Erzurum Güncel- Türkiye gazetesinin 26-27 Ağustos tarihlerindeki nüshasında gündeme getirdiği ‘sağlıkçılar sahte aşı kartı’ hazırlıyor haberinin ardından gündem olan hadise sonrasında hukukçular da konuya dair önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’de aşı olmayanlara, vatandaşların toplu olarak bulunduğu etkinliklere katılımda ve şehirler arası seyahatlerde negatif sonuçlu PCR testi zorunluluğu uygulanıyor. Sağlık Bakanlığınca kendilerine tanımlanan aşılarını olmayan bazı kişiler, sahte aşı kartlarına ya da sahte negatif sonuçlu PCR testlerinin teminine yöneliyor. 

BELGEYİ İSTEYEN DE SUÇLU

İstanbul Üniversitesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Adem Sözüer “‘Sahte aşı kartı düzenlemek resmî belgede sahtecilik suçudur. Negatif PCR test sonucunu gösterir belgeyi sahte olarak üretmek de yine belgede sahteciliktir. Bu belgeleri düzenleyenler kadar belgeyi isteyen ve kullananlar da sorumludur” diye konuştu.

Sözüer “Öte yandan sahte aşı kartı veya PCR test sonucunu kullanmak bazı durumlarda ‘öldürme’ veya ‘yaralama’ suçlarını da oluşturabilir. Kişi bilerek hastalığı yaydığında bu yaralama suçudur, hastalığı bulaştırdığı kişi ölürse bu durumda da öldürme suçu oluşur. Bu hâllerde taksirle veya bilinçli taksirle ya da olası kastla yaralama ve öldürme suçları gündeme gelecektir” dedi. Avukat Merve Uçanok ise “Resmî belgeyi, kasten gerçeğe aykırı şekilde düzenleyen kişi hakkında 2 ila 5 yıl hapis cezası hükmolunur. Şayet kişi, gö-revi gereği bu resmî belgeyi düzenlemeye yetkili ise 3 ila 8 yıl arasında hapis cezasına çarptırılır” ifadesinde bulundu.