Erzurum Güncel-Amerikan Associated Press (AP) haber ajansı dünyaca ünlü GfK araştırma şirketiyle birlikte Türkiye’yi Türkler’e sordu. İşte 48 ilde yapılan araştırmanın sonuçlarıTürkiye’nin Avrupa Birliği’ne katılma arzusu eskiye nazaran azalsa da devam ediyor. Halkın yüzde 50’si Türkiye’nin AB’ye katılmasını destekliyor. Ancak katılımcıların yüzde 42’si AB’ye karşı. Bu, Avrupalı muhalifler ve Türkiye’nin reformlarda yavaş davrandığı gerekçeleriyle kesintiye uğrayan katılım sürecinden Türkler’in duyduğu hayal kırıklığını yansıtıyor. - Araştırmaya katılanların yüzde 52’si Türkiye’nin NATO’da kalmasını istiyor. - Araştırmaya katılanların yüzde 85’i dinin, yaşamları için “son derece” ve “çok” önemli olduğunu düşünüyor. Yüzde 63’lük kesim kadınların ünversitede başörtüsü takmakta özgür olması gerektiğini düşünüyor. - Dinin hayatlarında önemli olduğunu söyleyenlerin yüzde 65’i ise dini liderlerin siyasetten uzak durması gerektiğini savunuyor. Yüzde 17’si ise “Din adamları siyasette yer almalı” düşüncesinde. - İsrail’in Mavi Marmara gemisi baskını sonrası Türkler’in İsrail hakkındaki görüşleri olumsuz yönde etkilendi. Türkler’in yüzde 53’ü İsrail ile diplomatik ilişkilerin kesilmesini talep ederken, İsrail ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında olumsuz görüşe sahiplerin oranı da sırasıyla yüzde 77 ve 67 olarak belirlendi.- Türkler, Filistin yönetimi hakkında da yüzde 37 oranında olumsuz fikir belirtti. Mevcut Filistin yönetimini destekleyen Türklerin oranı ise yüzde 22’de kaldı.ABD sevilmiyor- Türkler’in yarısı İran’ın atom bombası geliştirmekte olduğuna inanıyor. - Türkler’in yüzde 51’i Türkiye’deki Kürtler’e daha fazla yasal ve siyasi haklar verilmesine karşı. - Türkler ABD ve Başkan Barack Obama hakkında da olumsuz görüşlere sahip. ABD hakkında olumsuz düşünenlerin oranı yüzde 55’ken, Obama hakkında ise yüzde 49.- Terörizm yaygın bir endişe kaynağı. Bu konuyu, “çok ciddi” bir sorun olarak nitelendirenlerin oranı yüzde 66.- Türk’ün Türk’ten başka dostu yok tabiri bir kez daha doğrulandı. Türkler’in yüzde 84’ü “Başkasına güvenmem” düşüncesine sahip. 48 ilde 1200 kişiyle yaptılarAP-GfK, 1 Kasım-11 Aralık tarihleri arasında Türkiye’deki 48 ilde yaşayan rastgele seçilmiş 18 yaş üstü 1200 Türk yetişkinle bir araya geldi. Yüzde 60’ı şehir merkezlerinde, yüzde 40’ı ise köylerde yaşayan denekler, kendilerine Türkçe olarak yönelitilen soruları yanıtladı. Anketin hata payı 3.5 puan olarak belirtildi. Dünyadaki en büyük 4 araştırma şirketinden biri olan GfK 100 ülkeden fazla yerde faaliyet gösteriyor ve dünya genelinde 10 binden fazla çalışanı var. Devlette İslam etkisi korkusuAraştırmayla ilgili AP’nin yorumunda Türkiye’nin Kahire yönetimine daha isyanın ilk günlerinden itibaren yaptığı istifa çağrısının, Ankara’nın Ortadoğu ve ötesinde artan güven ve öneminin bir işareti olduğu belirtildi. 10 yıl önceki ekonomik ve siyasi kaos döneminin ardından Türkiye’nin sağlam ekonomisi ve demokrasisini geliştirerek bölgesel model ve lider rolü oynamaya başladığı kaydedildi. AP-GfK, Türk hükümetinin, devlette İslam etkisi korkularına rağmen, “göreceli pragmatizm” yolunu takip edeceğini vurguladı.Erdoğan’ın destek oranıTürkler hükümeti ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ı destekliyor. Ancak özellikle ekonomi konusunda kaygılılar. Ankete katılanların yüzde 54’ü Başbakan Erdoğan’ın artan itibarı konusunda olumlu bir görüşe sahip. Ordunun, yargının, cumhurbaşkanlığının ve TBMM’nin de en azından çoğu zaman doğru şeyi yapacağına güveni olanlar da yine çoğunlukta. Öte yandan ankete göre, özellikle büyük ekonomik kaygılar taşıyanlar ülkenin yanlış yöne gittiği görüşünde. 2010’daki yüzde 7’lik ekonomik büyümeye rağmen işsizliği Türkiye’deki “gayet ciddi” bir sorun olarak nitelendirenler çoğunlukta bulunuyor. Türklerin yarısı “yüksek seviyede bir ekonomik büyümeyi” ülkeleri açısından çok önemli bir hedef olarak görüyor. Ülkenin ekonomisini, “yoksul” ya da “çok yoksul” olarak nitelendirenlerin oranı yüzde 38. Gelecek 5 yılda kişisel ekonomik durumlarının iyileşmesini bekleyenlerin oranı ise sadece yüzde 34. Ekonomiyi “yoksul” olarak nitelendirenlerin yüzde 87’si ülkenin yanlış yöne doğru gittiğini savunurken, yaşamlarının gidişatından genel olarak memnun olduklarını belirtenlerin oranı ise sadece yüzde 34.