kapatıldığında, "Bu bir organizasyon. Sahanın hiçbir sorunu yokken, var gibi gösterildi" diye haykırdığımızda, maalesef Sayın Küçükler'den en ufak bir destek gelmedi. Oysa, bizler bu desteği hep bekledik...… Şimdi, aynı desteği Sayın Küçükler bekliyor...… O desteği Erzurum adına veriyoruz vermeye de devam edeceğiz...… Elbette ki, Erzurumspor'a son 5-6 yılda yapılanları, unutmadık ve unutmayacağız...… Başından beri buna söz verdik...… Her platformda da anlatmaya devam edeceğiz...… Ta ki, son nefesimizi verinceye kadar...… Kimse, sanal kahramanlık yapamayacak...… Böyle biline... KAFA YAPISI DEĞİŞMELİ… Erzurumspor'un amatöre düşürülüp, Büyükşehir Belediyespor'un profesyonel liglere yükseltilmek istenmesine başından beri karşı çıktığım gibi yine karşı çıkıyorum...… Gerekçelerimi daha önce defalarca kaleme aldım, yine ifade edeyim...… Bir kere, bu işi sürükleyenlerin kafa yapısının değişmesi gerekiyor...… Ancak bu yapının değişeceğine inanmadığım için Büyükşehir Belediyespor'a karşıyım...… Çünkü, Sayın Küçükler'in, hiçbir zaman profesyonelce düşünmediğini, günü kurtarma politikalarıyla yaşadığına inanıyorum...… Bakın, Erzurumspor, Sayın Küçükler'e göre batak bir kulüptü… Bir kere batak bir kulüp değildi, kendi tercihleri sonucunda Erzurumspor batak bir kulüp oldu...… Yani, profesyonelce düşünmediği için, günü kurtarma amacıyla kulübün başına getirdiği isimler, Erzurumspor'u batak hale getirdi...… Erzurumspor'un hep kendisine muhtaç olmasını istedi, hiçbir zaman önünü açmayı planlamadı...… 20-25 milyarlık yardımlarla, profesyonel kulübün hayatını idame ettireceğini düşündü...… Yani hep günü kurtardı...… Şimdi bakıyoruz, aynı günü kurtarma mücadelesini Büyükşehir Belediyespor için veriyor...… 3. Lig'e çok rahat çıkabilecek bir kadro oluşturulmuş ancak Sayın Küçükler, yine ufak-tefek işlerle uğraşıyor. Deyim yerindeyse, "3 kuruşun hesabını" yapıyor… Yok, "Mutfak masrafı çok, takım yemeklerini belediyenin yemekhanesinde yesin", yok "Kampa gitmeyin, çok pahalı" gibi anlaşılmaz işler yapıyor...… Düşünün, takımı deplasman maçlarına götürecek şoförü, kulüp tesislerini gece koruyacak güvenlikçiyi bile çok görüyor...… "Güvenlikçi alalım, ama E sınıfı ehliyeti olsun, takımı deplasmana o götürsün" diyebiliyor...… Sayın Başkan, açıkçası bu söylemlerinizle, düşüncelerimizde ne kadar haklı olduğumu belgelemiş oluyorsunuz ama bu anlayışla çok uzağa gidemeyeceğinizi peşinen söylemek zorundayım...… Bu kafa yapısıyla, gidebileceğiniz mesafe 3. Lig bile zor olur… Onun ötesine de asla gidemezsiniz...… Açık söyleyeyim, Belediyespor'un önündeki en büyük engel, kusura bakmayın ama Ahmet Küçükler'dir...… Hem Erzurumspor'un yaşaması için gereken para kadar transfere harcayıp, takımın başına Hasan Çelik'i getirip, 2. Lig oyuncularının ağırlıkta olduğu bir kadro oluşturacaksınız hem de 3 kuruşun hesabını yapacaksınız...… Madem böylesine ciddi bir kadro oluşturuyorsunuz, o halde işi profesyonellere bırakın… Bırakın ki, işler profesyonelce yürüsün...… Çünkü büyük hedeflere, küçük düşünerek ulaşamazsınız...2010-10-01 11:12:33
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.