Erzurum Güncel- İstanbul’da, Kızılay’dan alınarak 3 hastaya verilen kanda HIV tespit edildi. HIV’li kanı alan hastalardan ikisi öldü, biri bebeğini düşürdü. Kızılay Başkanı Akar, “Olay bağışçının doldurduğu formda eksik bilgi vermesinden kaynaklanmaktadır” dedi.İSTANBUL’da farklı hastanelerde tedavi gören üç hastaya Kızılay’dan alınıp verilen kanda HIV tespit edildi. HIV’li kan verilen böbrek hastası Ahmet Emin Bilgin (52) ile kalp ameliyatı olan yaşlı bir hasta yaşamını yitirdi. Hamile olan üçüncü hasta da, HIV’li kan aldıktan sonra bebeğini düşürdü. Böbrek nakli yapılan Bilgin öldükten sonra ailesi konuyu yargıya taşıyınca skandal da ortaya çıktı. Olayla ilgili inceleme başlatan Sağlık Bakanlığı müfettişleri 7 şüpheli donör tespit etti. Bu dönerlerden özellikle, bisüksüel ilişki yaşayan bir donörden alınan kanın bulaştığı ihtimali üzerinde duruldu.Kabul ettiKızılay Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, dün yaptığı açıklamayla skandal gelişmeyi kabul etti. Akar, HIV’li kanın Kızılay’a 17 Mart 2011’de bağışta bulunan bir donöre ait olduğunu belirterek, kanın bağışçı tarafından, vücudunda enfeksiyon etkeni olduğu halde testlerin negatif bulunduğu “pencere döneminde” verildiği için bu durumun ortaya çıktığını söyledi. Aynı bağışçının, yaklaşık 6 ay sonra, 28 Eylül 2011’de ikinci defa kan verdiğinde, yapılan testlerde bu kez pozitif çıktığına işaret eden Akar, “Bağışçının ilk bağışı sırasında HIV enfeksiyonunun pencere döneminde olduğu bu nedenle laboratuar testlerinin negatif bulunduğu ancak 6 ay sonra gerçekleşen ikinci bağışına kadar HIV virüsü ve belirteçlerinin testlerde saptanabilir düzeye gelmesinden dolayı testlerin pozitifleştiği anlaşılmaktadır. Pencere dönemindeki virüsün mevcut tibbi teknolojilerle ertesi gün veya ertesi hafta tepsit edilmesi mümkün değildir. Bu süre bazı kaynaklarda aylarca sürebilmektedir. Bu nedenle kan bağışı öncesinde bağışçının verdiği doğru bilgilerin tüm testlerden daha çok değeri vardır” dedi.Kızılay’ın suçu yokBağışlanan tüm kanların, bağışçının sorgulama formundaki beyanı ne olursa olsun Kan ve Kan Ürünleri Yönetmeliği gereği Hepatit B, Hepatit C, HIV ve Sifilis testlerinden geçtiğini söyleyen Akar, “Bu testler yapılmaksızın kanların hastanelere gönderilmesi gibi bir durum söz konusu değildir” dedi.Akar, şunları söyledi: “Türk Kızılayının bu bulaşmada hiçbir taksiratı, eksiği söz konusu değildir. Olay bağışçının doldurduğu formda eksik bilgi vermesinden kaynaklanmaktadır.”