Erzurum Güncel- Erzurum’da 10 yıldır fotoğrafçılıkla uğraşan Şeyma Yiğit ve Sedat Özakalın,  kendi mesleklerinin yanı sıra hobi olarak başladıkları iris fotoğrafçılığına yeni bir soluk getirdiler. Almanya’da gördükleri sanatçıdan esinlenen gençler, bir ilke imza atarak göz fotoğrafçılığı olarak da bilinen iris fotoğrafçılığına başlayıp, Erzurum’un ilk stüdyosunu kurdular.

Kişiye özel sanat eseri olarak bilinen iris fotoğrafçılığı, ülke genelinde oldukça nadir rastlanan bir sanat dalı. Bu farklı fotoğrafçılığı Erzurum’a getiren Şeyma Yiğit ve Sedat Özakalın yaptıkları girişimle gözün iris tabakasını, fotoğraf tekniğiyle sanata dönüştürmeye başladı.

Avrupa'da popüler olan uygulama Erzurum’da

Göze adeta farklı bir bakış açısı kazandıran teknikle çalışan gençler, kişiye özel görüntüleri ölümsüzleştiriyor. Her insanda farklı, özel ve eşsiz olan gözbebeğinin detaylarını gösteren iris fotoğrafları ise daha şimdiden yoğun ilgiyle karşılanmaya başladı.

Atatürk Üniversitesinde Hemşirelik Bölümü öğrencisi olan Şeyma Yiğit, iris fotoğrafçılığının Avrupa'nın birçok ülkesinde popüler hale geldiğini dile getirerek bu tekniği Erzurum insanıyla buluşturdukları için mutlu olduklarını söyledi.

Fotoğrafçılıkta yeni bir soluk

Erzurum’da ilk ve tek olarak iris fotoğrafçılığı yaptıklarını dile getiren Yiğit, “Bu işi ilk olarak Almanya’da yapan bir sanatçıdan gördük. Daha sonra İstanbul, Bursa, İzmir gibi yerlerde iris fotoğrafçılığı yapan kişilere denk geldik. Bizde Erzurum’a yeni bir şey getirmek istedik ve bu işe girme kararı aldık. Fotoğrafçılığa yeni bir soluk getirmek için bu yola çıktık.” dedi.

“Göze kesinlikle zarar verilmiyor”

Büyük ilgi ve merakın olduğu iris çekimlerini anlatan Şeyma Yiğit, “Çekimlerde en çok bizlere sorulan ve merak edilen şey; göze bir zararının olup olmadığı konusu oluyor. Bu tarz çekimlerde göze herhangi bir zarar kesinlikle verilmiyor. Çekimlerimizi ışıktan izole edilmiş bir kabinin içerisinde gerçekleştiriyoruz. Genelde makro lenslerle yapılan bu çekimler her yaştan insana uygun oluyor. İris çekimlerinde gözün birkaç saniye açık kalması bizim için yeterli. Sonrasında alınan fotoğraf belli işlemlerden geçerek müşteriye ulaştırılıyor” ifadelerini kullandı.

Göz yaşayan bir organ

'Çıplak gözle baktığımızda sadece yeşil, mavi gibi açık renkli gözlere sahip insanların göz bebekleri dikkatimizi çekiyor' diyen Sedat Özakalın, oysa fotoğrafladığımızda; kahverengi ve diğer koyu renk gözlerin de, arka plan detayında birçok renk içerdiğini görüyoruz. Her birimizin iris ve göz bebeği farklı, büyüleyici renkler ve detaylar var. Fotoğrafladığımızda birer sanat eserine dönüşüyorlar. Göz yaşayan bir organ olduğu için aynı gözün bugünkü görüntüsüyle iki gün sonraki görüntüsü bile birbirini tutmuyor' dedi.

Çok fazla talep var

Aynı zamanda düğün fotoğrafçılığı da yapan gençler, müşterilerinin genellikle çok yakınlarından bir parçayı üzerlerinde taşımak için kendilerine geldiklerini dile getirdi. Özellikle çiftlerden çok fazla talep gördüklerini söyleyen Sedat Özakalın, “Doğu Anadolu’da ve özellikle Erzurum’da büyük bir ilgi ile karşılaştık. Çünkü bu alan hem çok yeni hem de pek bilinmiyor. Bu yüzden insanlar hem merak ediyor hem de kendi gözlerini ölümsüzleştirmek istiyorlar. Çekilen iris fotoğraflarını müşterilerden gelen talepler doğrultusunda çerçeve, tablo, kolye gibi ürünlere de dönüştürüyoruz” diye konuştu.

Özel ekipman lazım

İris fotoğrafları çekmenin üst düzeyde teknik bilgi, altyapı ve ekipman gerektirdiğini söyleyen Özakalın, "Çünkü çok küçük bir objeyi çekiyoruz. Detayları ve renkleri çok doğru almamız gerekiyor. Fotoğrafın net ve yüksek çözünürlükte olması için full frame özellikli makine, özel objektif ve özel makro lensle çekim yapıyoruz.” dedi

Fiyatları 400 TL ile 2 bin TL arasında değişen çekimlere ilgi şimdiden büyük.

Şeyma TAHİR? Pusula