Palandöken rüzgarı esiyor!
Erzurum değişiyor. Erzurum’da rüzgar bile yön değiştirmiş. AK parti yıllar sonra kalesini kayıp mı ediyor. 1978 yılından sonra CHP Meydanları dolduruyor. İşte Mehmet Şener, Erzurum’daki CHP Rüzgarını kaleme aldı. İşte Usta gazetecinin o yazı
Erzurum Güncel- İşte o çok konuşulacak yazı... CHP salondan meydanlara çıktı… Deniz Baykal’ın genel başkan olduğu yıllarda, nadiren de olsa CHP Erzurum’a gelirdi ve sırf adet yerini bulsun diye program düzenlerdi. Ve o programların tamamı kapalı mekânlarda olurdu. Deniz Baykal, yanındaki birkaç partilisiyle birlikte bir şeyler söyler ve çekip giderdi. Öyle ki, ahali çoğu zaman Baykal’ın bu ziyaretinden haberdar bile olmazdı… Fakat şimdi çok şey değişti: Kemal Kılıçdaroğlu kapalı salon yerine, açık hava mitinginde konuştu. Üstelik de bir yıl içinde iki kere Erzurum’a geldi… Yani yeni CHP, eski CHP’den çok farklı… Dün o açık hava mitinginde ben de oradaydım ve olup bitenleri birebir gördüm. Tamam; kabul edelim ki, İstasyon Meydanı hınca hınç dolu değildi. Ama orada bulunanlar öyle ateşli ve coşkuluydu ki, daha önce CHP’nin tanık olmadığı biçimde bir manzara vardı. Kemal Kılıçdaroğlu biliyordu ki, Erzurum demek AK Parti demek… Erzurum demek milliyetçi muhafazakâr demek… Buna rağmen Kemal Kılıçdaroğlu, kürsüye çıktı ve AK Parti’nin “kalesi” hükmündeki Erzurum’da AK Parti’ye yüklendi… “1960’lı yıllarda babamın Ağrı’daki görevi nedeniyle Erzurum’a çok gelip giderdik. O zaman Erzurum, Doğu’nun Paris’iydi. Ama bugün Erzurum öyle mi?” dedi… Besbelli ki, Kılıçdaroğlu Erzurum’a gelirken dersine çok iyi çalışmıştı. Hayvancılık, kış turizmi, doğalgaz, işsizlik, yeşil kart, ithal kurbanlık ve nüfus göçüne vurgu yaptı. “Milletvekili sayısı 8’den 6’ya düştü” derken, gerçi bilgisi hayli eskiydi ama bir gerçeğe işaret etmişti. Göç, Erzurum ve Erzurum ölçeğindeki şehirlerin en büyük meselesiydi. Kılıçdaroğlu da bu hayati sorunun altını kalınca çizdi. “İşsizlik en büyük tehlikedir” Kim bu söze itiraz edebilir ki? Hoş işsizlik sadece Erzurum’un sorunu değil ama dün o meydanda toplanan insanların çıplak gerçeğiydi işsizlik… “Erzurum’un yarısı Yeşil kartlı” dedi; Kılıçdaroğlu… Bu söz de son derece çarpıcıydı… Fakat unutulmaması gereken husus şudur: Aynı Erzurum AK Parti Hükümeti döneminde ciddi bir mesafe aldı. Misal: -2011 Kış Oyunları… -İkinci Devlet Üniversitesi (Erzurum Teknik Üniversitesi) -Lojistik Köy… -Sağlık ve eğitim yatırımları… -Ulaşım alanında kat edilen mesafe… Kemal Kılıçdaroğlu’ndan bu yatırımları övmesini veya tek tek anlatmasını beklemiyorduk ama Erzurum bu gerçeği görüyor ve biliyor… “İşin ve aşın olmadığı yerde huzursuzluk olur, dert olur, bela olur” diye müthiş doğru bir tespit yaptı… Hakkını teslim edelim ki, Kemal Bey, Erzurum için özel bir gündem oluşturmuştu ve sırf laf olsun torba dolsun diye konuşmadı. Tespitleri ve tenkitleri hükümet tarafından dikkate alınmaya değerdi. Üstelik de bu miting, tipik CHP formatından çok farklıydı: Ne laiklik elden gidiyor dedi, ne başörtü, ne de Kemalizm yıkıldı gibi, bir zamanlar CHP’nin bayraklaştırdığı ideolojik sloganlar yoktu. Erzurum’da Erzurum’u anlattı… İçme suyundan söz etti, hava kirliliğine dikkati çekti… Yaylalardan Palandöken’e, özet bir Erzurum panoraması çıkardı. Sadeydi, fakat etkileyiciydi… Birinci sıra adayı Ahmet Palandöken ise, mitinge bariz biçimde damgasını vurdu. Meydanda belki on binler yoktu ama orada olanlar öyle coşkulu ve istekliydi ki, Ahmet Palandöken’i CHP milletvekili gibi görüyorlardı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun da altını çizdiği gibi Erzurum, AK Parti’nin en kuvvetli olduğu illerin başında geliyor. Ama aynı Erzurum dün o meydanda bir itirazı dillendirdi, mevcut halden çok da hoşnut olmadığını gösterdi. Belki dün o meydanda Erzurum’un tamamı yoktu ama olanlar ciddiye alınmaya değecek kadar canlı ve azimliydi… Bu önemli bir dönüşüm… 12 Haziran seçimlerine rengini verir mi vermez mi bilinmez ama daha önce küçük bir salonda birkaç CHP’liye hitap eden Deniz Baykal’ın yerinde bugün, açık hava mitingi düzenleyen ve Erzurum için hiç de yabana atılmayacak bir kalabalık toplayan Kemal Kılıçdaroğlu vardı… Orhan Şerifsoy’u da anlattı, Nenehatun’u da… Bir zamanların efsane çarşısı Taşmağazalar’ı da unutmadı, Erzurum’da sayısı artan icra dairesini de… Aynı Kemal Kılıçdaroğlu, başka şehirlerde uzun uzadıya konuşmuştu. Erzurum’da az ama öz konuştu. Misal daha önce Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a dönük çeşitli suçlamalarda bulunmuş olmasına karşın bu kez daha ihtiyatlıydı ve Bakan Akdağ’a dönük eleştirilerde bulunmadı. Belli ki Akdağ’ın Erzurum’da hatırı sayılır bir yeri olduğunu görmüştü… “Bu kez CHP’yi deneyin” derken bile, AK Parti ağırlıklı Erzurum seçmenini incitmemek için elinden geleni yapan bir CHP lideri vardı dün Erzurum’da… Sonuç ne olur bilinmez ama CHP, Erzurum’da kapalı salonlardan açık hava mitingine çıktı. Bu dahi başlı başına bir başarı değil mi?
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.