'Ona terörist diyeni tarih affetmeyecek'
Başbakan Tayyip Erdoğan, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un tutuklu yargılanmasının kendisini dilhun eden (kan ağlatan) bir konu olduğunu belirterek, “‘Terör örgütü mensubu’ iddiası çok ciddi bir yanlıştır. Bu affedilemez, tarih bunu affetmez” dedi.
Erzurum Güncel- TSK TERÖR ÖRGÜTÜ DEĞİLDİR “Bu bizi dilhun eden bir konu. Ne yargının yürütme, ne yürütmenin yargı üzerinde bir üstünlüğü olamaz. Hepsinin anayasanın tanımladığı o kategoride hizmetini vermesi lazım. Başta Genelkurmay Başkanım olmak üzere diğer generallerimiz hiçbirisine kalkıp da bir alışılmış anlamda ‘terör örgütü mensubu’ demek çok ciddi bir yanlıştır ve bu affedilemez. Bu tanımlamayı yapanlar kendileri bulundukları makam itibarıyla kendilerini sağlamda görseler bile tarih onları affetmez. Bir defa TSK bir örgüttür ama terör örgütü değildir. Bu anayasal örgütün başıdır dersen eyvallah. Ama terör örgütü dediğin zaman affedilir bir yanı yok. Bu çok ciddi bir yanlış. Mesela orada emekli olan komutanlarımız var generaller var. Bu noktadaki yaklaşım tarzı çok yanlış. VER KARARINI Kaçma ihtimali yokken, böyle bir şey yokken bunu yaparsan sistemi tehdit eder pozisyona giriyorsun. İster emekli olsun, ister muvazzaf olsun. Kardeşim ver kararını. Ne geciktiriyorsun bu işi? Otur gece gündüz çalış icabında. Bu sadece generallerimiz diğer subay ve astsubaylar için yapılan uygulamalar biz siyasiler için oldu ve halen oluyor. Cezaevi noktasında biz niye sıkıntıdayız? Bu kadar tutuklama olursa buna cezaevi dayandırabilir misiniz? Dolayısıyla tutuklama işini son seçenek olarak düşünmelisiniz. NİYE ALIYORSUN ARKADAŞ Yahu Genelkurmay Başkanı’nı niye içeri alıyorsun arkadaş. Tutuksuz yargıla. Yap bunu o zaman bitir işi. Şahsen bundan dolayı üzgünüm. Bu kanaatimi burada paylaşmak zorundayım. Bunu asla yargıya müdahale olarak da söylemiyorum. Uzun tutukluluk sorunu milletvekilleri için de geçerli. İMRALI BEKLENTİMİZE YANIT VERİYOR Bölücü terör örgütünün 4 boyutu var. Eskiden 3 diyordum artık 4 diyorum. Bunlar, İmralı, Kandil, Avrupa ve parlamento uzantısı. Bunların hepsi ‘İmralı ne derse biz onu yaparız’ diyor. Bunda eğer samimiyseler şu anda İmralı, beklentilerimize cevap verecek noktaya doğru bir defa adımlarını atıyor. Nedir o? Bizim şu anda gördüğümüz şey, o da silahların bırakılmasından yana bir tavrın içerisine girmiş. Çünkü bakıyor ki, bu işin artık çıkışı bu. İktidar olarak yurtdışına çıkacaklar için eski hatalar tekrarlanmayacak ve gitmeleri için elimizden gelen bütün imkanları seferber edeceğiz. SİLAHLARI GÖMSÜNLER Çıksınlar ve silahlarını gömsünler. Bitsin bu iş. Çünkü bu bittiği zaman Kürt kardeşime en büyük iyiliği bunlar yapmış olur. O zaman güvenlik güçlerimizin de operasyon süreci bitecektir. Durup dururken güvenlik güçlerim neden operasyon yapsın ki? Onun işi operasyon değil asayişi sağlamak, teröre karşı mücadele etmek. Yurtdışı saldırılar varsa bunlara karşı mücadele etmek. Biz bunu görüyorsak zaten askerim de kışlasındadır, polisim de mahallindedir. Başka yere çıkmaz. Ondan sonra zaten herkes huzur içinde, hem bu ülkede mali noktada şu anda Güneydoğu’da, Doğu’da işsizlikten dem vuruyorsak işsizlik ortadan kalkar.”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.