Erzurum Güncel -
Başbakan Tayyip Erdoğan, başkanlık sistemiyle ilgili tartışmalara ilişkin, demokrasinin bir tartışma rejimi olduğununun kavranması gerektiğini belirterek, “Her şeyi tartışmalıyız, konuşmalıyız ve bundan da çekinmemeliyiz. Nihayetinde bunun kararını kim verir? Halkımız” dedi.
Türkeş’ten alıntı yaptı
İtalya ziyareti dönüşünde Esenboğa Havalimanı’nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, “Türkiye’nin bugünkü siyasi, sosyal ortamı içerisinde başkanlık sistemini uygun bulmuyoruz” yorumuna ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine, eski MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş’in ‘Dokuz Işık’ kitabında yer alan, “Milliyetçi Hareket, tek başkan, tek meclis sistemini savunur” ifadelerini hatırlatarak şöyle konuştu: “Bundan bu kadar ürkmeye, korkmaya gerek yok. Merhum Türkeş’in ’Dokuz Işık’ eserinde bu konuyla ilgili açıklaması var. Şu anda yanımda, okumamda fayda var. O kısım aynen şöyle; ’Milliyetçi Hareket, tek başkan, tek meclis sistemini savunur. çağımız kuvvetli, adil ve hızlı icra çağıdır. Türk milleti dünya imparatorlukları kurduğu devirlerde kuvvetli, adil ve hızlı icra sistemini uygulamıştır. Kuvvetli ve hızlı icra, icra gücünün tek elde toplanmasıyla mümkündür. Bunun için tarih ve töremize uygun olarak başkanlık sistemini savunuyoruz.’ Ben söylemiyorum, Türkeş söylüyor. İcrayı cumhurbaşkanlığı ve başbakanlık olarak ikiye bölemeyiz. Türk tarihinde icra organı hiçbir zaman bölünmemiş, tek bir başkan tarafından yürütülmüştür.”
Demokrasinin bir tartışma rejimi olduğununun kavranılması gerektiğini kaydeden Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Her şeyi tartışmalıyız, konuşmalıyız ve bundan da çekinmemeliyiz. Nihayetinde bunun kararını kim verir? Halkımız. Şu anda bir yeni anayasa yapılacak, yapılmasına çalışıyoruz. Bu yeni anayasa çalışmaları içerisinde başkanlık veya yarı başkanlık o da tartışılır. Yeni anayasada bu yerini alır veya almaz bu ayrı bir konu. Biz gayet rahatız.”
Muhalefet partilerini bu konudaki tutumları nedeniyle eleştiren Erdoğan, ”Olmazsa olmazımız diye bir şey söylemedik” ifadesini kullandı.
‘Kılıçdaroğlu hala anlayamadı’
Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun G.Kurmay Başkanı’na yönelik, “Eleştiriye açık değilsen bu koltukta oturmayacaksın” sözleri hatırlatılınca da şunları söyledi: “Sayın Kılıçdaroğlu, siyasetin edebi yanını, adap yönünü hala anlayamadı. önce eleştiri ve hakaret kelimelerini iyi öğrenmesi lazım. Kılıçdaroğlu tabii sürekli hakaretle yatıp hakaretle kalktığı için bu tür hakaretlere de herkesin aynı şekilde katlanması gerektiğini ifade ediyor, iddia ediyor. Bir defa kimsenin kimseye hakaret yetkisi yoktur. Böyle bir hakkı da yoktur. Eleştiri yapabilirsin, bu eleştirileri zaten herkes her zaman yapıyor. Orada yapılan benzetme talihsizdir. Ama bu zat, ne yazık ki bütün kaleminden hep pislik akan bir zat olduğu için bu tür şeyleri yapıyor.”
“Paşalar dava açsın...”
Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun daha önce bu noktada bir değerlendirme yapmadığının altını çizerek, ”O zaman hepsi sustular, neden? Bunun da cevabını vermeleri lazım. Bence şu anda paşaların bu işin hukuki yönünde de haklarını aramaları lazım. Bakın daha önce bir başka gazete, böyle bir yazı orada yazılmıştı. Kalktılar bütün paşalar dava açtılar ve davayı da kazandılar. Ama burada hakaret var. Orada onbaşılık, generallik gibi bir şey söz konusuydu” diye konuştu.
Burada ”köpek” ile bir benzetmenin söz konusu olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: ”Ben şu anda hem Başbakan hem AK Parti Genel Başkanı olarak konuşuyorum. Bu tür bir hakarete o makamın ve o makamda bulunanların eyvallah etmemeleri gerekir. Verilen cevap da aslında gayet kibardır. Kelimeler, cümleler seçilmiştir. Ben de okudum o cevabı. Ama bu tür şeyler cevapsız kalmamalı diyorum.”
28 ŞUBAT SORUŞTURMASI
“Bir, iki, üç, dört dalga bunlar huzuru bozuyor”
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, “28 Şubat ile ilgili yargı sürecinin devam ettiği, bu soruşturmanın nereye kadar uzanacağı”na yönelik soruya ise şu yanıtı verdi: ”Şu anda tabi 28 Şubat ile ilgili belli bir süreç işliyor. Ancak böyle bir dalga, iki dalga, üç dalga, dört dalga filan. Bunlar toplumun huzurunu da doğrusu kaçırıyor. Bundan bizler de ciddi manada rahatsızız. Yani atılması gereken adımlar atılır, biter, geçer. Ama bu dalgalar böyle arka arkaya geldikçe o dalgalarda kusura bakmasınlar ülke boğulur. Bu kadar bu iş bence uzatılmamalıdır.”
‘Tek din dil sürçmesi’
Başbakan Erdoğan, Adana’da söylediği, “Tek bayrak, tek dil, tek vatan, tek din” sözlerini düzeltti: “Bu bir dil sürçmesi. Farklı yerlere çekmeye gerek yok. Bizim bu konuda ne söylediğimiz partinin kuruluşundan bu yana bellidir ve onu ben böylece düzeltmiş olayım...”
Türkeş’ten alıntı yaptı
İtalya ziyareti dönüşünde Esenboğa Havalimanı’nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, “Türkiye’nin bugünkü siyasi, sosyal ortamı içerisinde başkanlık sistemini uygun bulmuyoruz” yorumuna ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine, eski MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş’in ‘Dokuz Işık’ kitabında yer alan, “Milliyetçi Hareket, tek başkan, tek meclis sistemini savunur” ifadelerini hatırlatarak şöyle konuştu: “Bundan bu kadar ürkmeye, korkmaya gerek yok. Merhum Türkeş’in ’Dokuz Işık’ eserinde bu konuyla ilgili açıklaması var. Şu anda yanımda, okumamda fayda var. O kısım aynen şöyle; ’Milliyetçi Hareket, tek başkan, tek meclis sistemini savunur. çağımız kuvvetli, adil ve hızlı icra çağıdır. Türk milleti dünya imparatorlukları kurduğu devirlerde kuvvetli, adil ve hızlı icra sistemini uygulamıştır. Kuvvetli ve hızlı icra, icra gücünün tek elde toplanmasıyla mümkündür. Bunun için tarih ve töremize uygun olarak başkanlık sistemini savunuyoruz.’ Ben söylemiyorum, Türkeş söylüyor. İcrayı cumhurbaşkanlığı ve başbakanlık olarak ikiye bölemeyiz. Türk tarihinde icra organı hiçbir zaman bölünmemiş, tek bir başkan tarafından yürütülmüştür.”
Demokrasinin bir tartışma rejimi olduğununun kavranılması gerektiğini kaydeden Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Her şeyi tartışmalıyız, konuşmalıyız ve bundan da çekinmemeliyiz. Nihayetinde bunun kararını kim verir? Halkımız. Şu anda bir yeni anayasa yapılacak, yapılmasına çalışıyoruz. Bu yeni anayasa çalışmaları içerisinde başkanlık veya yarı başkanlık o da tartışılır. Yeni anayasada bu yerini alır veya almaz bu ayrı bir konu. Biz gayet rahatız.”
Muhalefet partilerini bu konudaki tutumları nedeniyle eleştiren Erdoğan, ”Olmazsa olmazımız diye bir şey söylemedik” ifadesini kullandı.
‘Kılıçdaroğlu hala anlayamadı’
Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun G.Kurmay Başkanı’na yönelik, “Eleştiriye açık değilsen bu koltukta oturmayacaksın” sözleri hatırlatılınca da şunları söyledi: “Sayın Kılıçdaroğlu, siyasetin edebi yanını, adap yönünü hala anlayamadı. önce eleştiri ve hakaret kelimelerini iyi öğrenmesi lazım. Kılıçdaroğlu tabii sürekli hakaretle yatıp hakaretle kalktığı için bu tür hakaretlere de herkesin aynı şekilde katlanması gerektiğini ifade ediyor, iddia ediyor. Bir defa kimsenin kimseye hakaret yetkisi yoktur. Böyle bir hakkı da yoktur. Eleştiri yapabilirsin, bu eleştirileri zaten herkes her zaman yapıyor. Orada yapılan benzetme talihsizdir. Ama bu zat, ne yazık ki bütün kaleminden hep pislik akan bir zat olduğu için bu tür şeyleri yapıyor.”
“Paşalar dava açsın...”
Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun daha önce bu noktada bir değerlendirme yapmadığının altını çizerek, ”O zaman hepsi sustular, neden? Bunun da cevabını vermeleri lazım. Bence şu anda paşaların bu işin hukuki yönünde de haklarını aramaları lazım. Bakın daha önce bir başka gazete, böyle bir yazı orada yazılmıştı. Kalktılar bütün paşalar dava açtılar ve davayı da kazandılar. Ama burada hakaret var. Orada onbaşılık, generallik gibi bir şey söz konusuydu” diye konuştu.
Burada ”köpek” ile bir benzetmenin söz konusu olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: ”Ben şu anda hem Başbakan hem AK Parti Genel Başkanı olarak konuşuyorum. Bu tür bir hakarete o makamın ve o makamda bulunanların eyvallah etmemeleri gerekir. Verilen cevap da aslında gayet kibardır. Kelimeler, cümleler seçilmiştir. Ben de okudum o cevabı. Ama bu tür şeyler cevapsız kalmamalı diyorum.”
28 ŞUBAT SORUŞTURMASI
“Bir, iki, üç, dört dalga bunlar huzuru bozuyor”
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, “28 Şubat ile ilgili yargı sürecinin devam ettiği, bu soruşturmanın nereye kadar uzanacağı”na yönelik soruya ise şu yanıtı verdi: ”Şu anda tabi 28 Şubat ile ilgili belli bir süreç işliyor. Ancak böyle bir dalga, iki dalga, üç dalga, dört dalga filan. Bunlar toplumun huzurunu da doğrusu kaçırıyor. Bundan bizler de ciddi manada rahatsızız. Yani atılması gereken adımlar atılır, biter, geçer. Ama bu dalgalar böyle arka arkaya geldikçe o dalgalarda kusura bakmasınlar ülke boğulur. Bu kadar bu iş bence uzatılmamalıdır.”
‘Tek din dil sürçmesi’
Başbakan Erdoğan, Adana’da söylediği, “Tek bayrak, tek dil, tek vatan, tek din” sözlerini düzeltti: “Bu bir dil sürçmesi. Farklı yerlere çekmeye gerek yok. Bizim bu konuda ne söylediğimiz partinin kuruluşundan bu yana bellidir ve onu ben böylece düzeltmiş olayım...”