Erzurum Güncel- İşte yine çok konuşulacak o yazı...

Yazmaya cesaret edemezler yine ben yazayım bilin!

Geçenlerde, ‘Partinin adayı değil’  başlığıyla, Ankara kulislerini sizlere aktardım.

Kulislere göre Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, önümüzdeki seçimlerde partisi tarafından aday gösterilmeyecek dedim.

Dün ne yazdıysam bugün de arkasındayım.

E, tabi rahatsızlık verdim.

Sonuçta siyasetçi. Girdiği beklentinin karşılığı olmayacağını bir gazeteci kalkıp kamuoyuna açıklıyor.

Her baba yiğidin harcı değil böylesi bir durumu metanetle karşılamak ki, zaten Mehmet Sekmen’den de beklemiyordum.

Yine şaşırtmadı beni. Dün İtfaiye Haftası etkinliklerinde kürsüden konuştu ama söylediklerini ‘kendi medyası’ bile yazmadı, Kardelen TV’de bile haber olmadı.

Bakın ne dedi;

“Birilerinin arzusu, hevesi kursaklarında kalacak. Allah’ın izniyle ve halkımız da onlara gerekli cevabı verecek. Bir gün gelecek yakın zamanda bu konuyu gündeme taşıyanların da edepsizliklerini belgeyle önünüze koyacağım. Hangi edepsizlikleri, ahlaksızlıkları yaptıklarını kendi aileleri içinde yaptıklarını milletimizin önüne koyacağım, belgeyle koyacağım, mahkeme kararıyla koyacağım. Hepinizde bunu göreceksiniz, benimle ilgili değil kendilerinin edepsiz ve ahlaksızlıklarını buradan milletin önüne koyacağız inşallah bunu da böyle milletimiz bir elinde tutsun!”

Bu konuyu gündeme getirmeme rağmen öfkenin diliyle konuşan Sekmen’in bu sözlerini şahsen hiç üzerime almadım.

Şükürler olsun edep ve ahlak konusunda aldığım aile terbiyesi bana yeter.  

Yalnız bu noktada sanırım biraz kendisini sorgulaması gerekebilir ki, hemen hatırlatayım, canlı yayında dönemin İYİ Parti İl Başkanına okkalı bir şekilde küfreden kendisiydi…

Yine bir canlı yayında Aşkale Çimento ile ilgili tehditler savuran, parmak sallayan “didik didik olacaklar”, “sonları hiç iyi değil”, “Bilsinler ki, bedeli ve vebali büyük olacak” diyen kendisiydi…

Yazdıklarımı hazmedemeyip ekmek teknem Erzurum Ajans’ın da çatısı altında olduğu bir Erzurum markasına “at eti, eşek eti var” iftirası atarak, devletin kurumlarıyla baskın yaptıran, nihayetinde eli boş dönen yine kendisiydi…

Bu kez de toplum ve kameralar önünde, aile gibi kutsal bir yapıyı diline dolayan yine ta kendisiydi.  

Efendim dediğim gibi öfkeyle konuşuyor.

Bunun sebebi de bir ‘siyasetçinin yalnızlığından’ başka bir şey değil.

Kendisi de farkında ama kabullenmek zor geliyor. Öyle ki, son seçimde kabine iki bakan dışında baştan aşağı değişti, bakanların çoğu siyasetçiden çok çözüm odaklı teknokratlardan oluştu.  

Yahu Süleyman Soylu gibi bir isimden vazgeçildi ki, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yerel seçimler için her fırsatta ‘değişim’ sinyali verdi.

Yolun sonu gözüküyor. İşte öfkenin sebebi bu!

Kolay değil. Samandıra Belediye Başkanlığı… Kartal Belediye Başkanlığı… İki dönem Milletvekilliği… İki dönem Erzurum gibi kadim bir şehrin Belediye Başkanlığı… Astığım astık, kestiğim kestik…

Sonra git evde otur.

O yüzden böyle hedefi olmayan konuşmalar, açıklamalar yapıyor.

Düşünün ki, ortada aday adayı yok, daha rakipleri bile belli değil…

Hiçbir siyasi tarafından hedef bile alınmamış, sadece Onur Sağsöz kulis haberiyle ‘Partisinin adayı değil’ demiş diye öfke patlaması yaşıyor.  

Dikkatinizi çekeyim eğer bir siyasi, adresi belli olmayan açıklama-konuşma yapıyorsa anlayın ki, ismi üzerinde ihtilaf vardır ve söylemle algı oluşturmaya çalışıyordur.

Kendisine naçizane tavsiyem şudur.

Öyle zamana bırakmaya, aba altından sopa göstermeye gerek yok. Mehmet Sekmen’in varsa bir bildiği Adalet Sarayı, belediyeye yürüme mesafesindedir.  

Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunabilir bu kadar basit.

Yok, “edepsizlik”, “ahlaksızlık”, “belge”, “mahkeme…”

Yok, “milletimiz bir elinde tutsun…” 

Siz bir bırakın, merak etmeyin milletimiz neyi elinde tutup tutmayacağını iyi bilir.