3 dönem kuralı değişiyor mu?

Erzurum Güncel- İŞTE O YAZI... "Bütün mesele bu" Başlıktaki ifade Başbakan Erdoğan'a ait. 19 Ocak 2009'da, Ergenekon Operasyonu'nun çok hararetli olduğu günlerde bir toplantıda kürsüden söyledi. Benim bugün o konuşmaya atıf yapmam ise son günlerin tartışmalı konusu yolsuzluk operasyonu sebebiyle. Malum olduğu üzere tarihin en gürültülü yolsuzluk operasyonu devam ediyor. Aralarında bakan çocuklarının da bulunduğu çok sayıda kişi gözaltında. Ekranlara para kasaları, dolar balyaları yansıyor. Tartışma doğal olarak büyük. Fakat biz yolsuzluğu tartışamıyoruz bile. Siyaset kurumu olayı kendine yönelik operasyon olarak gördü. Gerçi hem AK Parti hem de hızlı yandaşları her olayı 'başbakana operasyon' olarak lanse ettiği için tartışmalar yine rotasından saptırıldı. Hızını alamayanlar işin içine İsrail'i bile soktu. Hal böyle olunca da sağlıklı bir değerlendirme yapmak mümkün değil. Olayın bazı aktörleri siyasetçi olduğu için doğal olarak siyasi bir boyutu var. Ancak işin öznesi yolsuzluk iddiası ve tartışmayı orada tutmak lazım. Hele hele savcılara müdahale eder, Türkiye genelinde emniyette operasyonlara girişirseniz bu adalete müdahale olarak algılanır ki bu durum en çok hükümetin aleyhine olur. Üstüne bir de yayın yasağı isterseniz katmerli spekülasyon olur. Tozun dumana karıştığı bugünlerde ben nerede durduğumu Başbakan'ın bir konuşmasından alıntılayarak kayda geçirmek istiyorum. Ben her zaman aynı yerdeydim. Dün hararetle bunları savunup işin ucu kendine dokununca tam tersini yapan/söyleyenler düşünsün. Tarih 19 Ocak 2009. Ergenekon Operasyonu'nun hararetli günleri. Savcı Zekeriya Öz hedefte. Görüntüler Youtube'da var. Başbakan kürsüde özetle şunları söylüyor: "İtalya'da Temiz Eller Operasyonu olduğu zaman İtalya'yı Türkiye'ye örnek gösterenler lütfen şu anda Türkiye'de Temiz Eller Operasyonu yapanlara saygı duysunlar. Temiz Eller Operasyonu'nu yapan savcıyı bulup röportaj yapmışlar. Ne kadar güzel! Tamam da benim ülkemde bu operasyonu yapana da saygılı olsun. Niye ona durmadan vuruyorsun? Bırakın bakalım nereye varacak bu işin sonu. Rahat olun! Anadolu'da güzel bir söz var. Abdestinden şüphesi olmayanın namazından da şüphesi olmaz. Mesele bu." Evet , mesele bu...(ydu.) AK Parti 3 dönem kuralını değiştiriyor (mu?) Ankara'da sıklıkla söylenen bir ifade vardır.Denir ki siyasette 24 saat çok uzun bir süredir. Gerçekten de geriye doğru baktığımızda siyasette bırakın 24 saati 12 saat öncesini bile öngörmenin kolay olmadığına şahit olduk. Bu yüzden uzun süreli projeksiyonlar, yorumlar ve tahminler Türkiye'de tutmaz. Önümüzde 3 seçim var ve sandığın şaka yaptığı bugüne kadar görülmedi. Dolayısıyla tüm partiler ciddi hazırlık içinde. Gerçi gündem yoğunluğundan henüz seçim havasına giremedik ama başkent kulislerinde senaryo bol. Özellikle de cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler üzerine. Projeksiyonlarda ise bir nokta dikkat çekiyor. Malum olduğu üzere AK Parti'de 3 dönem kuralı var. Başbakan dahil 70'ten fazla isim bu kurala takıldığı için önümüzdeki seçimde aday olamayacak. Söz konusu kişiler de neredeyse partinin omurgasını oluşturuyor. Aralarında partinin etkili kişileri de olmak üzere birçok isim bu kuralın değiştirilmesi için girişimde bulundu, lobi yaptı. Ancak Başbakan Erdoğan her defasında hayır dedi ve konuyu kapattı. Hatta son seçim öncesi Kanaltürk ekranlarında misafir ettiğimizde bu yöndeki sorumuza 'Ben değiştirmem, benden sonra değiştirilirse de gönül korum' diye cevap vermişti. Açıkçası bu mesele ne zaman gündeme gelse ben bu diyaloğu hatırlayıp 'Başbakan sözünden dönmez' diyordum. Fakat son 1 ayda yaşanan olaylar ve yükselen tansiyon nedeniyle son günlerde Ankara kulislerinde bu kuralın esnetileceği yönünde sinyaller var. Henüz kimse yüksek sesle söylemiyor ama yarın bir gün AK Parti tüzük değişikliği yaparsa sürpriz olmasın.